Carolyn J. Eichner*
Elisabeth Dmitrieff, Paris Komünü’nün onuncu gününde Paris’e geldi. 20 yaşındaki Rus sosyalist feminist, hemen Komün hükümetinin üyeleriyle temasa geçti. Daha sonra kadın işçi liderleriyle bir araya geldi. Londra’dan Marx’ın ve Uluslararası İşçi Birliği Genel Konseyi’nin bir elçisi olarak gönderilen Dmitrieff, devrimci durumu değerlendirdi; Londra’ya rapor vermek yerine, teorik çalışmalarını ve örgütsel deneyimini eyleme geçirmeye karar verdi. İki hafta sonra, 11 Nisan’da bir “Appel aux citoyennes de Paris” yayınladı. “Paris ablukaya alındı, Paris bombalandı, kadın vatandaşlar… silaha! Ulus tehlikede!” diyerek kadınları savaşa çağırdı ve o akşam saat sekizde, yeni derneği Union des femmes pour la défense de Paris et les soins au blésées (Paris’i Savunma ve Yaralılara Yardım için Kadınlar Birliği) ilk toplantısını la Nation Grand Café de’de yaptı. “Paris’i savunmak için, kadın hareketini organize etmek için her bölgede komiteler kurmayı” planlıyordu. Kent savunması ve savaş alanı desteğine ek olarak, Union des femmes, kadınların yaşamlarını ve statülerini ücretli çalışmanın sömürücü koşullarından kurtararak iyileştirmek için örgütlendi.
Union des femmes, hem askeri çatışmanın hem de kadınların savaş zamanı işsizliğinin acil ihtiyaçlarını ele aldı. Eş zamanlı olarak, uzun vadeli cinsiyet temelli sosyo-ekonomik değişimin haritasını çıkardılar. Nihayetinde Dmitrieff’in liderliğinde binden fazla kadını içeren Union des femmes, Komün sırasında en büyük ve en etkili derneklerden biri olarak ortaya çıktı.
Fransa’nın devrimci iç savaşının ortasında gelen 20 yaşındaki bir Rus kadın bunu nasıl başardı? Kaynakları nasıl topladı, kurdu ve böyle bir organizasyonun işlevselliğini nasıl tesis etti? Bir Rus popülizmi ve Marx’ın öğrencisi, kadın işçilerin ve Cenevre’deki Enternasyonal’in Rus göçmen kesiminin bir örgütleyicisi olan Dmitrieff’in yaptığı teori ve pratiği birleştirmekti.
Rus bir aristokratın ve bir Alman hemşirenin kızı olarak Rusya’nın kırsalında bir yerde doğdu. 16 yaşındayken okumak için Cenevre’ye gitti ve ardından sosyalist emek ve feminist aktivizmle iç içe oldu. Paris’e entelektüel olarak donanmış ve sosyal ve coğrafi çevrelerden uluslararası siyasi angajman merkezlerine geçiş konusunda deneyimli olarak geldi. Cinsiyeti, “gayri meşruluğu”, kırsal kökeni, gençliği ve yabancı olma “dezavantajlarına” rağmen Dmitrieff, yine de devrimci anı yakaladı.
Üniversite Duvarlarının Ötesinde Bir Okul
Elisavieta Loukinitchna Koucheleva, 1 Kasım 1850’de kuzeybatıdaki Pskov eyaletindeki Volok köyünde dünyaya gelen Dmitrieff, eşitsizlik ve çelişkiler dünyasında yaşamış, aristokrat babasının, içinde önemli bir kütüphane bulunan malikanesinde büyük bir maddi rahatlık içinde büyümüş, ve aynı zamanda da köylülüğün beslendiği bir ortamda yaşıyordu. Sınıf ayrıcalığına rağmen, Dmitrieff’in çoklu dezavantajları O’nu bir yabancı olarak konumlandırarak kurumlar ve yapılar hakkında hem içsel hem de dışsal eleştirel bakış açılarına izin verdi.
