DİSK Araştırma Merkezi’nin pandemide istihdam kaybını raporlaştırdı. DİSK-AR’ın raporuna göre TÜİK’in istihdam arttı iddiasının aksine salgın döneminde (2020-2021) yaşanan eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybı oranı yüzde 13,2 olarak belirlendi. Raporda salgın döneminde eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybı ortalama 3 milyon 613 bin olarak açıklandı.
2020’de 255 milyon istihdam kaybı
ILO Monitor raporlarına göre 2020’de, 2019 4. çeyreğe göre küresel olarak çalışma süreleri yüzde 8,8 oranında azaldı. ILO çalışma sürelerindeki bu düşüşün 255 milyon eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybına karşılık geldiğini hesapladı. ILO, bu kaybın 2008-2009 ekonomik krizinin yaklaşık 4 katı düzeyinde olduğunu belirtiyor. 2008/2009 ekonomik krizinin son derece büyük bir durgunluk ve iş kaybı yarattığı ve salgın öncesinde etkilerinin hala sürdüğü düşünülecek olursa COVID-19 salgının yarattığı istihdam kaybının boyutları ve etkisi daha iyi anlaşılabilir.
Eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybının sebeplerini çalışma sürelerinin kısalması ile COVID-19 sebebiyle işsiz kalanlar, daha az süreli çalışanlar ve işgücünden çekilenlerdeki artıştır. Bilindiği gibi salgın nedeniyle alınan önlemler çalışma biçimini de ciddi biçimde etkiledi. İş saatleri kısaldı, kısa çalışma ve izin uygulamaları ile uzaktan çalışma ve işten çıkarmalar yaygınlaştı.
ILO raporlarına göre COVID-19’un yarattığı eşdeğer tam zamanlı istihdam kayıpları ülke gruplarına göre büyük farklılıklar gösteriyor. Bu farklar ülkelerde Covid-19’un yaygınlığına ve alınan önlemlere göre değişiklik gösterebiliyor. (Sendika.org)