HBDH bileşenlerinden DKP/BÖG Merkez Komite üyesi Mustafa Suphi, MKP/HKO savaşçısı Rênas Deniz, TKP-ML/TİKKO’dan Meral Berna, HBDH YK Üyesi ve TKEP/L temsilcisi Yaşar Güner ve DKP/B’den Ekrem Demirci birleşik mücadelenin önemi ve HBDH’ın bu mücadeledeki misyonuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Suphi: Düşman yenilmez değil
DKP/BÖG Merkez Komite üyesi Mustafa Suphi, bölge haklarının büyük bir savaşla karşı karşıya kaldığını belirterek, “Bizler Türkiye devrimcileri, ezilen ulusun sosyalistleri ve Kürt özgürlük hareketleri, özgürlük şiarıyla emperyalist kapitalist sistemin savaşa karşı ve Türkiye faşizminin kendi hedefleri doğrultusunda yürüttüğü savaşa karşı en nicelikli bir karşı duruş sergiledik. 6’ncı yıla girerken, beş yıllık direniş tarihimiz birleşik mücadelenin bir slogan değil kanla, direnişle ve her türlü mevzide siper yoldaşları ile ortak ve en nitelikli politik-askeri bir savaş gücüyle konumlanışla geçmiştir” dedi.
Stratejik bir duruş sergilediklerini ifade eden Suphi, “Bu strateji Kürt özgürlük hareketi ile Türkiye devrimci hareketinin, Türkiye ve Kürdistan devriminin ortaklaşması ve bunun yarattığı politik, askeri güçle emperyalizmin Ortadoğu politikalarına ciddi bir darbe hedefiyle yüz yüzedir. Biz devrimciler, bu beş yıllık direniş tarihinde bu savaşın her cephesinde; üç parça Kürdistan ve Türkiye’nin bütün metropollerinde bu düşmana karşı Kürt özgürlük hareketiyle kurduğumuz stratejik ittifakın yarattığı politik-askeri bilinçle (…) en ön cephelerde karşılayan bir duruş sergiledik” şeklinde konuştu.
Bunun yıkılması mümkün olmayan bir çizgi olduğunu kaydeden Suphi, “Garê yenilgisiyle birlikte Türkiye egemenleri, emperyalizmin bütün desteğine, bütün teknik ve barbar savaş politikalarına rağmen bizim direnişimiz karşısında çözümsüz ve çaresiz kalmıştır. Garê bizim için bir niteliktir, bir çizgidir (…) Önemli bir noktadır. Türkiye egemenlerinin savaş politikaları başarısızlığa uğramakta ve çözülmeye doğru gitmektedir” ifadelerini kullandı.
Son beş yıllık direniş tarihinin kendilerinde ciddi bir politik ve askeri birikim yarattığını belirten Suphi, “Düşman yenilmez değildir, bizler niteliğimizi tümüyle ortaya çıkaran bir savaş hattı ve politik bir hat uygulayabildiğimizde 2021 yılında faşist iktidar kesinlikle çözülecektir” dedi.
Deniz: “HBDH, faşizme karşı mücadelenin öncü direniş mevzisidir”
Beş yıl boyunca omuz omuza zorlu bir mücadele yürüttüklerini söyleyen Deniz, Garê direnişinde görüldüğü gibi devletin elindeki tekniğinde bir hükmünün kalmadığına dikkat çekti.
Deniz, Türk devletinin gerillayı ve şehir milislerini engelleyemediğini vurguladı, “Nitelikli, isabetli ve daha etkili eylemlerimiz gelecek” diye ekledi.
Rênas Deniz, faşizmin saldırılarını yoğunlaştırarak bitirebileceğine, sindirebileceğine, zafer kazanabileceğine inandığını belirterek, “Teslim alamadı, başaramadı, diz çöktüremedi (…) Kendisi çözülme ve gerileme sürecine girdi. Tam bu süreçte bizler karşı bir hamleyle, devrimci seferberlik başlattık. Bu aynı zamanda beş yıllık birikimimiz ve elde ettiğimiz ortak deneyimimizi yeniden ama bir adım daha ileriye götürerek birleşik mücadelemizi ileriye taşıma devrimci hamlesiydi (…) Devrimci seferberlik hamlemiz emin adımlarla başarıyla ilerliyor” şeklinde konuştu.
Deniz, “HBDH milyonların özlemidir, faşizme karşı mücadelenin öncü direniş mevzisidir” dedi.
Berna: HBDH ciddi bir ihtiyaca cevap oldu
TKP-ML/TİKKO’dan Meral Berna ise faşist güçlerin birleştiği bir süreçte, birleşik bir devrimci hareketin önemine dikkat çekti, “HBDH ve KBDH, böyle bir süreçte kurularak (…) ciddi bir ihtiyaca cevap olmuştur” dedi.