Babası Elisabeth’i ve kardeşlerini mirasçı olarak tanıdı, ancak hiçbir zaman “gayri meşru” statülerini yasal olarak kaldırmak için adım atmadı. Erkek kardeşi seçkin bir erkek okuluna devam ederken, benzer kız okulu O’na ve kız kardeşine yasaklandı, bu da cinsiyetçi “gayrimeşruluk” lekesinin göstergesiydi.
Dmitrieff, kışları ailesiyle birlikte St. Petersburg’da geçirdi, şehir hayatına, yüksek kültüre ve 1860’ların Rusya’sının yeni ortaya çıkan reformist ve radikal hareketlerine maruz kaldı. Giderek siyasallaşarak St. Petersburg’un aktivist gençlik hareketine dahil oldu, Rousskoïe Slovo (Rus Sözü) dergisinde Marx’ın fikirleriyle karşılaştı ve Nicholas Chernyshyevsky’nin son derece etkili 1863 romanı Ne Yapmalı?’yı okudu. Chernyshyevsky’nin çalışması, Rus köylü komününün doğası gereği sosyalist bir biçim olduğunu öne sürdü, ancak onu kadınların özgürlük ve bağımsızlık hayatları yaşadığı göreceli bir cinsiyet eşitliği dünyası olarak yeniden yarattı. Dmitrieff’e göre, bu düşünürlerin çalışmaları O’nun yaşanmış deneyimleriyle kesişti ve ortaya çıkan cinsiyetini ve sınıf politikasını şekillendirdi.
Rus kadınları 1860’larda üniversite derslerine katılmaya başladığında, devlet ise kız öğrencileri resmi olarak yasaklayarak karşılık verdi. Dmitrieff bu yüzden 1867’de okumak için İsviçre’nin Cenevre kentine gitti. Bunu yapabilmek için de, Chernyshyevsky’nin romanındaki kadın karakterlerden birinde olduğu gibi, işbirlikçi yaşlı bir adamla “beyaz evlilik” yaptı ve bu O’na evli bir kadın olarak seyahat etmesi için “meşruiyet” sağladı.
Dmitrieff, Cenevre’nin siyasi hayatına daldı. Şehrin önde gelen Rus toplumuyla birlikte, -birçoğu daha sonra Komünarlar haline geldi- Uluslararası İşçi Birliği’nin Rus göçmen bölümünü kurdu. Maddi durumu, örgütün gazetesi Narodnoe delo, “Halkın Davası”nı finanse etmesini sağladı. Marx’la müttefik olan ve Chernyshyevski’nin Ne Yapmalı?’sı tarafından şekillendirilen göçmen kesimi, birçok kadını içeriyordu ve Enternasyonal’in Paris bölümünün Proudhoncu kadın düşmanlığından yoksundu.
Cenevre, üniversite duvarlarının ötesinde Dmitrieff için bir okul görevi gördü. Özgürleştirici temsilci olarak Marx’ın merkezileştirilmiş politik hareketleri savunmasıyla birlikte Rus feminist popülizmine dayalı bir politika geliştirdi. Merkezileşmiş bir güç tarafından birbirine bağlanmış federe kooperatifleri düşünen Dmitrieff, kendi Marksist dernekçilik biçimini geliştirdi. Bu yaklaşım, Komün sırasında Union des Femmes’in temelini oluşturacaktı, ancak teorisini Cenevre’de uygulamaya dönüştürmeye başladı.
Dmitrieff, köylü komünü analizlerini şehirli işçilere uygulamak üzere işçi kooperatiflerini örgütledi. Ayrıca bir kadın işçi derneğine katıldı. 1870’te, yeteneklerine duydukları güvenin bir göstergesi olarak, Enternasyonal’in Rus göçmen bölümü, kendilerini örgütün Londra’daki Genel Konseyinde temsil etmesi için Dmitrieff’i seçti.
