Avrupa Adalet Divanı Genel Mahkemesi, AB’nin 2014-2017 arasında PKK’yi ‘terör örgütleri listesine’ almasına dair kararlarının yeterli argümana dayanmadığına hükmederken, PKK’nin Ortadoğu’da son yıllarda oynadığı yeni rolün de görmezden gelindiğine vurgu yaptı.
Avrupa Birliği (AB) tarafından her 6 ayda bir yenilenen ‘Terör Örgütleri Listesi’ne PKK’nin alınmasına karşı 2014 yılının Mayıs ayında yapılan başvuru, Luxemburg’da bulunan Adalet Divanı Genel Mahkemesi tarafından karara bağlandı. Başvurunun yapıldığı 2014 yılından 2017 yılına kadar her altı ayda bir yenilenen listenin tümü, Genel Mahkeme tarafından yetersiz bulundu. 10 Şubat 2014 tarihli listeden sonra 2017 yılına kadar her 6 ayda bir yenilenen listelere ilişkin karşı açılan davaya bakan Adalet Divanı Genel Mahkemesi, kararında ileri sürülen argümanların doğru bir şekilde incelenmediğine dikkat çekti.
Mahkeme, yasağa gerekçe gösterilen bir dizi olay ve eylem sıralandığını ancak ileri sürülen argümanların AB tarafından yeterli bir hukuki süzgeçten geçirilmediğine işaret ederken, PKK’nin Ortadoğu’da son yıllarda oynadığı rolün de göz önüne alınmadığına dikkat çekti. Mahkemenin verdiği kararda, atfedilen suçlamaların yasak için yeterli argüman oluşturmadığına hükmedildi.
Yasak kararına örnek gösterilen Fransa’nın Ahmet Kaya Kültür Merkezi hakkındaki bir kararını da ele alan mahkeme yargıçları, dernek ile PKK arasında bağ kurulmasını ve bunun PKK yasağına gerekçe gösterilmesinin yanlış olduğunun altını çizdi.
Davaya ilişkin süreci yakından takip eden avukat Mahmut Şakar karara ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı değerlendirmede “Mevcut kararla PKK’nin terör listesinde kalmasının bir maddi zemini kalmamıştır” dedi.
Şakar şu değerlendirmeyi yaptı:
PKK’nin AB Terör Listesi’nden çıkarılmasına ilişkin mayıs 2014 yılında yapılan başvuru, Luxemburg’da bulunan Genel Mahkeme tarafından karara bağlandı.
Başvurunun yapıldığı 2014 yılından 2017 yılına kadar her altı ayda bir yenilenen listenin tümü yetersiz bulundu.
PKK’nin listede olmasına yönelik AB Konseyinin 4 ana argümanı vardı. Mahkeme bu 4 argümanı da yetersiz buldu. Geçmişte yapılan ve liste için gerekçe gösterilen eylemlerin yeterince incelemediğini, savunmanın argümanlarına yanıt verilmediğini; daha da önemlisi PKK’nin Ortadoğu’da oynadığı yeni rolün görmezden gelindiği, değerlendirmeye alınmadığı ifade edildi.
Diğer 3 argüman ise ABD, İngiltere ve Fransa’nın PKK ile ilgili kararlarıydı. Mahkeme Fransa’da yerel bir mahkemenin verdiği kararı, PKK’nin söz konusu davada taraf olmadığı gerekçesiyle yetersiz buldu.
ABD ve İngiltere’nin gerekçeleri de hukuksal olarak yetersiz olduğu gerekçesiyle kabul edilmemiştir. Sonuçta listenin tüm dayanakları çökmüş durumdadır. PKK bu karar ile sadece 2018 yılında listede kalıyor, ona da itiraz yapıldı. Argümanlar aynı olduğu için benzer yaklaşım 2018 için de geçerlidir.
Özcesi, AB eğer PKK’yi listede tutacaksa yeni argümanlar bulmak zorunda. Ama en doğrusu mahkemenin de itirazlarına dayanarak PKK’nin listeden tamamen çıkarılmasıdır. Kararın ruhu da bunu gerektiriyor.
Kaynak: artıgerçek.com