23 Haziran seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Seçilen Adnan Selçuk Mızraklı’nın İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınması için yazılan yazının girişinde “Diyarbakır Valiliğinin 01.04.2019 tarih ve 8195 yazısı ile 07.08.2019 tarih ve 18901 sayılı yazısı ve eklerinde” ifadesi yer alıyor. Valiliğin yazdığı yazı 18 Ağustos 2019 günü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘Olur’u ile karara bağlanıyor. Yazıya göre Mızraklı’nın görevden alınması için seçimin ertesi günü Valilik harekete geçmiş görünüyor.
Mızraklı belgeyi, “Zaten bize gönderilen tebligata baktığın zaman 1 Nisan günü gibi bir tarih görüyorsunuz. Yani İçişleri Bakanlığı yazısında. Bu 1 Nisan’da hazırlığın yapıldığını gösteriyordu. Diğer yandan zaten o dönemde Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamalara baktığınız zaman açık bir şekilde tehdit vardı, İçişleri Bakanı’nın sözlerinde açık tehdit vardı, şimdi bunlara rağmen bütün tehditler bir yanda durur. Nedir bunlar; seçmen iradesi her türlü siyasal irade anlamında her türlü durumun üzerinde olan bir mevzidir. Ha diğer yandan o tarif edilmiş olan suçlamalarda siyaseten suçlamalardır. Yani hukukun nasıl geçmişte bir takım şeylere alet edildiğini çok net gördü. Yani orada terör örgütü kurma ve yönetme diyorlar.
Selçuk Mızraklı elindeki neşterle sağlık taşımaya, iyilik taşımaya çalışırken, neşteriyle mi silahlı terör örgütü kurmuş diye adama sorarlar. Dolayısıyla bunlar hukuki değil, bunlar siyasal değerlendirmelerdir. halk iradesine herkes saygılı olmak zorundadır, ortaya çıkan seçmen iradesine saygılı olmak zorundadırlar.
YSK gibi bir yüksek mahkeme bizlerin seçime girme yeterliliğimizin olduğunu tescilledi. Dolayısıyla onun dışındaki bütün kararlar siyasaldır, hukuksal değildir.” sözleri ile değerlendirdi.