Londra’da Intermezzo
Aralık 1870’te Londra’ya geldi ve Cenevre bölümünden “Bayan Elisa Tomanovskaïa” (evlilik soyadı) ile Marx’a bir mektup getirdi. Komün patlak vermeden üç ay önce, Dmitrieff Londra Enternasyonalinin toplantılarına katıldı, İngiliz sendika hareketini inceledi, Marx ve meslektaşlarıyla tartıştı ve Marx’ın kızlarıyla arkadaş oldu.
Ocak ayında bronşit hastalığına yakalanan Dmitrieff, Marx’a bir mektup yazarak Rus tarım örgütü hakkında tartışmalara devam etti. Köylü komününün geleceğini açıklayarak, “küçük bireysel mülkiyete dönüşmesi, ne yazık ki, olasılık olmaktan çok daha ötedir”, Rus hükümetinin “kolektif sorumluluğu bastırarak” özel mülke doğru yönelmesi O’nu yasa boğdu. Dmitrieff, “geçen yıl kabul edilen bir yasanın, kırktan az ruhu olan komünlerde [kolektif mülkiyeti] nasıl kaldırdığını anlattı (erkeklerin ruhları, çünkü kadınlar, mutsuz bir şekilde, ruhları yok)
Chernyshyevsky gibi, Dmitrieff’de köylü komününü sosyalist bir model biçim olarak savundu ve onu özel mülkiyete bir sınır olarak sundu. Marx’ın tarihsel ilerleme teorisine meydan okurken, Rus ataerkilliğini kurnazca eleştirirken bir Rus istisnacılığı ileri sürdü.
İki ay sonra, 20 yaşındaki bu kadın fikirlerini Paris’te gelişen devrime uyarlayacaktı. Muhtemelen Londra’da Marx’ın kızlarıyla birlikte kalan Dmitrieff, notunu sıcak bir yakınlıkla bitirdi. “Açıkçası, vaktinizi almak istemiyorum, ancak pazar akşamı varsa birkaç saatinizi bizimle geçirirseniz, eminim kızlarınız da benim kadar mutlu olurlar.”
Paris Kadınlarına Başvuru
18 Mart’ta Paris’te, bir grup işçi kadın Fransız askerleri ile ordunun Montmarte’nin tepelerinden alması için gönderdiği topların arasına girdi. Topçular Fransa’nın Fransa-Prusya savaşındaki son teslimiyetinin sonunda geriye kalan şehre baktılar. Askerler protesto eden Parisli kadınlara ateş açmayı reddettiler. Günün sonunda iki general öldü, Fransız ulusal hükümeti birlikleri şehirden çekip kuşattı ve sosyalist devrimciler Hôtel de Ville’i (Belediye Binası) işgal etti. Böylece, Paris Komünü olarak bilinen 72 günlük devrimci iç savaş başladı.
Londra’dan direniş için, Paris’e gitmeye hazırlanan Dmitrieff, Tomonovskaïa yasal adını bıraktı ve Rusya’da yaygın bir isim olan büyükannesi Dimitrieva’dan Dimitrieff adını aldı. Cinsiyet normlarına karşı çıkan Elisabeth, “a” dişi ekini reddetti ve Dmitrieff’in erkeksi biçimini aldı. Komünün sonrasında gıyaben mahkum edilen Dmitrieff, Dimitrieff / Dmitrieva adında bir kadını yıllarca boşuna arayan Fransız polisinden kaçarak, bir kez daha bilinmeyen Tomanovskaïa oldu.
Enternasyonal’in Londra şubesi tarafından verilen sahte pasaportla Paris’e gelen Dmitrieff, Komün hükümetine seçilen, örgütün Paris şubesinin iki üyesi Benoît Malon ve Léo Frankel ile temasa geçti. 27 yaşındaki bir aktivist olan Malon’la, O’nun da diğer birçok sosyalist gibi, Cenevre’de siyasi sürgünde yaşadığı dönemde tanışmıştı. 28 yaşında bir Macar Yahudisi olan Frankel ise, Komünün Çalışma ve Değişim Komisyonu’nun başkanı olarak görev yaptı. Dmitrieff gibi, Frankel’in de Marx ile kişisel bir ilişkisi vardı; ikisi de, yazıları henüz Fransızcaya çevrilmemiş olan, Marx’tan etkilenen çok az sayıda Komünar arasındaydı. Dmitrieff ve Frankel, Komünün enternasyonalizmine de örnek teşkil ettiler.
