Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Grup Başkanvekili Saruhan Oluç Ankara merkezli soruşturma kapsamında 25 Ekim’de gözaltına alınan ve 29 Ekim’de muhabirleri tutuklanan JINNEWS ve Mezopotamya Ajansı’na (MA) dayanışma ziyaretinde bulundu.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, Meclis’te geçen “Sansür Yasası”na dikkat çeken Buldan, “Sansür Yasası’nın da gazetecilerin tutuklanması da Türkiye’de hem gerçeklerin gizlenmesi, gerçeklerin kamuoyuna yansımasının engellenmesi, halka ulaşmasının engellenmesi amaçlı yapıldığını biliyoruz. Bir ülkede eğer gazeteciler tutuklanıyorsa, bir ülkede ‘Sansür Yasası’ çıkarılıyorsa, bilin ki o ülkede çok büyük yolsuzluklar ve haksızlıklar yaşanıyor, yaşanmaya da devam edilecek. Gazetecilerin tutuklanması da sansür yasasının da çıkarılması da önümüzdeki dönemde AKP-MHP iktidarının daha fazla yolsuzluk yapacağının, haksız hukuksuzluk yapacağı olarak algılanabilir. Tutuklanan gazeteci arkadaşlarımız, gerçekleri halka ulaştırmak için haber yapan gazeteciler. Tutuklama da olsa, ‘Sansür Yasası’ da olsa, bu ülkede Özgür Basın var olduğu sürece hakikatin halka ulaşması önünde hiçbir engel çıkamayacaktır” dedi.
Gazetecilerin Serbest Bırakılması Çağrısı
Gazetecilerin serbest bırakılması çağrısında bulunan Buldan, şunları söyledi: “Bir ülkenin demokratikleşmesi, bir ülkenin hukuka olan güveni, bir ülkenin toplumsal barışı cezaevlerinin boşalmasıyla gerçekleşir. Cezaevlerinde onlarca gazeteci olduğu gibi, demokrasiyi savunan, ülkede özgürlükleri savunan binlerce insanın olduğunu biliyoruz. Tutuklanan gazeteciler başta olmak üzere, haksız hukuksuz cezaevinde olanların bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz. 9 gazeteci arkadaşımıza selamlarımızı gönderiyoruz, onların arkasındaki yoldaşları bu geleneği sürdürecek. MA ve JINNEWS’e geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.”
Gazeteci Akyol: 40 Gazeteci Cezaevinde
Gazeteci-Yazar Hüseyin Aykol ise, cezaevinde 40 gazetecinin olduğunu aktararak, 160 gazetecinin ise davalarının sürdüğünü kaydetti. Aykol, “Toplamda 200 arkadaşımız, devletin baskısı altında. Her an cezaevine girecek ve şu an cezaevinde olan insanlar var. Bunlara rağmen 33 yıldır gazetelerimizi çıkarıyoruz, ajanslarımızı çıkarıyoruz, televizyonlarımız yayınlarını yapıyor. Şaşırdığımız şey; devlet aklı bunca yıldır aynı şeyleri yapıyor, bombalıyor, arkadaşlarımızı cezaevine gönderiyor. Biz çıkıyoruz yine devam ediyoruz. Devlet değişik sonuç almak istiyor ama alamıyor” ifadelerini kullandı.