PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatı ile yaptığı görüşmede verdiği mesajda hapishanelerdeki açlık grevlerine değindi
Açıklamayı Asrın Hukuk Bürosu avukatları Taksim Hill Otel’de yaptıkları basın toplantısıyla duyurdu.
Öcalan’ın müdafiliğini yürüten Asrın Hukuk Bürosu avukatları, gerçekleşen bu görüşmeye dair Taksim Hill Otel’de basın toplantısı düzenledi. Toplantıda avukatlar Faik Erol, Cengiz, Newroz Uysal ve Rezan Sarıca toplantı salonunda basın mensuplarının karşısına geçti.
Av. Faik Erol, Öcalan ile görüşmek için dört avukatın basvurduğunu, ancak sadece Newroz Uysal ve Rezan Sarıca’nın başvurularının kabul edildiğini belirtti.
Açıklamanın tamamı şöyle;
“İçinden geçtiğimiz tarihi süreçte derin bir toplumsal
uzlaşmaya ihtiyaç vardır.
Sorunların çözümünde her türlü kutuplaşma ve çatışma kültüründen uzak,
demokratik müzakere yöntemine şiddetle ihtiyaç vardır.
Türkiye’nin ve hatta bölgenin sorunlarını, başta savaş olmak üzere, fiziki
şiddet araçlarıyla değil, yumuşak güçle yani akıl, politik ve kültürel güçle
çözebiliriz.
İnanıyoruz ki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kapsamında Suriye’deki sorunların
çatışma kültüründen uzak durularak; içinde bulundukları konumun, durumun
Suriye’nin bütünlüğü çerçevesinde Anayasal güvenceye kavuşturulmuş yerel
demokrasi perspektifinde çözüme ulaştırılması amaçlanmalıdır. Bu bağlamda
Türkiye’nin hassasiyetlerine de duyarlı olunmalıdır.
Cezaevleri içindeki ve dışındaki arkadaşların direnişlerine saygı duymakla
birlikte, sağlıklarını tehlikeye atacak ve ölümle sonuçlandıracak konumlara
taşıracak noktaya taşımamalarını önemle belirtmek isteriz. Bizim için onların
akli, fiziki ve ruhi sağlıkları her şeyin üstündedir. Ayrıca en anlamlı
yaklaşımın zihinsel ve ruhi duruşun geliştirilmesiyle bağlantılı olduğuna
inanıyoruz.
Bizlerin İmralı’daki duruşu, 2013 Newroz Bildirgesi’nde belirttiğimiz ifade
tarzının daha da derinleştirerek ve netleştirerek sürdürme kararlılığındadır.
Bizim için onurlu bir barış ve demokratik siyaset çözümü esastır.
İmralı’daki duruşumuz nedeniyle merak eden, tavır koyan herkesi saygıyla
anarken yüksek bir teşekkürü de borç biliriz.”