Frankel ve Çalışma ve Değişim Komisyonu, Dmitrieff ve Union des Femmes’e destek sağlayacaktır. Malon ve Frankel, dönemin Proudhon etkisindeki erkek sosyalistlerinin çoğunun aksine, aktif olarak kadınların özgürleşmesini savundular. Dmitrieff, devrimci hükümetle bağlantı kurmanın yanı sıra, kadın işçi hareketinden aktivistler arıyordu. Şapkacı Blanche Lefebvre, Terzi Marie Leloup ve terlik üreticisi Thérèse Lemaigre Collin de dahil olmak üzere kadınlarla yapılan görüşmelerin ardından Dmitrieff, Union des Femmes’i yaratma çağrısı olan Appel aux citoyennes de Paris(Paris vatandaşlarına çağrı) yazdı.
Şehrin dört bir yanında duvarlara asılan ve birçok Komün gazetesinde yayınlanan Appel aux citoyennes, “Fransa’yı işgal etmeye gelenler yabancı mı?… Hayır, bu düşmanlar, halkın ve özgürlüğün bu suikastçıları Fransız!… Düşmanlarımız mevcut sosyal düzenin ayrıcalıklılarıdır, bizim terimizle yaşayıp, yoksulluğumuzdan göbeklerini şişirenlerdir.” Dmitrieff, kendi enternasyonalizmi ve Komünün enternasyonalizmi üzerine düşünerek, Komün’e yapılan saldırının uluslararası bir çatışmadan çok bir sınıf savaşı olduğunun altını çizdi.
Appel aux citoyennes, ulusötesi ortaklıklara ve dayanışmalara işaret etti. Dmitreff evi Rusya’da meydana gelen sınıf temelli düşmanlıklardan başlayarak, daha sonra İrlanda, Almanya, Polonya, İspanya, İtalya, İngiltere ve Avusturya’dakilerden bahsetti. Komün’ü bu süregiden baskı ve çekişmelerin bir ürünü olarak konumlandıran Dmitrieff, retorik olarak “yüzyıllar boyunca dökülen kanlarla beslenmiş özgürlük ağacının sonunda meyve verip vermediğini” sordu. Parisli kadınların devrimci mirasına atıfta bulunan Appel, Paris’in yuttaşlarını, “Büyük Devrim’in kadınlarının torunları”nı bir araya gelmeye, “kardeşlerimizi savunmaya ve intikam almaya hazırlanmaya” çağırdı.
Birlik ve Komün
Dmitrieff, açık yetkiye sahip seçilmiş temsilcilerle son derece merkezi bir organizasyon geliştirdi.. Derhal kendisi ve yedi kadın işçiden oluşan bir Geçici Merkez Komitesi kurdu. Daha sonra, derneğin bölge bölümlerinin her birinden delegelerin yer aldığı daimi bir komite seçer ve bu komite örgütün “genel yönelimini üstlenirler”. Dmitrieff, seçilmemiş tek üye olarak daimi Merkez Komitesi’nde kaldı. Ayrıca, seçilen Merkez Komitesinden alınan yedi üyeli ücretli bir organ olan Union des Femmes Yürütme Komisyonu’nun Genel Sekreteri oldu.
Dmitrieff, içinde bulunduğu kısa sürede Union des Femmes’i kurdu ve yönetti. Gruba tekil bir bağlılık talep etti, örneğin adını bir Montmartre Kadın Teyakkuz Komitesi posterine koyduğu için feminist sosyalist André Léo’yu açıkça azarladı. Bu uzlaşmazlık, Louise Michel ve Paule Mink gibi diğer yüksek profilli Communard kadınlarının Union des Femmes’teki yokluğunu açıklayabilir; Dmitrieff’in gençliği, göreceli deneyimsizliği ve Paris bağlamına aşina olmaması da olabilir. Mink’in ve özellikle Michel’in enternasyonalizmi, Dmitrieff’in yabancılığını beklenmeyen bir faktör yapıyor.
