DEV TEKSTİL, DGD-SEN, Mağaza Market-Sen, TOMİS, Limter-İş, Yapı Yol-İş, Kataş-Sen ve Dev Yapı-İş Sendikası, “Sendikalar faaliyetin önündeki engeller kaldırılsın! Tutuklu sendikacılar serbest bırakılsın!” şiarıyla Mecidiyeköy Cevahir AVM önünde bir araya geldi. “Sendikal faaliyet önündeki engeller kaldırılsın tutuklu sendikacılar serbest bırakılsın” pankartın açıldığı eylemde, sık sık “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları atıldı.
Basın açıklamasına, Partizan, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Öğretmenler Sendikası, Proleter Devrimci Duruş, Emekliler Sendikası, Partili Devrimci İşçiler, Kaldıraç, Yeni Dünya İçin Çağrı, KOMÜN, Devrimci Sendikal Birlik ve çok sayıda kişi katıldı. Basın açıklamasını Gül İnce okudu.
‘En ufak yasak haklar keyfi şekilde engelleniyor’
İnce, AKP-MHP iktidarı ekonomik, sosyal saldırılarını hayata geçirmek, krizin faturasını işçi-emekçilere kesmek için her gün yeni bir saldırıyı devreye soktuğunu söyledi. İnce, “Sendikal hakların, demokratik hak ve özgürlüklerin kullanımını engelliyor, faşist saldırıları artırıyor. Burjuva düzenin kendi yasaları, kurumları dahi işlemez hale geldi. İktidarın emir ve çıkarları doğrultusunda hareket eden yapılara dönüştü. AKP iktidarı sermayenin çıkarları doğrultusunda işçi ve emekçilerin kazanılmış haklarına göz dikiyor. En ufak yasal hakların kullanımı dahi keyfi bir biçimde engelleniyor. Sendikal faaliyetler engelleniyor. Sendika yöneticileri, işçiler hukuksuz biçimde gözaltına alınıyor ve tutuklama saldırıları ile karşı karşıya kalıyor” dedi.
‘Polonez işçilerinin haklı talepleri bastırılmaya çalışılıyor’
İktidarın sendikal hakları engellediğine dikkati çeken İnce, “Nerede emeği ve onuru için direnen işçiler örgütlenip, sokağa, eyleme çıkarsa sermayedarlar ve devletin tüm kurumları karşılarına diziliyor. Anayasayla tanınmış haklarını kullanmak isteyen işçiler her türlü baskı ve şiddetle karşı karşıya kalıyor. Bu saldırıların son örneği ise Polonez işçilerinin direnişinden yansıyor. Sermaye, devlet ve Ürdün kralının dayatma ve saldırılarına karşı Ankara’ya yürümek isteyen Polonez işçileri günlerdir polis çemberi altında tutuluyor, haklı talepleri bastırılmaya çalışılıyor. İktidar sendikal hakların kullanımını engellemekle yetinmediği gibi kendi güdümü ve denetimine girmeyen sendikalara, işçi örgütlerine dönük baskıyı artırıyor, para cezaları, gözaltına alma ve tutuklama saldırılarını devreye sokuyor” diye konuştu.
Topluma gözdağı vermek amaçlanıyor
İnce, tutuklamaların ve gözaltıların hukuksuz olduğunu şu sözler ile vurguladı: “Geçtiğimiz günlerde Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen ve Ege İşçi Birliği temsilcilerine dönük keyfi tutuklama saldırısı sermaye ve iktidarının saldırılarında hiçbir sınır, kural tanımadığının bir göstergesi oldu. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda KESK, DİSK, Yapı Yol-İş yöneticileri ve üyeleri tutuklama saldırısı ile karşı karşıya kaldı. DGD-SEN Genel Başkanı keyfi biçimde gözaltına alınarak saatlerce karakolda tutuldu. Sendikal faaliyetler, sendikal eğitimler ve hatta işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele, dayanışma günü 1 Mayıs eylemleri, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve etkinlikleri dahi suç kapsamına alındı, arkadaşlarımızın tutuklanma gerekçesi sayıldı. Bizler biliyoruz ki, sendikal faaliyeti suç sayarak gerçekleştirilen tutuklama terörü işçi sınıfına, emekçilere, toplumun geniş kesimlerine gözdağı vermek için gerçekleştirilen saldırıların bir parçasıdır.”
‘Tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz’
İnce, açlığa, yoksulluğa, sefalet ücretlerine karşı insanca yaşam ve çalışma koşulları için mücadeleyi büyüteceklerini belirtti. İnce, “AKP iktidarı sermayedarların her dönem imdadına yetişti. Krizin faturasını işçi, emekçilere ödetmek için her fırsatı değerlendirdi. Sermayedarların her türlü zararını bizim alınterimizden çalarak telafi etti. Bizlerde sermaye iktidarının Orta Vadeli Program dediği, ekonomik, sosyal yıkım programlarının, kirli savaş politikalarının karşısında duracağız. İşçi sınıfı ve emekçilerin sermaye ve iktidarın saldırıları karşısında örgütlü bir güç olarak mücadelenin ön saflarında yer alması için attığımız adımları güçlendireceğiz. Bizler direnen işçi ve emekçilerin yanında olmaya, işçi ve emekçilere dayatılan yoksulluk, sefalet karşısında insanca yaşam ve çalışma koşulları için mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz. Tutuklama ve gözaltı saldırısıyla ilk defa karşı karşıya kalmıyoruz. İnandığımız yoldan yürümeye işçi sınıfının emek ve onur mücadelesini büyütmek için yaşamın her alanında örgütlenmeye devam edeceğiz. Baskılar, gözaltılar, tutuklamalar bizleri yıldıramayacak” dedi.
‘Direniş alanlarında olmaya devam edeceğiz’
Tutsak sendikacıların, işçilerin bir an önce serbest bırakılması gerektiğinin altını çizen İnce, “Sermaye iktidarın saldırılarına karşı tüm işçi ve emekçileri harekete geçmeye hesap sormaya çağırıyoruz. Keyfi tutuklama saldırılarına her gün bir yenisinin eklendiği, baskının arttığı bir süreçte sokakta, fabrika önlerinde, direniş alanlarında olmaya devam edeceğiz. Sömürü düzenine karşı işçi sınıfının birliğini örgütlemek için tüm çabamızı ortaya koyacağız. DEV TEKSTİL Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, Ege İşçi Birliği temsilcileri, onlarla birlikte tutuklananlar ve tutuklu tüm sendikacılar derhal serbest bırakılsın” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Aydın Didim’de Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL) Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, işçilerden Serdar Gür, Yücel Memiş, öğrenci Rohat Ayas ve bulundukları evin sahibi Emine Turan 29 Kasım’da tutuklandı.
Yapı Yol-İş yöneticileri ve üyeleri tutuklama saldırısı ile karşı karşıya kaldı. DGD-SEN Genel Başkanı keyfi biçimde gözaltına alınarak saatlerce karakolda tutuldu. Sendikal faaliyetler, sendikal eğitimler, 1 Mayıs, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri suç sayıldı.