İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 3 kentte yaptıkları açıklamalar ile 82 yaşındaki Makbule Özer, Kemal Özçelik ve beninde tümör bulunan Özge Özbek’in tahliyesi için ilgili kurumlara çağrı yaptı.
İzmir
İHD İzmir Şubesi, hasta tutukluların durumuna dikkati çekmek amacıyla düzenlediği eylemin 290’ıncısını Konak Eski Sümerbank önünde gerçekleştirdi. Açıklamada, “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma, suça ortak olma” pankartları açıldı. Basın metninin Türkçesini İHD İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi Ahmet Çiçek, Kürtçesini İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş okudu. Bu hafta Van T Tipi Hapishanesi’nde tutulan 82 yaşındaki hasta tutsak Makbule Özer’in durumuna dikkat çekildi.
‘Adalet Bakanlığı sorumludur’
Makbule Özer’in daha önce de tutuklandığı ve bağımsız raporlarla cezaevinde kalamayacağının belirtildiği açıklamada, “Makbule Özer, yaşlılık sebebiyle lavabo, banyo gibi en temel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamamaktadır. Hapishanede şeker ve tansiyon hastalığı ilerlemiştir. Ayrıca hapishane öncesi buhar cihazı kullanan Makbule Özer, hapishanede bu cihaz olmadığı için, sürekli hastaneye götürülmek zorunda kalınmaktadır. Türkçe bilmeyen Özer, şu anda Van T Tipi Hapishanesi’nde tutulmaktadır. Hastalıklarında herhangi bir iyileşme, düzelme olmadığı halde hala hapishanede tutulması işkencedir, yaşam hakkının ihlalidir. Makbule Özer’in hapiste kaldığı sürede başına gelebilecek tüm olumsuzluklardan; hapiste kalmasına izin veren ATK, hapishane yöneticileri ve Adalet Bakanlığı sorumludur” ifadeleri yer aldı.
İstanbul
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta düzenledikleri “F Oturması” eyleminin 633’üncüsünü dernek binası önünde gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, Tekirdağ 1 No’lu Cezaevi’nde bulunan ağır hasta tutsak Kemal Özçelik’in durumuna dikkat çekildi. “Tedavi haktır engellenemez” ve “Hasta mahpus Kemal Özçelik serbest bırakılsın” pankartlarının açıldığı açıklamada sık sık, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganları atıldı.
Açıklamayı okuyan komisyon üyesi Meryem Bars, 30 yıllık hasta tutsak Kemal Özçelik’in cezaevi süreci boyunca oluşan sağlık sorunlarını sıralayarak, “İleri derecede kalp yetmezliği, Hipertansiyon, Diyabet, göz damarlarındaki tıkanıklığa bağlı görme kaybı, yaygın ödem, solunum yetmezliği, unutkanlık, böbreklerde fonksiyon kaybı ve taş, vücutta yaygın ve sürekli ağrı, yürüme ve uyuma güçlüğü gibi ciddi sağlık sorunları yaşamakta, düzenli ilaç kullanmaktadır” dedi.
‘İhtiyaçlarını karşılayamıyor’
Özçelik’in cezaevinde ihtiyaçlarını tek başına karşılayamadığını vurgulayan Bars, 2003’te geçirdiği kalp krizine dikkat çekerek, “Kemal Özçelik, 2003 yılında geçirdiği ağır kalp krizinin ardından Bypass ameliyatı olmuş ve 3 damarı değiştirilmiştir. Düzenli ilaç kullanması ve Kardiyoloji bölümünde düzenli kontrol altında tutulması gereken Özçelik’in, Covid 19 Pandemisi sürecinde düzenli kontrolleri yapılmamış, tedavisi aksamıştır” ifadelerini kullandı.
