Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi (YBYK) 42. Genel Kurul Toplantısı, 23 Mart’ta Fransa’nın Strazburg kentinde gerçekleşti. Genel kurulda Türkiye, Birleşik Krallık, Almanya, Ermenistan, Lüksemburg, Gürcistan, Fas raporlarının değerlendirilmesi, kırsal gençlik ve yerel bölgesel yetkililerinin rolü konuları ele alındı.
Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Türkiye’de hükümetin belediyelere atadığı kayyumların uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirterek HDP’li belediyelere kayyum atanmasını 25’e karşı 100 oyla “Yerel demokrasiye darbe” olarak kabul etti.
Türkiye’de 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde 3 büyükşehir, 5 il, 45 ilçe ve 15 belde belediyesi olmak üzere toplam 65 belediye kazanan HDP’de kayyum atamaları sonunda 4 ilçe ve 2 belde olmak üzere 6 belediye kaldı.
Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkeden temsilcilerinin katıldığı genel kurula Türkiye’den HDP adına Şırnak’ın Silopi Belediyesi Eşbaşkanı Adalet Fidan katıldı. Toplantının ardından Türkiye’ye dönen Fidan, Türkiye raporunun okunması ve kabul edilmesine ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Ömer Akın’a değerlendirmelerde bulundu.
‘Kayyum atamaları aşağılayıcı bir durum’
Bu genel kurula Rusya-Ukrayna savaşından dolayı Rusya’nın çağrılmadığını hatırlatan Fidan, 46 ülkeden gelen temsilcilerle genel kurulun başladığını söyledi. 42’nci Genel Kurul’un önemli gündemlerinden birinin Türkiye raporunun olduğuna dikkati çeken Fidan, belediyelere kayyum atanmasına ilişkin hazırlanan raporun genel kurula sunulduğunu kaydetti.
2019 yılında gerçekleşen yerel seçimlerden sonra YBYK Türkiye Raportörünün Türkiye’deki belediyelerin durumunu takip ettiğini ve belediyelerin durumuna ilişkin hazırladığı raporu genel kurula sunduğunu anlatan Fidan, “Bu raporda yapılan araştırmalarda hukuk dışı ve demokratik olmayan kayyum atamalarının olduğu belirtildi. Bununla birlikte Türkiye’de ‘terör suçu’ maddesinin kapsamının çok geniş olduğu için özellikle HDP’li belediyelere kayyum atamalarına gerekçe yapıldığı kaydedildi. Kayyum atamaları Türkiye’deki yerel demokrasi açısından ‘aşağılayıcı bir durum’ olarak değerlendirildi” dedi.
Yerel yönetimlere darbe
Raporun genel kurula sunulmasıyla birlikte AKP-MHP’li temsilcilerin rapora karşı önerge verdiğini belirten Fidan, AKP-MHP’li üyelerin beledilere atanan kayyumları meşru görerek kararı savunduklarını söyledi. Fidan, diğer üye ülkelerin temsilcilerinin kayyum atamalarına ilişkin söz hakkı alarak bunun hukuksuzluğu üzerine konuşmalar yaptığını ifade etti.
Belediyelere atanan kayyumların yerel yönetimlere darbe olarak tanınmasının oy çokluğu ile kabul edildiğini vurgulayan Fidan, Türkiye’nin Avrupa Konseyi üyeliğinin riskte olduğunu söyledi.
‘CHP içeride başka dışarıda başka’
Türkiye’nin belediyelere atadığı kayyumlara ilişkin raporun genel kurulda oylanması sırasında CHP üyelerinin karşı oy kullandığının altını çizen Fidan, konuşmasına şöyle devam etti;
“CHP’li üyelerinin de kayyum konusunda orada yaptığı açıklamalar son derece üzücüydü. Daha önce yaptığımız görüşmelerde ve onların başkalarıyla yaptığı konuşmalarda kayyumların hukuk dışı ve irade gaspı olduğunu söylüyorlardı. Fakat Avrupa Konseyinde yaptıkları konuşmalarda Türkiye’de geniş bir terörizmin olduğunu ve kayyumların meşruluğu yönünde açıklamalar yaptılar. CHP’nin bu tavrı kabul edilebilir değil. Demokrat bir parti gibi görünmeye çalışan CHP’nin söylem ve adımları birbirini tutmuyor. CHP’nin orda söylediklerini eleştiriyoruz. Kayyumların yerel yönetimlere darbe olarak kabul edilmesi sırasındaki oylamada da olumsuz oy kullanarak kayyumları uygun gibi kabul ettiler.
Özellikle Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Aygün’ün konuşması çok olumsuzdu. ‘Kayyumlar, terörizm olduğu için çıktı’ yönünde açıklamaları oldu. CHP’nin bu tavrına üye diğer ülkelerin üyeleri de çok şaşırdı. Çünkü onlarla yapılan görüşmelerde de CHP’li üyeler kayyumlara karşı olduklarını ifade ediyorlardı. Ama oylama sırasında olumsuz oy kullanınca herkes şaşırdı. Onlar da ‘CHP’liler dışarda başka konuşuyor burada başka konuşuyor’ dediler.”