Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Birleşmiş Milletler’in (BM), çocuk işçiliğine karşı farkındalık oluşturmak amacıyla ilan ettiği ’12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü’nde mevcut çocuk işçi sayısı ve çalışma koşulları hakkında yaptığı araştırma durumun vahametini ortaya koyuyor.
TÜİK verilerine göre, Türkiye’de çocuk işçi sayısı 2 milyona dayandı. Her 10 çocuktan 8’i güvencesiz çalışıyor. Her üç çocuktan birinin, ısınma ve beslenme ihtiyacı aileleri tarafından karşılanamıyor.
2018 yıl sonu itibarıyla, 82 milyon 3 bin 882 olan nüfusun 22 milyon 920 bin 422’sini çocukların oluşturduğu Türkiye’de, sayı her geçen gün artıyor.
‘7 milyon çocuk şiddetli maddi yoksunluk yaşıyor’
Cumhuriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Şehriban Kıraç‘ın Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomi ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin araştırmasına derlediği verilere göre, Türkiye’de yaklaşık her üç çocuktan biri, yani 7 milyondan fazla çocuk şiddetli maddi yoksunluk çeken hanelerde yaşıyor.
Uzun süren gelir yoksulluğunun
bir sonucu olan maddi yoksunluk, yetişkinlerde geçici olabilirken çocuklarda
genelde ömür boyu sürüyor ve sonraki nesillere aktarılma riski taşıyor.
Türkiye’de yaşayan çocukların yüzde 74.6’sı evden uzakta bir haftalık tatil
masrafını karşılayamayan hanelerde yaşıyor. Çocukların yüzde 51.3’ü son 12 ay
içerisinde ev kirasını, elektrik, su, gaz ve kredi kartı faturalarını
planladığı gibi ödeyemeyen hanelerde ikamet ediyor.
Türkiye’de çocuk işçiliği ve iş cinayetleri raporuna göre, 2013’ten 2018’in ilk
5 ayına kadar 319 çocuk iş cinayetinde yaşamını yitirdi. Türkiye’de 2012’de 601
bin olan 15-17 yaş arası çocuk işçi sayısı, 2016 yılına gelindiğinde 709 bine
ulaştı. TÜİK’in 2016 verilerine göre çocuk işçilerin yüzde 78’i kayıt dışı
çalıştı.
Dünyada 73 milyonu tehlikeli işlerde çalışan toplam 152 milyon çocuk işçi var
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) raporuna göre de, tüm dünyada 73 milyonu “tehlikeli” işlerde olmak üzere halen 152 milyon çocuk işçi bulunuyor. Çalışma hayatının en önemli sorunlarından biri olan çocuk işçiliği, “Çoğu kez çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyan, potansiyellerini ve saygınlıklarını eksilten, fiziksel ve zihinsel gelişimleri açısından zararlı işler” olarak tanımlanıyor.