Kadın ve LGBTİ+ akvisitleri, 20’nci İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nde maruz bırakıldıkları polis şiddetine ve İstanbul Emniyeti Güvenlik Şube Müdürü Muhammed Hanifi Zengin’in tacizine karşı Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde Cumhuriyet Başsavcılığı’na 7 Temmuz günü suç duyurusunda bulunmuşlardı.
Bunun üzerine savcılık, İstanbul Valiliği’ne başvurarak soruşturmaya izin istedi. Savcılığa 22 Eylül’de cevap veren İstanbul Valiliği, polisin olay günü gözaltına aldığı 373 kişiye “kademeli ve orantılı güç” kullandığını öne sürdü. Valilik ayrıca olay ayına anına ait birçok kamera kaydı olmasına rağmen darp, taciz, hakaret anlarına ait “somut delillerin” bulunmadığını, şikayetin de sadece sözlü beyandan ibaret olduğunu iddia etti. Valilik, bunları dayanak göstererek fail Muhammed Hanifi Zengin hakkında soruşturma açılmasına izin vermedi.
Valilik ayrıca kameralara da yansıyan Muhammed Hanifi Zengin’in bir kadını taciz etmesini görmezden gelerek hakkında disiplin soruşturmasına konu olabilecek harekete rastlanmadığını iddia etti ve disiplin soruşturmasına gerek olmadığını, bu yüzden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdi. Valilik ilgili karara 10 günlük itiraz etme süresi tanıdı. Bunun üzerine eyleme katılanlar, Valiliğin verdiği karara karşı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na itiraz etti.
Kadınlar ve LGBTİ+ aktivistlerinden açıklama: ‘Görevinizi yapın, işkencecileri yargılayın’
Onur Yürüyüşü’ne katılan kadınlar ve LGBTİ+ aktivistleri konuya dair yazılı açıklama yayınladı. Açıklamada, “Buradan İstanbul Valiliğine sesleniyoruz: işkencecileri aklamanıza da failleri koruyup kollamanıza da geçit vermeyeceğiz. Erkek devletin cezasızlık zırhına güvenen işkencecilerden hesap soracağız. Siz işkencecileri korumayı adet edinmiş olabilirsiniz, ama biz kamu kurumlarında görevini ifa etmek yerine işkence uygulayan; kadın cinayetlerini, nefret suçlarını, şiddeti önlemek yerine hakkını arayanları darp ve taciz eden memur kalmayana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Hanifi Zengin’i ve tüm benzerlerini yargılatacağız. Savcılığa da sesleniyoruz: Eminiz ki Savcılık da işkence durumunda soruşturma izni alınması gerekmediğini, bu suçun soruşturma iznine bağlı olmadığını bizim kadar iyi biliyor. Valiliğin bu kararı hükümsüzdür, işkencecileri yargılamanın önünde engel olamaz. İşkence suçtur. Görevinizi yapın, işkencecileri yargılayın” denildi.
