Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), Temmuz ayında 36 kadının erkekler tarafından katledildiğini, 11 kadının da şüpheli şekilde katledildiğini açıkladı.
Katledilen 36 kadından 18’inin neden katledildiğini tespit edilemediği belirtilen raporda, “5’i ekonomik bahaneyle, 13’ü de boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak isterken katledildi.
Sokak ortasında 17 kadın katledildi
Raporda, “Temmuz ayında katledilen 36 kadının 3’ünün kim tarafından katledildiği tespit edilememiştir. 11’i evli oldukları erkek, 5’i birlikte olduğu erkek, 5’i tanıdığı biri, 4’ü eskiden evli olduğu erkek, 2’si akrabası, 2’si babası, 2’si eskiden birlikte olduğu erkek ve 2’si de oğlu tarafından katledildi. Kadınların 18’i evinde, 6’sı sokak ortasında, 2’si arabada, 2’si arazide, 2’si otelde, 1’i ıssız bir yerde ve 1’i de iş yerinde katledildi. 4 kadının nerede katledildiği tespit edilememiştir. Bu ay katledilen kadınların yüzde 50’si evlerinde, yüzde 17’si sokakta öldürüldü” verilerine yer verildi.
Kadınların 24’ü ateşli silahlarla, 5’i kesici aletle, 3’ü de boğularak, 1’i darp edilerek ve 1’i de yüksekten atılarak katledildiğini belirtilen raporda, 2 kadının nasıl katledidiği tespit edilemediğine yer verildi.
İstanbul Sözleşmesi’ne dikkat çekildi
Raporda, İstanbul Sözleşmesi’ne değinilerek, şunlar kaydedildi: “Bugün gelinen noktada toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden rahatsız olanlar, aile kurumunu yok ettiği ve kadına yönelik şiddetin sorumlusunun sözleşme olduğunu iddia ediyorlar. Buna ek olarak da kadın cinayetlerinin 2011 yılından sonra yaşadığı artışı İstanbul Sözleşmesi’ne bağlıyorlar. Halbuki 2011 yılındaki kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerine yönelik kararlı duruş bile kadın cinayetlerinde o yıl için ciddi bir azalmaya sebep olmuştur. Sonrasında gözlemlenen bütün bu artışların sebebi her ay hatırlattığımız ve önemle üzerinde durduğumuz gibi, İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284’ün tüm kurum ve kuruluşlar tarafından etkin ve bütünlüklü olarak uygulanmaması, kadın ve çocuk düşmanı söylem ve uygulamaların tüm hızıyla devam etmesidir. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri münferit birer olay olarak ele alınmamalıdır, yürütülen politikalarla birlikte değerlendirilmelidir. Sözleşme’nin 6284’ün uygulanmadığı her durumda Türkiye’de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet artmaya devam edecektir.”
Raporda, İstanbul Sözleşmesi hakkındaki tartışmaların derhal bırakılması ve sözleşme ile 6284’ün etkin ve bütünlüklü olarak uygulanması için bütün kurumların seferber olması çağrısı yapıldı.