Eğitimli bir feminist sosyalist ciltçi ve işçi organizatörü olan Nathalie Lemel, Dmitrieff’in düzenlemelerine bir istisna olarak ortaya çıktı. Küçük burjuva kafe sahibinin kızı, 1866’da Enternasyonal’e katılmış, Komün hükümeti temsilcisi Eugène Varlin ile gıda kooperatifi La Marmite’yi kurmuş ve Prusya kuşatması ve Komün sırasında siyasi derneklere katılmıştı.
Union des Femmes’in 6. Bölgenin seçilmiş temsilcisi Lemel, daha sonra Merkez Komitesine oylandı ve İcra Komitesine seçildi. 45 yaşında Lemel, yaş ve zanaatkar bir aktivist ile bekar bir annenin yaşanmış deneyimini örgüte getirdi. Organizasyonda önemli bir yönetmenlik rolü oynadı, ancak birçok akademisyen ve yazarın iddialarının aksine, Lemel Union des Femmes’in ne kurucularından oldu ne de yönetti.
Union des Femmes’in 13 Nisan’daki ikinci toplantısında, Dmitrieff ve Geçici Merkez Komitesi bir “Adresse des citoyennes aux la Commission Executive de la Commune de Paris” taslağı hazırladı. Bu taslak, Komün hükümetinin Paris halkıyla ilişkisine ve onlara karşı yükümlülüklerine ilişkin sosyalist feminist analizlerini tasvir ediyordu. Tüm nüfusun düşmana karşı toplu direnişte bir araya gelmesinin önemini vurgulayarak, “Tüm ayrıcalıkların, her türlü eşitsizliğin ortadan kaldırılmasını ilan eden büyük ilkenin temsilcisi olan Komün, aynı anda cinsiyet ayrımı olmaksızın sadece tüm nüfusun talepleridir. ” diyordu
Komün hükümetini tüm Parislilerin karşılaştığı tüm eşitsizlikleri tanımaya ve ele almaya çağıran Adresse, güç hiyerarşilerinin cinsiyetçi doğasının altını çizerek, cinsiyetlerin aynı sınıftan olanlar da dahil olmak üzere farklı baskılarla karşı karşıya olduğunu açıklığa kavuşturdu. Belge, açıkça “cinsiyet ayrımının” “yönetici sınıfların ayrıcalıklarının dayandığı antagonizma ihtiyacı tarafından yaratıldığını ve sürdürüldüğünü” iddia ediyordu. Egemen sınıfların ayrıcalıklarını korumak için cinsiyetler arası çatışmaya ihtiyaç duyduklarını belirten Dmitrieff ve Geçici Merkez Komitesi, kapitalizm ve ataerkilliğin birbirine bağlı olduğunu öne sürdü.
Teorik ve pratik olanı bir araya getiren Adresse, Komün hükümetinden her bölgede toplantı alanları sağlanmasını ve matbaa giderlerini karşılayarak Union des Femmes’i desteklemesini istedi. “Komün’e etkili ve kuvvetli bir şekilde yardım edebilen … ciddi bir devrimci örgütün ancak Komün hükümetinin yardımı ve işbirliğiyle başarılı olabileceğini” savundular.
Komün hükümeti, Dmitireff’in, Union des Femmes’i sübvanse ederek karşılıklı olarak sürdürülebilir bir ilişki önerisini kabul etti. Devrimci yönetim, tabandan, radikal demokratik kadın siyasi dernekleriyle biraz çekişmeli bir ilişkiye sahipken, hiyerarşik ve yapılandırılmış Union des Femmes ile rahatça çalıştı.
