Ankara
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı Ankara’da Karşıyaka Mezarlığında anmak isteyen gençlik örgütleri ve polis arasında zaman zaman gerginlik çıktı.
Polis, Karşıyaka Mezarlığı 2 Nol’u kapı önünde bir araya gelen gençlerin toplu şekilde, pankart, flama ve Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın fotoğraflarını mezarlığa girmesine izin vermedi, mezarlığa sadece çiçek alınmasına izin verdi.
Polis, mezarlığa flama soktukları gerekçesiyle Devrimci Gençlik Birliği, Devrimci Gençlik Derneği, Dev-Güç Gençlik Komiteleri, HDK Gençlik Meclisleri, Kaldıraç Üniversite, SGDF Öğrenci İnisiyatifi, Yeni Demokrat Gençlik ve Devrimci Lise Birliği üyesi gençlere müdahale ettti. Kısa süreli yaşanan müdahalede gazetecilerin çekim yapması engellenirken, Sait Boztaş ve Yücel Yavuz isimli gençler gözaltına alındı.
Polisin müdahalesini protesto eden gençler, “Denizlere sözümüz devrim olacak” sloganı atarak, mezarlara karanfil bıraktı. Polis, gençlerin mezar başında açıklama yapmasına da izin vermedi.
İzmir
İzmir Barosu, 68 kuşağının devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin 48’inci yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, şöyle denildi:
“Henüz yirmili yaşlarının ortasına dahi gelmeden hiçbir şahsi çıkar gözetmeksizin, halkımızın mutluluğu ve bağımsızlığı için mücadele verip tam bağımsız Türkiye ideali ile son anılarına dek halkın hizmetine kalarak can verdi. Saygıyla anıyoruz.”
İstanbul
İstanbul’da gençlik örgütleri Dolmabahçe Sarayı’na yakın bir noktada açıklama yaptı. Açıklamayı gençler adına Nazlıcan Yöyler, okudu:
“Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan 6 Mayıs 72’de devlet eliyle katledilen 3 devrimci, 3 yoldaşımızdı. 68 öğrenci hareketi tüm dünyada özgürlük, isyan ve devrim ateşi yayılırken Anadolu’da kendini Mahirlerle, Sinanlarla, Denizlerle, İbolarla kampüslere, sokaklara, dağlara taşıdı.
“Öğrenci gençlik öncülüğünde hareketlenen sokak eylemlilikleri, toplumsal harekete yön vererek devrim ve sosyalizm yolunda örgütlenmeye, rotasını kampüslerin dışına çevirdi. 68 öğrenci hareketi işgaller, boykotlar ve eylemliliklerle geçiyorken, Deniz Gezmiş ve yoldaşları Amerikan 6. Filoyu denize dökecek, Filistin kamplarında enternasyonel ruh ile emperyalizme ve siyonizme karşı savaşacaktı. Düzen içi siyasetten yaşadıkları devrimci kopuşla, anti-emperyalist mücadeleleriyle bu topraklarda devrimin mayasını şekillendirecekti. Deniz’le, Mahir’le, İbo’yla aldığımız bu maya tutacak!
“Kapitalist-emperyalist sistem yağma, rant ve talan politikalarını yerli işbirlikçileri eli ile bugün şiddetini devrimcilere, halklara yöneltmektedir. Ellerinde kalanı korumak ile alakalı olan iktidar artık bu ülkeyi yönetememektedir. Yaşadığı ekonomik ve siyasi krizden Suriye ve Kürdistan’da uyguladığı savaş politikalarıyla çıkmaya çalışmakta, baskı ve şiddetle yaşadığı krizi atlatmaya çalışmaktadır. Koronavirüs salgını gerekçe gösterilerek mafya liderleri serbest bırakılırken avukatlara, gazeteciler, halkın seçtiği milletvekilleri ve yetmiş bin öğrenci hala tutukludur.
“Zenginler lüks evlerinde kendilerini izole ederken, milyonlarca işçi işyerlerinde patronların karları için çalışmaya devam etmektedir. Tarih sınıf savaşımları tarihidir. Ve bugün burjuvazinin devleti kendi sınıf çıkarları doğrultusunda örgütleniyor, siyasal ve ekonomik krizlerden baskı ve şiddetle kurtulmaya çalışıyor; ama çabaları nafiledir. Nasıl ki Denizler bu topraklara anti-emperyalist mücadeleyi kazıdılarsa, Amerikan 6. Filo’sunun döküldüğü denizde bugünün kan emicileri de yerlerini bizlerin mücadelesiyle bulacaktır.
“Dünya’da pandemi seviyesine yükselen korona virüs salgınıyla birlikte ekonomik ve siyasal kriz giderek derinleşiyor. Devlet bir yandan abdest ve kolonya tavsiye ederek emekçi halka “başınızın çaresine bakın” diyor, öbür taraftan patronları kurtarmak için otelleri, fabrikaları açma hesapları yapıyor. Emekçi halkın sağlığını korumak, patronlara ve siyasal iktidara karşı da mücadele etmeyi gerektiriyor. Nasıl ki 68 gençliği Zap Suyu’na inşa ettikleri Dev-Genç köprüsüyle, üretici köylü mitinglerine, büyük işçi mücadelelerine verdikleri destekle emekçi halkın her daim yanında oldularsa, biz de 68 devrimci gençlik hareketinin bıraktığı bu devrimci mirasa sahip çıkıyor, bugün dayanışma ağlarında, sokaklarda, bulunduğumuz her alanda emekçi halkın sağlığı ve geleceği için mücadele etmeyi kendimize görev biliyoruz.
“Dünya artık eskisi gibi yönetilemiyor. Zenginler evlerinde otururken sağlık emekçileri canlarına pahasına korona virüsle mücadele ediyor, milyonlarca işçi dünyayı döndürmeye devam ediyor. İktidar salgını fırsata çevirdiği infaz yasasından, salgınla mücadele bahanesiyle ranta açılan alanlardan, turizm sektörünü kurtarmak için değiştirilen sınav ve akademik dönem tarihlerinden, göstermelik sokağa çıkma yasakları ilan edip işçiler çalışsın diye özel izin çıkartan kar hırsından anlıyoruz. (MA, Etha, Bianet)