Sınıf Teorisi’nin yeni sayısının sunu bölümünde şunlara yer verildi;
Sınıf Teorisi’nin elinizdeki yeni sayısında, yazı kurulunun bir önceki sayıdaki yazılardan biri için yaptığı ve uzun sayılabilecek düzeltme ve özür içerikli yazının dışında beş önemli dosya yazısı bulacaksınız. Bu sayıdaki yazılar başlıklarına taşıdıkları konuları enine boyuna irdelemiş olmakla her biri kitaplığımızda muhafaza edilmeyi hakkeden birer belge düzeyindedirler.
“100. Yılında “Muasır” Cumhuriyet, Yanılsamalar ve Seçenekler” başlıklı yazı, başlığın- dan da anlaşılacağı üzere, 2024’te yüzüncü yılını tamamlayan, Kemalist “Cumhuriyet”in yüzyıllık şeceresinin özeti üzerinden devrimci ve komünistlerin bilincine önemli hatırlatmalar yapmakta ve tarihsel rollerinin önemine dikkat çekmektedir.
“İşçi Sınıfının Birinci Hamlesinden Kalmış İktidar Deneyimleri Işığında Sorgulamamalar ve Perspektifler” başlıklı dosya yazımız, yirminci yüzyılda tarihin akışını değiştiren ve tarih yapan ve fakat ilk büyük iktidar deneyimini yenilgiyle kapatan dünya proletaryasının bıraktığı zengin deneyimlerinin analizi üzerinden; sosyalist inşanın demokratizmini temellendirmede somut emek ile soyut emek arasındaki karşıtlığın anlamlandırılması üzerinden gelecek için perspektifler içeren kapsamlı, derinlikli ve pek çok yönüyle irdelenmiş ve zengin çıkarsamalar içeren bir çalışma bulacaksınız.
“Toplumsal Cinsiyet Çelişkisinde Yanılgılar ve Yanılsamalar-1” başlıklı üçüncü yazının girişindeki şu paragraf ise zaten kendi özetini yapmış durumdadır: “İki bölümden oluşan bu çalışmamızın konusu; Toplumsal cinsiyet çelişkisi ve veya “kadın sorunu”nun tarihsel kavranışı ve burjuva liberal feminist hareketin tarihsellik ile güncellik, eril ile erkeklik, örgüt ile özerklik ilişkisinde ürettiği yanılsamalara karşı tutum üzerinedir.” Bu özet tanıtımda da ortaya konduğu üzere, bu dosya yazısının odaklandığı yer esas olarak toplumsal cinsiyet sorununda burjuva liberal feminizm ile postmodernizmin felsefi uyumu ve siyasal hedef birliğidir. Tıpkı postmodernizm gibi, burjuva liberal feminizm de özel mülkiyetin, tarihi boyunca yapageldiği gibi, ezilenleri güçten düşürme stratejisi olan “böl, parçala, yönet” siyasetini, toplumsal cinsiyet çelişkisi üzerinden inşa etmektedir. Feminizmin bu akımı, sınıf kimliğine bakmaksızın kadını “ezilen”; aynı yaklaşımla erkeği de “ezen” gösterirken temel hareket noktası doğal cinsellik olmaktadır. Yazı bu maddi yanılsamaya karşı anlaşılır örnekler üzerinden komünist mücadelenin temel yaklaşımlarını hatırlatırken, insanlık toplumunun ilkel komünden sınıflı topluma geçerken doğal olan her şey gibi cinsel kimliği de yabancılaşmaya uğratırken, cinsiyet kimliği dediğimiz şeyi de sosyal erkeklik ile sosyal kadınlık olarak inşa ettiğini ortaya koymaktadır.
Dördüncü dosya yazımız, “Büyük Proleter Kültür Devrimi: Dünden Yarına Bir Süreklilik, Bugün de Bir Güncelliktir” başlığını taşımaktadır. Bu çalışma, kültür devrimi sürecinin geniş kaynak okumalarındaki tecrübelerini aktarmakla kalmamakta, bu devrim biçiminin, kapitalizme karşı mücadele koşullarında da devrime önderlik eden komünist partilerin her gününde bir güncelik olduğunu ileri sürerken, isabetli önermelerde bulunmaktadır.
“Kapitalist Sömürü ve Yağmanın Yaygınlığına Karşılık Gelen Toplumsal Hareketlerin Gelişimi, Tanımı ve Birlik İlişkisi Üzerine” adlı beşinci dosya yazımız; gerçek yaşamda sıkça karşılaştığımız iki temel sınıf olan proletarya ve burjuvazi dışında her biri kendi yaşam alanlarının sorunlar üzerinde öz kimlik bulan ve esasen ortak özellikleri kapitalist sömürü ve yağmanın mağdurları olarak işçi sınıfı ve emekçilerin doğal müttefikleri durumundaki sosyal hareketleri incelemektedir…
Bu sayımızın siz okuyucularımızın siyasal pratiğine sıçratıcı etki yapacağı inancıyla …
Sınıf Teorisi dergisine Praksis Yayınevi ile Kadıköy, Beşiktaş ve Taksim Mephisto Kitabevi’nden ulaşabilirsiniz.
Praksis Yayınevi adresi: Katip Mustafa Çelebi Mah. Tel Sok. No:18/3 Beyoğlu-İstanbul