Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Basın Sorumlusu Ferhat Şamî, Türkiye ve desteklediği paramiliter çetelerin Minbic Kantonu’na dönük saldırılarına dair Ronahi TV’ye açıklamalarda bulundu.
Minbic’e dönük 12 gündür ağır saldırıların olduğunu hatırlatan Ferhat Şamî, “Türkiye ve çeteleri kuzey, güney ve batı Minbic’in köylerine dair saldırılarını 12 gündür durdurmadı. Bugün Minbic halkı BAAS rejiminin yıkılmasından kaynaklı kutlamalar yaptı. Bunu fırsat bilen kimi çete hücreleri halka silah dağıtarak kenti işgal etmek istediler. Bundan kaynaklı Minbic Askeri Meclisi, Bab Askeri Meclisi ve Cebhet El Ekrad ile çeteler arasında çatışmalar başladı ve devam ediyor” dedi.
Sosyal medyada paramiliter çetelere yakın hesaplar ve Türkiye’deki ana akım medya kuruluşları tarafından “Minbic’in düştüğü” yönünde yapılan haberlere değinen Ferhat Şamî, “Minbic’i işgal etmek bu kadar kolay değil. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; çatışmaların inisiyatifi Minbic Askeri Meclisi, Bab Askeri Meclisi ve Cebhet El Ekrad savaşçılarının elinde. Güvenlik güçleri büyük bir özveri ile çetelere cevap veriyor. Çatışmalar var ama inisiyatif bizim elimizde. Savaşta bir çok taktik var, bazen düşmanı içine çekmek için geri gider ve içine alırsın. Minbic’te şuan yaşanan ve çetelerin hesap etmediği buydu. Bu taktik Minbic Askeri Meclisi, Bab Askeri Meclisi ve Cebhet El Ekrad tarafından uygulandı ve sürüyor. Bir çok çete öldürüldü. Minbic’in güney kırsalında yer alan kimi köylerde de çatışmalar var. İşgalci Türkiye devleti havadan çetelere destek vererek, bölgeyi bombalıyor. Minbic çetelere mezar olacak. Minbic çetelerin kolay kolay alabilecekleri bir kent değil” ifadelerini kullandı.
Medya aracılığıyla özel bir savaş çerçevesinde yalan haberlerin dolaşıma sokulduğuna dikkati çeken Ferhat Şamî, “Savaş başladığında birçok yönlü başlar. Minbic’e dönük saldırılar ilk değil. Minbic’in DSG tarafından IŞİD’ten temizlendiği tarihten bu yana işgalci Türkiye devleti saldırılarını kesmedi. Minbic kimlerin huzuru getirdiğini iyi bilir. Daha öncede hücrelere yeryüzüne çıktı. Rakka, Tabqa ve diğer bölgelerimizde de bununla karşı karşıya kaldık. Herkes yapılacak resmi açıklamaları beklesin. Bir mahallede çetelerin yerleşmesi savaşın son bulduğu anlamına gelmez. Çeteler ağır darbeler almasaydı işgalci Türkiye’nin uçakları müdahale etmezdi. Herkes yapılacak resmi açıklamaları beklesin. Neler yaşandığını, paylaşacağız. Suriye ordusu büyük bir orduydu ve birkaç günde yok oldu. Biz yapılan bütün saldırılara karşı kahramanca direniyoruz. Başka kentlerimizde de de bazı hücreler ortaya çıkabilir, kargaşa yaratmak isteyebilirler. DSG olarak halkımıza buna karşı duyarlı olmaya ve inisiyatif geliştirerek müdahale etme yetkisi veriyoruz. Kimsenin bizim kentlerimizde kargaşa yaratmaya hakkı yok. Bu varlık yokluk savaşı. İşgalci Türkiye devletinin kentlerimiz işgal etme isteğine karşı herkesin kentleri savunması ve çetelerin oyununa gelmemesi gerek.”