İstanbul’da işleri ve hakları için direnen işçilerin çağrısıyla bir araya gelen 41 siyasi parti, sivil toplum örgütü ve işçi sendikası, 24 Ekim Pazar günü Kartal Meydanı’nda “İşçi Emekçi Mitingi” düzenleyecek. Sinbo, Carrefour, SML Etiket, Bayrampaşa ve Bakırköy belediyeleri, Tur Assist ile Alba Plastik işçilerinin çağrısı üzerine yapılacak miting için yaklaşık bir ay önce başlatılan çalışmalarda sona gelindi.
Kentin birçok noktasında mitinge çağrı bildirileri dağıtan işçiler, Kod 29 uygulaması, iş ve gelir güvencesi, taşeron çalışma, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK), sendikal örgütlenmenin önündeki engeller, iş yerlerindeki taciz ve mobbinge dair taleplerini mitingde haykıracak.
50 yıl sonra ‘işçi’ mitingi
Miting Düzenleme Kurulu üyesi Kutay Soybil, en son 1961 yılında Saraçhane’de “işçi mitingi” adıyla bir miting düzenlendiğine işaret ederek, “Ondan sonra farklı isimlerle mitingler yapıldı ama ismi ‘işçi, emekçi mitingi’ olan ve kurgusu işçilerin, emekçilerin kendi sözünü söylediği şeklinde bir miting örgütlenmedi. Bu nedenle bu miting anlamlı” diye belirtti.
Pandemi süreciyle birlikte işçilerin koşullarının çok daha ağırlaştığına dikkati çeken Soybil, “Kriz, evlerimizde, mutfağımızda ya da yaşamın tamamına yansıyan bir şekilde önümüze gelmiş oldu. Nisan ayı verilerine göre 177 bin işçi işten atıldı. Ciddi bir işten atma saldırısıyla karşı karşıya kaldık. Milyonlarca insana bankalar üzerinden pandemi destek kredisi verildi. Bu destek kredileriyle birlikte 36 milyon kredi borçlusu bulunuyor” dedi.
Mitingin önemi
Son bir ayda 16 farklı şehirde onlarca işçi direnişinin gerçekleştirildiğini söyleyen Soybil, bu direnişlerin birleştirilmesi halinde kazanabileceklerini ifade etti. Soybil, “Aslında yola çıkarken ilk defa bunu başarabilmek istedik. Birleşik bir direniş odağını göstermek istedik. Bunun karşılık bulduğunu düşünüyorum. Birçok kesimin burada kendini ifade edebileceğini düşünüyor” diye kaydetti.
“İşçi ve emekçilerin kendi kürsüsünü kurduğu, direnişçilerin konuştuğu bir kürsü kurmaya çalışıyoruz” diyen Soybil, şunları söyledi: “Meclis kürsüsünde bizim açlığımız ile dalga geçenler mitingde olmayacak. Bu açlığa karşı hayatta kalmaya çalışanlar orada olacak. İşçi sınıfının tüm katmanları orada olacak. Bugünden söyleyebiliriz ki o gün miting alanı kaç kişi olursa olsun, vereceği fotoğrafla birleşik mücadelenin ne kadar önemli olduğunu göstermiş olacak. Emekten ve özgürlükten yana olan herkesi mitinge katılmaya çağırıyoruz” çağrısı yaptı.
Direnenler bir araya geliyor
Miting Düzenleme Kurulu üyesi Şeyda Tuğgen Gümüşay ise, pandemi sürecinde işçilerin haklarına saldırıların arttığını kaydetti. Gümüşay, “Bunun altında hepimizin ezilmesi bekleniyor. Miting de aslında bunun ortasında direnenleri bir araya getiren, birleşik mücadelenin yolu olarak görülüyor” dedi. Miting hazırlıkları kapsamında bileşenleri arttırmak için görüşmelerin de sürdüğünü aktaran Gümüşay, “Miting için birçok işçi direnişi ziyaret edildi. Sonrasında yerelde hem standlar açılıyor hem de bildiri dağıtımları yapılıyor. Gittiğimiz hiçbir yerde elimizde bildiri kalmıyor. Buralara ilgi çok yoğun. İyi ve olumlu bir hava yaratılıyor” diye belirtti.
İşçi kürsüsü
Mitingi, işçilerin derdini anlatacağı bir şekilde kurguladıklarını ifade eden Gümüşay, “Kürsüde işçiler olacak. Bu yüzden ‘işçilerin kürsüsünü kuracağız’ diyoruz. Söz hakkı işçilerde olacak, bunun vurgusunu yapmaya çalışıyoruz. Onların gündemleri konuşulacak” ifadelerini kullandı. Gümüşay, “Pandemi ile başlayan süreçte birçok saldırıya maruz kaldık. Bir yandan da bunlara karşı farklı şekilde direndik. Bu yüzden işçi sınıfının ve direnişin safındayım diyen herkesi mitinge katılmaya davet ediyoruz. Herkesi Kartal’a bekliyoruz” diye seslendi. (MA)
