Astronomlar, galaksimiz Samanyolu’ndan yayılan radyo dalgalarının, Ay’ın kayalık yüzeyinden geri yansıdığını saptadı.
Avustralya’nın Curtin Üniversitesi, Uluslararası Radyo Astronomi Araştırma Merkezi (ICRAR) ve 3D Tüm Gökyüzü Astrofiziği (Astro 3D) ARC Mükemmeliyet Merkezi araştırmacıları geri yansıyan radyo sinyalleri algıladı.
Araştırma hakkında “Bu ne kadar harika bir haber olsa da nihai hedef bu değil” yorumu yapan ekipteki bilim insanlarından Astronom Benjamin McKinley, hedefte, yapılması daha da zor olan, evrenin en erken günlerindeki hidrojenden Reizonasyon Çağı ve Büyük Patlama arasındaki bir zamanda yayılan çok zayıf bir sinyali saptamanın olduğunu vurguladı:
“Galaksiler ve yıldızlardan önce evren, uzayda süzülen sadece bir hidrojendi ve bu zamanlarda gözlerimize görünür şekilde bir optik ışık kaynağı olmadığından, evrenin bu erken dönemi kozmik karanlık çağa olarak biliniyor.”
Samanyolu’ndan yayılan radyo dalgalarının, Ay’ın kayalık yüzeyinden geri yansıdığI saptandı.
Araştırma ekibi Batı Avusturalya çölünde yer alan, 2 bin 48 çift kutuplu anteni bulunan ve erken dönem evreni anlamaya çalışmak için dünyadaki en iyi araçlardan biri olma özelliğini taşıyan Murchison Widefield Array (MWA) isimli bir düşük frekanslı radyo teleskobu kullanıyor.
Bu teleskobun düşük frekans aralığı 80-300 megahertz aralığında ve astronomlar Reiyonizasyon Çağı öncesi hidrojen atomlarından yayılan radyo sinyalini saptayabilmeyi umuyorlar.
McKinley, “Bu radyo sinyalinin saptanabilmesi, bize evrenin evrimi konusundaki teorilerimizin doğru olup olmadığını gösterecek” diye ekledi.