Almanya’da geleneksel olarak her yıl ocak ayının ikinci hafta sonunda yapılan Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Lenin anması bu yıl 15 Ocak 2023 Pazar günü saat 10.00’da Frankfurter Tor / Berlin’de düzenlenecek.
Partizan ve Sınıf Teorisi yaptıkları ortak açıklamada, “İbrahim Kaypakkaya’nın 50. Ölümsüzlük Yılı dolaysıyla startını vereceğimiz kampanyanın birinci ayağında oluşturacağımız ortak korteje, tüm devrimci coşkumuzla, kapitalist barbarlığa ve emperyalist saldırganlığa karşı, proletarya devrimi ve sosyalizmin bayrağını dalgalandırmak için yapılacak anma yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz!” denildi.
Uluslararası proletaryanın seçkin önderleri Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht Alman Devriminin başlamasından iki ay sonra 15 Ocak 1919’da karşı-devrimin kanlı saldırısıyla, Almanya’nın tekelci burjuva devleti ve devrimi boğmak için onunla iş birliği içine giren SPD ihanetçileri tarafından katledildikleri belirtilen açıklamada, “Enternasyonal proletaryanın seçkin önderlerinden Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht 15 Ocak 1919’da egemenlerin savaş ve sömürü politikalarına, barbar kapitalizme karşı amansızca mücadele ettikleri için öldürüldüler. 21 Ocak 1924 tarihinde kaybettiğimiz büyük usta Lenin, Marksizm’in ikinci nitel aşaması Leninizm olarak Rusya’da proletarya iktidarını kurarak, enternasyonal proletarya ve ezilen dünya halklarına büyük bir miras bırakarak ölümsüzleşti. Adları her daim kapitalist sömürü ve barbarlığa, emperyalist saldırganlığa karşı bir mücadele çağrısı olan Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Lenin’i derin bir saygı ile anarken, onlar şahsında tüm ölümsüzlerimizin devrettikleri devrim ve sosyalizm bayrağını mutlak zafere taşıyacağımızı bir kez daha aynı devrimci kararlılıkla haykırıyoruz” ifadelerine yer verildi.
“Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Lenin Yolumuzu Aydınlatmaya Devam Ediyor!” başlığıyla yapılan ortak açıklama tamamı şöyle:
“Ya Barbarlık Ya Sosyalizm”
“Rosa Luxemburg’un yıllar önce haykırdığı “Ya Barbarlık, Ya Sosyalizm” şiarı aradan geçen bunca zamana karşın hala günceliğini koruyor. Bugün dünya çapında, emperyalist haydutlar arasında cereyan eden hegemonya çatışması, dünyanın önemli sahalarında sürdürülen emperyalist savaşlarla icra edilmektedir. Arap yarımadası, Ortadoğu, Doğu Akdeniz, Ukrayna sahasında, insanlığı ve doğayı yıkıma sürükleyen emperyalist savaşlar, emperyalist bloklar arasında derinleşen dalaşa paralel olarak yayılma trendindedir. Silah sanayindeki devasa tekniklerin kullanıldığı, nükleer silah tehditlerinin karşılıklı tatbikatlarda kullanılarak aktüel hale getirildiği emperyalist savaş konseptin de, insanlar yığınlar halinde ülkelerinden sürgün edilmekte, coğrafyalar yakılıp yıkılmaktadır. Kitlesel sivil katliamları, ekonomik siyasal sahada uygulanan savaş hali, iktisadi-siyasal-demokratik olarak sadece savaşın yaşandığı coğrafyalardaki emekçileri ezilenleri vurmamakta, dünya çapında ezilen sömürülen yığınları kıskacına almaktadır. Uluslararası tekelci sermayenin daha fazla yayılma ve büyüme hedefi, emekçilere kan, yoksulluk ve kıyım olarak ödetilmektedir. Emperyalist savaş ortamının bölgesel diktatörlüklerin saldırılarıyla birleştiği, birbirini beslediği günümüz tarihsel kesitinde, ezilen dünya halkları, ya bu kapitalist-emperyalist dünya gericiliğinin köhnemiş ve çürümüş barbarlığının vahşi çarkında yok oluşu ya da, başka bir dünyanın var oluğu gerçekliğiyle sosyalizm tercihi ile karşı karşıyadır. Dünyanın birçok yerindeki işçilerin, ezilen halkların, mazlum ulusların, kadınların direniş ve isyanları, devrim ve sosyalizm mücadelesi için başka bir dünyanın umudunu beslemekte ve büyütmektedir. Tam da böylesi tarihsel bir kesitte; Karl Liebknecht’in birinci paylaşım savaşı ve militarizmin kanlı hegemonyasının hüküm sürdüğü bir dönemde ‘’tüm dünyayı ezmek istiyorsunuz ve kimsenin sizden hesap sormayacağını sanıyorsunuz…Fakat açıkça söylüyorum: biz bir avuç insan sizden korkmuyoruz ‘’ diye haykıran cesur militan duruşu tarihten gelen devrimci perspektif niteliği olarak günceldir.
İşçiler, Emekçiler, Tüm Ezilenler, Devrimci Dostlar, Yoldaşlar,
Katledilişinin 50.Ölümsüzlük Yılında Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya Anma Kampanyasının Startını Berlin LLL Eyleminde Veriyoruz!
Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaş, bundan 50 yıl önce Ocak ayı içerisinde Vartinik’te can yoldaşı Ali Haydar Yıldız’ın ölümsüzleştiği baskında, ağır yaralı olarak kurtulduktan kısa süre sonra tutsak düştü. Vücudunda ağır yaralar ve şarapnel parçaları olmasına rağmen faşizmin cellatları tarafından ağır işkencelere maruz kaldı. Tarih yaprakları 18 Mayıs 1973 gösterdiğinde onun direnişi karşısında acze düşen faşist Kemalist diktatörlüğün eli kanlı cellatları tarafından hunharca Amed hapishanesinde katledildi. O’nu katledeler, o’nun, direnişine rengini veren bütünlüklü komünist görüşlerini ve pratiğini iyi biliyorlardı. Katledilmesinin esas sebebi de budur. Tıpkı Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht gibi.
Tarihi dövüşenler ve savaşanlar yazdı, devrim adına dövüşenler ve savaşanlar geleceği de özgürleştirecektir.
Tüm işçilere, sömürülen ve ezilen emekçilere, devrimci dostlarımıza, devrimci aydın ve sanatçılarımıza, kavgamıza emek veren tüm devrim emekçilerine, yoldaşlarımıza çağrımızdır!
Ortak değerlerimiz ve komünist mirasımız olan Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Lenin şahsında yapılacak LLL yürüyüşünde, Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya’nın 50. Ölümsüzlük Yılı dolaysıyla startını vereceğimiz kampanyanın birinci ayağında oluşturacağımız ortak korteje, tüm devrimci coşkumuzla, kapitalist barbarlığa ve emperyalist saldırganlığa karşı, proletarya devrimi ve sosyalizmin bayrağını dalgalandırmak için yapılacak anma yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz!”