Kadınların İş ve Yaşamlarını Temelden Değiştirmek
Maddi yardım ve devrimci hükümetle resmi bir bağ güvence altına alındığında, Dmitrieff temel hedefine döndü: Kadın emeğinin yeniden düzenlenmesi ve yeniden değerlenmesi yoluyla ücretli çalışmayı sona erdirerek kadınların sosyo-ekonomik statüsünü iyileştirmek. Union des femmes Yürütme Komisyonu adına Adresse du Comité Central de l’Union des femmes à la Commission de travail et d’échange (“Çalışma ve Değişim Komisyonunu “) sunmuş ve “Paris’te kadın emeğinin yeniden örgütlenmesi ve yeniden dağıtılması” için ücret talep edilmesini istemiştir.
Dmitrieff, “üreticiye ürünü temin etmenin ancak özgür üretici dernekleri yoluyla başarılı olabileceğini” teyid etti. İşçilerin sahip olduğu kooperatifler federasyonları, kadın işsizliğindeki ani krizi ele alırken, eşzamanlı olarak “işçilerin kendi işlerini kontrol etmesine izin verecek” araçları da tesis edeceklerdi. Burada Dmitrieff, işçi dernekleri ve üreticinin sahip olduğu kooperatiflerin Fransız sosyalist savunuculuğuyla uyumlu olarak, Rus kooperatif köylü komününün kendi feminist kentleşmiş versiyonunu getirdi. Bu öneri, Louis Blanc, Pierre-Joseph Proudhon ve Louis-Auguste Blanqui gibi devrimci ve reformist sosyalist savunucuların fikirleri arasında yankıladı ve Malon ve Frankel dahil Komün hükümetinin “azınlık”, dernekçi sosyalist fraksiyonu tarafından desteklendi.
Çalışma ve Değişim Komisyonu’na sunulan teklif, kadınların iş ve yaşamlarındaki temel değişim için hayati önem taşıyan altı değişikliği sıraladı: birincisi, “beden ve beyin için ölümcül” olan ve dolayısıyla tekrarlayan emeğin sona ermesi, ikincisi, “kaçınılmaz olarak ahlaki yetilerin yok olmasına yol açan” fiziksel yorgunluğu önlemek için çalışma saatlerini azaltmak; üçüncüsü, “iki cinsiyetten işçiler arasındaki tüm rekabetin ortadan kaldırılması, çıkarları kesinlikle aynıdır ve dayanışmaları hayatidir”; dördüncüsü, cinsiyete bakılmaksızın eşit işe eşit ücret- 21. yüzyılda hala ulaşılamamıştır; beşincisi, tüm katılımcıların Enternasyonal’e katılması; ve altıncı olarak, Komün hükümetinin işçi derneklerini kurmak için gerekli olan fonları sağlaması.
Dmitrieff, “toplumda kadın emeği en çok sömürülendir” ve “geçmişin sosyal düzeni onları şekillendirdiği için “bu sürede geçici olarak devrimcileşen” kadınların bir kez daha eski düzenin gerici koşullarına dönme konusunda gerçek bir tehlike olduğunu iddia etti ve programlarının aciliyetini vurguladı. Nitekim Dmitrieff, Komün’den Union des Femmes’e askeri kıyafet üretimi için sözleşmeler vermesini ve Emek ve Değişim Komisyonu’nun “burjuvazi tarafından terk edilen fabrikalar ve atölyeler” e el koyma masraflarını karşılamasını istedi. Dmitrieff, kadın istihdamı konusundaki korkunç ihtiyaca yanıt olarak, eş zamanlı olarak çalışan kadınların uzun vadeli sömürüsünü ele alarak ekonomik ve sosyal teorileri çalışan kadınların hayatlarının daha iyi olması için uyarladı.
Sonunda, binden fazla Communard, Union des femmes’e katıldı. Dmitrieff, Parisli çalışan kadınların becerilerini ve mesleklerini araştırdı ve onları istihdam etmek için planlar yaptı. Satın Alma Komisyonları, Stil Seçimi, Kasiyer ve Muhasebeciler ve Terk Edilmiş Tesisleri Araştırma dahil olmak üzere, kadınlara ait üretici kooperatiflerinin şehir çapında federasyonunu araştırmak ve geliştirmek için alt komiteler kurdu.
