Tekirdağ Savcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma bahane edilerek çok sayıda kentten 39 siyasetçinin gözaltına alındığı ve bugüne kadar 19’unun tutuklandığı Tekirdağ Adliyesi önünde açıklama yapıldı.
HDK Genel Merkez binasının da basıldığı 3 Haziran günü yaşanan gözaltı saldırısına ilişkin ilk olarak Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir konuşma yaptı. HDK Genel Merkezi’nin haberleri olmadan polis tarafından basıldığı saatlerde çok sayıda kişinin evlerinden gözaltına alındığını belirten Demir, ailelerle birlikte üç gündür Tekirdağ Adliyesi önünde beklediklerini söyledi.
HDK’nin kriminalize edilemeyeceğini vurgulayan Demir, mahkemenin tutuklama kararlarına tepki gösterdi. Demir, “Biz Türkiye’de halklar arasındaki ayrıştırıcı dil, yaklaşım, politik tutuma karşı HDK olarak Türkiye halklarının ortak mücadele aracında yan yana çalışmalarımıza devam edeceğiz. Hiç kimseyi bizi bu amacımızdan, bu politik duruşumuzdan vazgeçiremez” dedi.
HDP Milletvekili Dilşat Canbaz da, geçmiş dönemde HDK çalışması yürüten 40’a yakın arkadaşlarının gözaltına alındığını ve üç gündür Tekirdağ Adliyesi’nde ifade işlemlerinin devam ettiğini söyledi. Bugüne kadar 19 kişinin tutuklandığı ve bugün sorgusu devam edenler olduğu bilgisini veren Canbaz, gözaltı kararının siyasi talimatla alındığına işaret etti.
Kobanê ve Gezi davalarında olduğu gibi tek adam iktidarının yargısıyla karşı karşıya olduklarını kaydeden Canbaz, hakimler ve savcıların AKP iktidarının siyasi temsilcileri gibi davranarak yargılama yaptıklarını vurguladı. Canbaz, “Dün nasıl çalışma yürüttüysek, bugün de aynı çalışmayı yürütüyoruz. Kobanê davasında olduğu gibi Tekirdağ’da da dosyanın da bir kumpas davası olduğunu hepimiz biliyoruz” diye konuştu.
Canbaz, HDK’nin kadınların, gençlerin, LGBTİ+’ların, inançların ortak sözünü söylediği meclislerden oluştuğunu söyleyerek, mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.
HDP Milletvekili Züleyha Gülüm’ün de katıldığı açıklamanın ardından kitle adliye içine geçti.
