Bizimle iletişime geçin

Güncel

‘Savaş politikalarına ve sömürüye karşı Taksim’de olacağız’

Siyasi kurumlar, kapitalizmin ve AKP iktidarının emek sömürüsüne, ekonomik krize, baskı ve savaş politikalarına karşı 1 Mayıs’ta Taksim’de olacaklarını vurgulayarak, “AKP-MHP iktidarının savaş politikalarının faturasını işçi ve emekçiler ödüyor. Savaşa, sömürüye karşı birlikte ortak mücadele edelim” dediler.

Yadigar Aygün / İstanbul

1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’ne sayılı günler kalırken, işçiler alanlara çıkmaya hazırlanıyor. İşçiler bir kez daha emekleri ve hakları için birçok merkezde alanlarda olacak. 1 Mayıs Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’ne ilişkin gazetemize konuşan siyasi kurum temsilcileri AKP-MHP iktidarının savaş politikalarının ekonomik krizi daha da derinleştirerek geçim zorluğunun arttığını söyledi.

‘Savaşın faturasını işçi ve emekçiler ödüyor’

27 dönem HDP Milletvekili Musa Piroğlu, AKP iktidarının savaş politikalarının yoksullaşmayı, ekonomik krizi ve geçim zorluğunu derinleştirdiğini söyledi. Piroğlu, “Bu iktidar en kritik yoksullaşmasını yarattı. Yağma ve talan siyaseti geniş halk kitlelerinin yoksulluğu üzerinden bir avuç çapulcunun zenginliğine yol açtı. Şu an da yerel seçim kaybeden iktidarın aynı yoksullaşma politikasına devam edeceğini görüyoruz. Yoksulluğu dayatan bu iktidar, kendi yağma ve talanın faturasını da bize ödetmeye çalışıyor. İşçiler, ağır sömürge ile yüz yüze. Çocuklar, çalışmaya zorlanıyor. Türkiye, iş cinayetlerinde dünya rekorları kırmaya devam ediyor. İşçi ve emekçiler, bu 1 Mayıs’a baskı, sömürü ve savaş ortamında giriyor. Bir yanda savaş, öbür yanda işçi sınıfına karşı savaş, diğer yanda da olabildiğine yoksulluk var. Buna karşı bütün herkesi, işçi sınıfını, yoksulları, gençleri, kadınları 1 Mayıs’ta Taksim meydanına buluşmaya çağırıyoruz” dedi.

‘AKP-MHP iktidarı Kürt ulusunun demokratik kazanımlarına dönük savaş hazırlığında’

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Dönem Sözcüsü Mahir Gürz, AKP’nin seçim sonrasında tekrar savaş politikalarını hayata geçirdiğini söyledi. AKP-MHP iktidarının işçileri ve emekçileri açlığa, sefalete ve yoksulluğa mahkum ettiğini söyleyen Gürz, “1 Mayıs’a yoğun bir siyasal ve ekonomik kriz cenderesi ile gidiyoruz. Bu yoğun ekonomik krizin bütün faturasını işçilere ve emekçilere ödetiyorlar. Bu anlamda AKP-MHP iktidarı, sermayenin çıkarlarını merkeze koyan bir siyaset ile hareket ederek işçileri, emekçileri, halkı, açlığa, sefalete ve yoksulluğa mahkum etmiş durumdadır. Böylesi bir ekonomik ve siyasal kriz gerçekliği içerinde 1 Mayıs’ı karşılamaktayız. Bu 1 Mayıs’ın önemini daha anlamlı kılıyor. Keza ekonomik ve siyasal krizin bir boyutu sonucu olacak AKP-MHP iktidarı, savaş tamtamları eşliğinde önümüzdeki dönemde savaş gerçekliği ile Kürt ulusunun bütün demokratik kazanımlarına dönük bir savaş hazırlığı içerinde. 1 Mayıs’a savaş, sömürü, açlık, yoksulluk ve sefalet düzeninin hakim olduğu bir atmosferde giriyoruz. Savaş, sömürü, açlık ve yoksulluk düzenine, iş cinayetlerine karşı 1 Mayıs önemli politik bir gün. 1 Mayıs, işçi sınıfının enternasyonal birlik ve dayanışma günü. Bu anlamda bizde SMF olarak başta, işçi sınıfı ve emekçiler olmak üzere bütün ezilenleri, birlik mücadele ve dayanışma ruhu ve bilinci ile 1 Mayıs’ta alanlara çıkmaya çağırıyoruz” diye belirtti.

‘Emekçiler çok zorlu zamanlar yaşıyor’

Mücadele Birliği Platformu temsilcisi Muhammet Hizmetçi, Türkiye halklarının açlık ve yoksulluk ile karşı karşıya olduğunu belirtti. Hizmetçi, “Yaşadığımız topraklarda ve dünyada küresel çapta süren bir ekonomik ve siyasal kriz var. Açlığa, sermayenin kemer sıkma politikalarına, güvencesiz ve esnek çalışmaya karşı işçi sınıfı küresel çapta sokaklara akıyor. Türkiye ve Kürdistan’da ise emekçiler barınma krizi, alım gücünün düşmesi, sefalet zamları, eriyen ücretler ve yoksulluk gibi durumlardan kaynaklı emekçiler çok zorlu zamanlar yaşıyor. Büyük kentlerde işçilerin barınma, gıda ve temel ihtiyaçlarını dahi zar zor karşılayabildiği, toplumun geniş kesimlerinin bankalara borçlu olduğu, her gün binlerce işçi çocuğunun okula aç gitmek zorunda kaldığı bir tablo var karşımızda” diye konuştu.