Komünün son günlerinde, Union des Femmes Yürütme Komisyonu, tüm kadın ticaretinden temsilcilerle iş birliği yapan ve birbirlerini destekleyen şehir çapında bir dernek olan Federal Çalışan Kadınlar Odası’nın kurulması çağrısında bulundu. Mevcut kadın işçilerin becerilerini, bunları kullanmak için gereken kaynakları ve mevcut piyasa taleplerini göz önünde bulundurarak, Dmitrieff, çalışan kadınlar tarafından kontrol edilen atölye çalışmaları birlikleri kurmak için son derece ayrıntılı, açıkça ifade edilmiş ve işleysel bir plan oluşturdu.
Yeni Bir Dünyanın Doğuşu Olarak Komün
Versailles birlikleri “Kanlı Hafta” olarak bilinen zamanda Paris’i bombaladığında ve vahşileştiğinde, Dmitrieff Union des Femmes’e son mesajını verdi: “Tüm kadınları ve komite üyelerini toplayın ve hemen barikatlara gidin.” Bir barikatta yan yana savaşırken Frankel ile birlikte yaralanan Dmitrieff, ondan daha ağır yaralı yoldaşını kurtarır. Her biri Paris’in güvenli evlerinde tedavi edildikten sonra, çok dilli ve eğitimli iki Komünar, trenle İsviçre’ye seyahat eden ve Almanca konuşan burjuva Prusyalı bir çift gibi görünerek şehirden çıktılar. 20 yaşındaki Dmitrieff birkaç ay içinde tekrar Rusya’ya döndü ve adını terk etti. Elisabeth Dmitrieff ortadan kayboldu. Rusya’ya Elisabeth Tomanovskaïa olarak döndü. Yakın zamanda dul kaldı, bu sefer aşk için yeniden evlendi ve kocasının ardından Sibirya hapishanesine sürgüne gitti. Otuz beş yıl sonra St. Petersburg’da gazeteci olarak yeniden ortaya çıktı. Arada geçen yıllardaki hikayesinin detayları belirsizliğini koruyor.
Paris Komünü sırasında, 20 yaşında olan Dmitrieff, hem kapitalist hem de ataerkil baskıların iyileştirilmesi için çabalamış, Parisli kadınların işlerini yeniden düzenlemek için karmaşık ve oldukça eklemli bir plan geliştirdi ve uygulamaya başladı. Rus popülizminin, feminizmin, Marksizmin ve Fransız sosyalizmini ören Dmitrieff, olağanüstü koşullar altında son derece kısa sürede bir teori yarattı, onu devrimci bir bağlama uyarladı ve işlevsel ve etkili bir pratik kurdu.
Dmitrieff’in diğer Komünard kadınları gibi, kadınların oy hakkı ile hiçbir ilgisi yoktu; O Komün’ü, geleneksel temsil ve angajman yöntemleriyle sunulanlardan daha radikal biçimde demokratik yeni bir eşitlikçi dünyanın doğuşu olarak gördü. Yine de, temel feminist teorik ve pratik katılım olmadan, toplumsal cinsiyetle bütünsel olarak iç içe olanları değil, ancak yeni dünyanın belirli sınıf baskılarının ortadan kaldırabileceğini anlıyordu.
*Carolyn J. Eichner,
Wisconsin Üniversitesi Milwaukee’de feminist bir tarihçi ve yakında çıkacak olan The Paris Commune: A Brief History (Rutgers 2021) ve Feminism’s Empire (Cornell 2022) kitaplarının yazarıdır. Barricades Surmounting: Women in the Paris Commune (Indiana 2004) adlı kitabı, Franchir les barricades: les femmes dans la Commune de Paris (Editions de la Sorbonne 2020) olarak çevrildi.
Bu makale roarmag.org sitesinden Türkçeye çevrildi.