Raporu olmasına rağmen cezaevinde tutuluyor
Avukatı ve kardeşinin İHD’ye başvurarak aktardıkları bilgileri paylaşan Bars, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Avukatları, hasta mahpus Kemal Özçelik için 11 Mayıs 2022 ve 7 Haziran 2022 tarihlerinde en yakın Adli Tıp Kurumu (ATK)’na sevk edilerek infazının ertelenmesini talep etmiş, ayrıca 10 Haziran 2022 tarihinde Anayasa Mahkemesi (AYM)’ne başvurusu yaptıklarını belirtmişlerdir. Özçelik, tedavi edildiği hastane tarafından yüzde 80 ve ATK tarafından yüzde 71 engelli raporu verilmesine ve tutukluluk koşullarında tedavi yapılamadığı bilinmesine rağmen hapiste tutulmaya devam edilmektedir.”
Ankara
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, cezaevlerinde tutulan hasta tutsakların durumuna dikkat çektikleri eylemlerinin 505’inci haftasında bir kez daha İHD Ankara Şube binası önünde bir araya geldi. Burada açıklama yapan inisiyatif üyeleri, “Tedavi Haktır, Engellenmez. Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın” yazılı pankart açtı. Bu haftaki açıklamada Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Özge Özbek’in durumuna dikkat çekildi.
Yazmacı, Özbek’in beynindeki tümör nedeniyle 27 Ekim 2020 tarihinde İstanbul Acıbadem Hastanesi’nde açık beyin ameliyatı geçirdiğini, tedavinin hemen ardından hastaneden Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürüldüğü bilgisini paylaştı.
‘Cezaevinde kalması uygun değildir’
Yazmacı şöyle devam etti: “Özbek’in durumunun ağır ve yeni ameliyat olması nedeniyle hemen başvurular yapıldı. Başvurunun ardından İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından 3 ay ‘infaz erteleme’ kararı verilmiş, ancak 3 ay bittikten sonra tekrar tutuklanarak Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürülmüştür. Sağlık Bakanlığı Darıca Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 2021 tarihli Sağlık Kurulunun vermiş olduğu kararda ‘Hapishane şartlarında kalması uygun değildir’ raporu olmasına rağmen, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından bu rapor kabul edilmemiş ve ‘Hapishanede kalabilir’ raporu verilmiştir. Adli Tıp Kurumu tarafından verilen raporda nöroloji, üroloji ve psikiyatri doktorlarının imzası bulunmakta ancak asıl görmesi gereken beyin cerrahının bu kararda imzası yoktur. Özbek için 9 Haziran 2022’de Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yapılan başvuruda bir kez daha “Cezaevinde kalabilir” raporu verildi. Oysa sürekli şiddetli baş ağrıları çekmekte, denge kaybı yaşamakta ve tümörlerin duyu organlarına baskı yaptığından kaynaklı işitme kaybı problemleri yaşamaktadır.”
‘Acil tahliye edilmelidir’
Hastane MR raporlarında beyninde birden fazla tümör bulunduğu için sürekli kontrol altında olması gerektiği, ameliyatını gerçekleştiren doktoru tarafından ailesine söylenmiştir. Daha önce Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesi 24 Aralık 2021 tarihinde heyet raporunda ‘cezaevinde kalamaz’ kararı verilmiş ve bu raporun 2 yıl geçerlilik süreci bulunmaktadır. Cezaevinde hastalığı hızlı bir şekilde ilerledi ve epilepsi, vertigo gibi dengesizlik belirtileri olan hastalıklar da nüksetti. Beyi tümörleri organlara baskı yapmaktadır ve tümörden kaynaklı olarak sol kulağında yüzde 72 işitme kaybı vardır, ellerde titreme, kimi zaman idrarını tutamama durumlar da meydana gelmiştir. Bu durum ileride görme, hafıza ve hareket kaybına neden olacaktır” dedi. Yazmacı, Özge Özbek’in durumunun oldukça kritik olduğunun altını bir kez daha çizerek, “Özge Özbek’in acil olarak tahliyesinin edilmesini talep ediyoruz. Devlet yaşam hakkını korumak zorundadır ve tahliye etmeyerek bu sorumluluğunu yerine getirmiyor” diye de ekledi.
