Cumartesi Anneleri/İnsanları, gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle düzenledikleri eylemlerinin 1030’uncusunu Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirdi. Eylemde 24 Aralık 1994’te gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınmayan Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu öğrencisi ve Türkiye Öğrenci Dernekleri Federasyonu Başkanı İsmail Bahçeci’nin akıbeti soruldu. Bu haftaki açıklamayı kayıp yakını Maside Ocak okudu.
“30 yıldır varlığı inkar edilen, fail ve sorumluları cezasızlıkla korunan İsmail Bahçeci’yi unutmadık” diyerek sözlerine başlayan Ocak, İsmail Bahçeci’nin, Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğrenci olduğunu politik kimliği nedeniyle defalarca kez polisler tarafından gözaltına alınıp ağır işkencelere maruz kaldığını belirtti. Ocak, “1993 yılından itibaren de polis tarafından aranmaya başlanan İsmail’i yakalamak için, polis ailesinin Avcılar’daki evine baskınlar düzenledi. Bu nedenle İsmail evden ayrılmak zorunda kaldı. Kardeşi İsmail’e acil durumlarda ailesine haber ulaştırması için bir arkadaşının işyeri telefonunu verdi. 24 Aralık 1994 tarihinde Bahçeci Ailesi’ni telefonla arayan ve kendisini İsmail’in arkadaşı olarak tanıtan biri “Oğlunuz siyasi şube polisleri tarafından gözaltına alındı” bilgisini verdi. Baba Şehmus Bahçeci, hemen Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu, ancak İsmail’in gözaltına alındığı reddedildi” dedi
İsmail Bahçeci’nin ailesi ilgili tüm adli ve idari kurumlara başvurduğunu söyleyen Ocak, İsmail’in ailesi, arkadaşları, İnsan Hakları Derneği ve Af Örgütü tarafından düzenlenen kampanyalarla konu, ülke ve dünya kamuoyuna taşındığını ancak, 30 yıl boyunca İsmail’in gözaltına alındığının inkar edildiğine vurgu yaptı. Ocak, “30 yıldır ailesine İsmail’in akıbeti hakkında hiçbir bilgi verilmedi. Ailesi’nin tüm başvuruları sonuçsuz bırakıldı. Bugüne kadar İsmail’in akıbetini açığa çıkartacak, ceza adaletini sağlayacak etkin bir soruşturma ve kovuşturma faaliyeti yürütülmedi” sözlerine yer verdi.
Ocak, son olarak şu sözlere dikkat çekti: “Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakanı Tansu Çiller, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Reşat Altay, DGM İstanbul Başsavcısı Ahmet Köksal ve İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu İsmail Bahçeci’nin gözaltında kaybedilmesini engellemek için harekete geçmediler. Tüm başvurulara rağmen hareketsiz kalarak bu suçun işlenmesine ve üstünün örtülmesine olanak sağladılar. Kaç yıl geçerse geçsin, İsmail Bahçeci için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.”
Açıklamanın ardından ise kayıp yakınları “Karanfillerimiz gazeteci İsmail Bahçeci ve katledilen tüm gazeteciler için” diyerek, meydana karanfil bıraktı.