Berna, “HDBH örgütlenmesinin birleşik karakteri Rojava devriminde sınanmış siper yoldaşlığı üzerinden tarif edilebilecek nitelik olarak öne çıkmış durumdadır” diye belirtti.
Halk güçlerini somut sorunlar üzerinde birleştirme ve harekete geçirme siyasetinde ısrarlı olmak gerektiğini belirten Berna, şöyle devam etti: “Bu ısrar geniş yığınları birleştirmenin de yolunu açar. Bu temelde otaya konulan her pratik yalnız devrimin dostları ve müttefiki olan güçleri olumlu yönde etkileyerek değiştirmez, aynı olumlu etkiyi her örgüt açısından kendi bünyesinde de yapar.”
Güner: Yenilgiyi mutlaka tadacaklar
HBDH Yürütme Komitesi Üyesi ve TKEP/L Temsilcisi Yaşar Güner, “HBDH, Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da devrimin en can alıcı ihtiyaçlarını karşılamak üzere doğdu. Devrim cephesini bir araya getirme ve tek elden yönetme ihtiyacını karşılamak üzere yola çıkan Halkların Birleşik Devrim Hareketi coğrafyalarımızda devrimin yolunu örmeye devam ediyor” dedi.
Güner, Türkiye’deki rejimin yaşadığı siyasal ve ekonomik krizlere dikkat çekerek, “Yenilmeye mahkum olanlar yenilgiyi mutlaka tadacaktır” vurgusunda bulundu.
“Düşmana her vurduğumuz darbe ile mücadele yolunu örüyor, zaferi örgütlüyoruz” diyen Güner, “HBDH 6. mücadele yılına ayaklanmayı zafere ulaştıracak irade ile giriyor. Milislerimiz, gerillalarımız, birleşik güçlerimizle, iktidara yürüyecek zafer yoluna hazırlanıyoruz. Emekçilerin düşlerini gerçeğe dönüştüreceğiz” şeklinde konuştu.
Demirci: Faşizm kaybedecek
DKP/B’li Ekrem Demirci, HBDH’nin Türkiye ve Kürdistan’ın bütün antifaşist güçlerini birleştirme hedefiyle yola çıktığına dikkat çekti, faşistler ve kadın katillerinin HBDH’nin hedefi olduğunu kaydetti.
Güner, Türkiye’deki rejimin yaşadığı siyasal ve ekonomik krizlere dikkat çekerek, “Yenilmeye mahkum olanlar yenilgiyi mutlaka tadacaktır” vurgusunda bulundu.
“Düşmana her vurduğumuz darbe ile mücadele yolunu örüyor, zaferi örgütlüyoruz” diyen Güner, “HBDH 6. mücadele yılına ayaklanmayı zafere ulaştıracak irade ile giriyor. Milislerimiz, gerillalarımız, birleşik güçlerimizle, iktidara yürüyecek zafer yoluna hazırlanıyoruz. Emekçilerin düşlerini gerçeğe dönüştüreceğiz” şeklinde konuştu.
Hêvî Sarya: “HBDH yeni zaferler yaratma mevzisidir”
HBDH bileşenlerinden MLKP adına Hêvî Sarya “(…)Halkların Birleşik Devrim Hareketi bu yönüyle faşizme karşı birleşik mücadelede önemli bir politik askeri araçtır.” değerlendirmesinde bulunarak, “Egemen sınıfın, ordu, polis ve zora dayalı aygıtlarını dağıtmak, egemen sınıfın burjuva mahkemelerini dağıtmak, yerine devrimci mahkemeler, halk milisleri, halk ordusunu kurmak devrimimizin zaferi açısından bir zorunluluktur. Türkiye’de demokratik devrimimizin zaferi söz konusu olduğunda bütün bunlar başarılmayı gerektirmektedir. HBDH bugün bunun güncel, somut adresidir. Yani bugün kendi adalet mekanizmasıyla, kendi devrimci mahkeme sistemiyle, ortaya koyduğu eylemleriyle, halk milisi, halk gerilla gücüyle somut, güncel adresi görevini taşımaktadır (…)” dedi.
Sarya, konuşmasının devamında “Halkların Birleşik Devrim Hareketi ve Kadınların Birleşik Devrim Hareketi olarak bugüne kadar yaptıklarımız elbette yapacaklarımızın göstergesidir. Yaptıklarımız Türkiye ve Kürdistan devrimimizin başarısı açısından, halklarımızın ve kadınların biriktirdiği özgürlük ve adalet özlemlerini karşılama düzeyi açısından mütevazi bir katkıdır. Yapmadıklarımız ise devrimci özeleştirimizin konusudur. 6. savaşım yılımıza girerken HBDH olarak yapmadıklarımızı, yapamadıklarımızı devrimci pratik bir özeleştiri konusu olarak görmekteyiz.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Etha
