Fransız “Nouvelle Vague” (Yeni Dalga) akımının önemli isimlerinden Yönetmen ve Sinema Eleştirmeni Jean Luc Godard 91 yaşında yaşamını yitirdi.
Serseri Aşıklar (1960), Hafta sonu (1967), Çinli Kız (1967) gibi filmleriyle öne çıkan Fransız Yeni Dalga akımının önemli temsilcilerinden Godard, 1930’da Paris’te doğdu. İsviçre’de Cenevre Gölü kıyısında, Nyon’da büyüdü. Etnoloji okumak için 1949 yılında Sorbonne Üniversitesi’ne girdi. 68 devrimci gençlik kuşağını soluyan yönetmen, filmlerinde politik-radikal temaları işledi. O dönem Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Mao Zedung’un başlattığı Büyük Proleter Kültür Devrimi kazanımları tartışmalarında yer alan Godard, Çinli Kız filminde Maoist öğrencileri konu edindi.
Filmlerinde açıktan kapitalist sistemi eleştiren bir tutumu benimseyen Godard, 68 Fransa devrimci gençlik hareketini anlatan filmleriyle öne çıkmıştır. Serseri Aşıklar (1960) filminde olduğu gibi dönemin gerçekliğini yansıtan yaşam kültürüne, sosyoekonomik yapısına yer verdi. Aynı zamanda filmlerinde Brecht estetiğini kendi stiline uygun şekilde kullandı. Godard, kameraya dönerek konuşan ve mekansal olarak nerede oldukları belli olmayan karakterleri kullanarak sanatsal olarak devrimci yöntemi benimsedi.
Godard aynı zamanda Üçüncü Sinemaya ve Üçüncü Sinemacılara da önemsemiştir. Birinci Sinema olan popüler-ticari sinemayı açıktan eleştirirken, Fransız Yeni dalga gibi İkinci Sinema kapsamında ele alınan Avrupa Sineması için “Kalenin içinde tuzağa düşmüştür ya da tuzağa düşme yolundadır”[1] demiştir. Üçüncü Sinemayı devrimci sinemanın önemli ayaklarından biri olduğunu vurgulamıştır.
Godard, 68 Fransa devrimci gençliğini yaratan koşulları ve tartışmları filmlerinde işlemiştir. Fransız Yeni Dalga temsilcilerinden olan politik yönetmen tarafını devrimci sinemadan yana tercih etmiştir. Yaşamının sonuna doğru bu anlayışında bazı değişiklikler olsa da, sistem eleştirisini sürdürmüştür. Son olarak Cannes Film Festivalinde sanatsal görevlerde bulunmuştur.
[1] (Gettino ve Solanas, 2004, s. 177).