‘İş cinayetlerine karşı önlem ve denetim alınmıyor’

Türkiye’de iş cinayetlerinin her geçen gün arttığına dikkati çeken Hizmetçi, iş yerlerinde önlem ve denetimlerin alınmadığını söyledi. Hizmetçi, “İşçilerin uzun saatler ve ağır şartlar altında çalışmak zorunda kalmasından ve İSİG önlemlerinin alınmamasından dolayı işçi cinayetlerinin çok yoğunlaştığı bir gerçeklik önümüzde duruyor. İliç ve Gayrettepe’de yaşamını yitiren işçiler bunlara birer örnek. Ancak tarihin de bize öğrettiği gibi hiçbir ezilen sınıf çocuklarının göz göre göre yok olmasını, geleceğinin olmamasını sessizlikle karşılamamıştır. Bugün tam da işçilerin, emekçilerin yaşadıkları bu cehennemi koşullara devrimci sınıf bilincini kuşanarak verdiği cevap buna tekabül etmektedir. İşçiler birçok iş yerinde, sendikalarda taban inisiyatifi geliştirerek örgütlenme arayışları içindeler, bürokratlaşmış, sermayenin işçileri kontrol mekanizması haline gelmiş sendikalardan binler halinde koparak mücadeleci sendikaları bulmaya, bünyelerinde örgütlenmeye çalışıyorlar. Bununla birlikte eylemler yaparak, kent meydanlarına çıkarak örgütlü güçlerini tüm topluma gösteriyorlar. Lezita işçileri, Agrobay direnişi, Adıyaman Mega Polietilen işçileri sürecin öne çıkardığı öncü işçi profilini bize göstermektedir” diye ifade etti.

‘Artık sermayenin egemenliği yerine emeğin iktidarını kurmalıyız’

Hizmetçi, işçi ve emekçilerin yaşadığı ortak sorunlara karşı birlikte örgütlü mücadele etmenin önemine vurgu yaptı. Sermayenin egemenliğine karşı emeğin iktidarının kurulması gerektiğinin altını çizen Hizmetçi, “İşçi sınıfı her şeyi üretip hiçbir şeyi olmayan, sabah işe gidip gece eve gelen, yaşamı iş yeri ile evi arasında geçen gerçekliğe hapsedilmiş durumda. İşçi, emekçilerin büyük çoğunluğu yarınının nasıl olacağını bilmeden, çocuğunun geleceğine dair bir plan yapamadan sadece günü geçirerek hayatta kalmaya çalışıyor. Ancak insanca yaşama ve çalışma koşulları için gelişen mücadeleler bize yolun nasıl açılacağını, sermaye, faşizm ve sendikal bürokrasinin cenderesini fiili, örgütlü ve militan bir mücadele ile kırılacağını ortaya koyuyor. Yaşamlarımızın ve geleceğimizin sermayenin temsilcilerinin iki dudağının arasında olmadığını, yaşamı nasıl var ediyorsak, geleceği de kurma gücümüzün olduğunu bilmeliyiz. İnsanca yaşayabileceğimiz, gecelerinde kimsenin aç uyumadığı, işçilerin sömürülmediği, çocukların okula aç gitmek zorunda kalmadığı, MESEM gibi projelerle çocukların işçileşip sömürülmediği, faşizmin baskılarının son bulduğu bir geleceği kurmak ellerimizde. Bunun için yaşamlarımızdan bir dakika daha çalınmasına izin vermeden, bu cehennemi sömürü koşullarına karşı bağımsız, mücadeleci sendikalarda, komite ve konseylerde bir araya gelmenin, örgütlü mücadele etmenin yaşamsal olduğunu görmeliyiz. Artık sermayenin egemenliği yerine emeğin iktidarını kurmalıyız, savaşların dünyamızı yok etmediği, halkların, kadınların ezilmediği bir gelecek işçi sınıfının tarih sahnesine yeniden güçlü yumruğunu vurmasıyla mümkün olacak” dedi.

‘1 Mayıs’ta Taksim’de olalım’

Hizmetçi, 1 Mayıs’ta işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri ve tüm herkesi emek sömürüsüne karşı, iş cinayetlerine karşı, savaş politikalarına karşı, açlık ve yoksulluğa karşı Taksim’e çağırdı. Hizmetçi, “Buradan sesimizin ulaştığı veya henüz ulaşamadığı ancak bu asalak sermaye düzeninden, faşizmin baskılarından bıkmış, sınıf kinini kuşanmış, sermaye egemenliğine öfke duyan herkese seslenmek istiyorum. 1 Mayıs’ın yaklaştığı bu günlerde bu çağrı en çok da genç işçilere, emekçi kadınlara ve işçi sınıfının tüm savaşçı bölüklerinedir. Bize makus kaderimizmiş gibi dayatılan bu sermaye egemenliğini ve onun sebep olduğu tüm sorunları ancak kendi iktidarımızı kurduğumuzda, emeği iktidara taşıdığımızda son vereceğiz, yani işçilerin, emekçilerin, emekçi kadınların bu ülkeyi yönettiği zaman. Tam da bu yüzden geleceği kazanmak ve savaşa, baskılara, yoksulluğa karşı 1 Mayıs’ta Taksim’de olalım. Kendi geleceğimize, işçi sınıfımızın devrimci mücadele tarihine ve kolektif belleğine sahip çıkalım” diye konuştu.



Mayıs 2024
PSÇPCCP
 12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031 

Daha Fazla Güncel Haberler