Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve tutuklu aileleri, cezaevlerinde süren açlık grevlerine ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube binasında açıklama yaptı.
Barış Anneleri Meclisi üyesi Raife Özbey, açlık grevlerine karşı süren sessizliğe tepki gösterdi. Ana akım medyanın açlık grevlerine duyarsız kaldığını ifade eden Özbey, “7 bin insan aylardır açlık grevinde, ölüm kapısında, cezaevinden 7 insanın cenazesi çıktı. Neyi bekliyorlar, daha fazla ölümü mü bekliyorlar?” diye sordu.
‘Çözümü olmayan sorun yoktur’
Dünyada çözümü olmayan hiçbir sorunun olmadığını ifade eden Özbey, “Yeter artık bu insanların taleplerine kulak verilsin. Bu zulüm neden bize reva görülüyor? İsyan ediyoruz, sitem ediyoruz bu ülkeye. Vicdanı olan bu ülkenin insanları, bu soruna el atsınlar. Yiyemiyoruz, içemiyoruz, yatamıyoruz. Yeter artık diyoruz. Bu sesi duyun diyoruz. Ciğerlerimiz yanıyor. Bu insanların hepsi bizim çocuğumuzdur. Cezaevinde müebbet hapis cezası alan Hizbullahçıları tek tek bıraktılar. Bizim çocukların ne suçu var? Ve şu an hepsi ölüm döşeğinde” diye konuştu.
‘Tecrit kaldırılsın’
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılırmış tecride dikkat çeken Özbey, “Çocuklarımızın sadece bir talebi var, o da tecridin sonlandırılmasıdır. Tecrit bir insanlık suçudur. Neden tecrit uygulanıyor? Tecridi bir an önce kaldırsınlar. Çocuklarımız sağlıklarına kavuşsun. Bitsin bu grev” şeklinde konuştu.
Duyarsızlığa kınama
Meclis’te bölgeyi temsil eden vekillerin duyarsızlığını kınayan Özbey, “Bir seçim için dünyayı ayağa kaldırdılar. 7 bin insan ölüm döşeğinde, neden kimseden bir ses çıkmıyor? Bu kadar duyarsızlık, insafsızlık olamaz” dedi.
‘Kimsenin ciğeri yanmasın’
Ardından konuşan Kudret Eryılmaz ise vicdanı olan tüm kesimlere seslendi. Cezaevlerinden cenaze çıkmaması için herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade eden Eryılmaz, “Kimsenin ciğeri yanmasın. Bir an önce tecrit kaldırılsın” dedi. (MA)