Düzce’de yaşanan sel felaketi nedeniyle 5 kişi yaşamını yitirirken iki kişinin hala kayıp olduğu bilgisi veriliyor.
Ayrıca çok sayıda evin yıkıldığı, binlerce hayvanında telef olduğu belirtiliyor.
Sel felaketi sonrasında Düzce’de inceleme yürüten CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, hazırladıkları raporu CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında açıkladı.
Köyde Elektrik ve Su Yok
Karaca’nın açıkladığı rapordan öne çıkan başlıklar şöyle:
– Düzce’nin Akçakoca ilçesine bağlı Esmahanım köyünde yollar sel nedeniyle kapandı. Köye ulaşım ancak ikinci günde sağlanabildi. Ancak iki mahalleye hâlâ ulaşılamadı.
– Köyde elektrik ve su yok. İçme ve kullanma suyu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından tankerlerle karşılanıyor. Ulaşılamayan iki köydeki yurttaşlara ekmekler, torbalarla fırlatılarak ulaştırılıyor.
“Kurtarma Çalışmaları Üçüncü Gün Başladı”
– İlk gün arama çalışmalarının yapılmadığı, ikinci gün 4 kişinin diğer yetkilileri beklediği, çalışmaların ancak 3. gün başladığı belirtiliyor.
– Köyde 25 ev tamamen yıkıldı. Birçok ev ve hayvan barınakları kullanılamayacak durumda. Zarar görmeyen ev, işyeri, hayvan barınağı yok.
– Köyde henüz bir kriz masası kurulmamış. Kızılay ve AFAD tarafından yapılan destekler yetersiz. Salgın hastalık riskine karşı ilaçlama yapılmadı.
– İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ekipman ve insan gücü desteği yapabileceğini bildirdi. Bunun için talep yazısı göndermesi gereken valilik ya da kaymakamlık, ‘ihtiyaç olmadığını’ belirtti.
– Uğurlu Köyü’nde can kaybı bulunmuyor. Kriz masası kurulsa da Esmahanım köyünde yaşanan sorunlar burada da yaşanıyor.
– Her iki köyde de gıda, su gibi acil ihtiyaçların büyük bölümü İstanbul Büyükşehir ve Ankara Büyükşehir belediyelerince karşılanıyor.
Su ve Gıda Fahiş Fiyattan Satılıyor
– Gıda ve su ihtiyacı yeterince karşılanmadığı için Akçakoca merkezinde fahiş fiyattan su ve gıda ürünleri satılıyor.
Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz’la da görüştüklerini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Karaca, zarar gören 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Parkı’nın dere yatağında olduğuna dikkat çekti. Park inşa edilirken dere yatağının daraltıldığı ve ağaçların kesildiği bilgisine ulaştıklarını belirten Karaca, yine civardaki otellerin dere yatağında olduğu için sigorta şirketleri tarafından sigortalanmadığı bilgisini aktardı. Karaca, bu otellerdeki zararın da büyük olduğuna işaret etti.
Karaca, dere ıslahı çalışmalarına dair şu bilgileri verdi:
“Dere yatağında yapılan ıslah çalışmaları, köprü ve menfezler nedeniyle sel ile gelen suyun dereye yatağından denize tamamen tahliye olamadığı ve bu nedenle taşkına neden olarak, öncesinde dere olmayan bir hattan denize doğru aktığı görülmüştür. Göçüklerin, toprak kaymalarının yaşandığı alanlarda; dere ıslahı adı altında derelerin her iki tarafına beton duvarla set örüldüğü ve yataklarını değiştirme çalışmaları yapıldığı görülmüştür. Kentleşme sorunlarının, imar politikalarının, çarpık yapılaşmaların zararın boyutunu arttıran etkenler olduğu düşünülmektedir. Coğrafyaya uygun olamayan projelere izin verilmesi, plan hatalarına göz yumuluyor olması, imara açılmayacak yerlerin imara açılması ya da kaçak yapılaşmış olsa bile su ve elektrik bağlayarak zımni olarak bu kaçak yapıya izin verilmesi açıkça bir sorumsuzluk örneğidir.”
“Çarpık Kentleşmeye Yol Açacak İmar İzinleri Verilme Politikasından Vazgeçilsin”
Önleyici tedbirler alınmadığı gibi afet sırasında ve sonrasında yeterli müdahale edilmemesinin zararın boyutlarını arttırdığı değerlendirmesinde bulunan Karaca, bölgenin Afet Bölgesi kapsamına alınması gerektiğini söyledi.
Karaca, çarpık kentleşmeye yol açan imar izinleri vermeye yönelik politikalardan vazgeçilmesi ve mevcut çalışmalarındurdurulması çağrısı yaparken, toprak kayması riskine karşı acil tespit ve tahliye çalışması yürütülmesi gerektiğini kaydetti. Karaca, ayrıca halkın zararlarının tazmin edilmesi, eşya ve kira yardımı yapılması, biran önce sağlık taraması yapılması, elektrik, su, telefon ve sağlık hizmetlerinin ücretsiz sağlanmasını istedi.