Manisa’da Krize Karşı Emeğin Buluşması başlıklı panel düzenlendi. Genel-İş 5 No’lu Şube Yöneticisi Sinan Uğur ve Manisa Organize Sanayi’de çalışan işçi İlhan Yıldırım’ın konuşmacı olarak katıldığı panel metal, tekstil, gıda gibi değişik iş kollarından işçilerin katılımıyla gerçekleşti.
“Bir tarafta depolarda istiflenen mallar, bolluk diğer tarafta ise yoksulluk. Bu krizin faturası emekçilere kesilmek isteniyor” diyen Sinan Uğur yerel seçimlerden sonra krizin daha çok hissedileceğini söyledi. Krizin esas sebebinin yöneticilerin yanlış politikalarının olmadığını fakat bunun önemli bir etken olduğunu söyleyen Uğur, krizin kaynağı olarak kapitalist sistemi işaret etti.
“Somut talepler etrafında cephe oluşturmalı”
“Krizi biz yaratmadık fakat cefasını biz çekiyoruz, peki ne yapacağız?” Diye soran Uğur, bunu reddetmenin kalkış noktasının emekçilerin ortak talepler etrafında bir araya gelmek olduğunu söyledi. Uğur, krize karşı çözümün serbest piyasanın denetimi, batan firmaların kamulaştırılması, maaşların azaltılmadan çalışma saatlerinin düşürülmesi, vergide adalet gibi somut talepler etrafında geniş bir cephe oluşturmak olduğunu belirtti.
Türkiye’nin ilk defa kriz yaşamadığını söyleyen metal işçisi İlhan Yıldırım ise “Biz bu krizin sonuçlarını her alanda hissediyoruz: Enflasyon, işsizlik, pahalılık. Bütün bunlara karşı birleşik ve örgütlü bir hat örerek mücadelenin yollarını aramalıyız” dedi. İktidarın grev karşıtı politikalarına değinen Yıldırım “Bize dayatılan bir kriz var, devlet bize politik bir savaş açmış durumda. Bizler de sınıfımızla yani işçi sınıfıyla birlikte bu saldırılara karşı örgütlenmeliyiz” dedi.
DİSK’e bağlı tekstil işçileri sendikasında örgütlü olan bir işçi “kriz var diyerek daha az işçiyle iş yükünü artırarak daha fazla üretim yapmak istiyorlar. İş yeri müdürüyle yaptığımız son toplantıda da bunu tartıştık sendika arkamızda durmadı, sendikalarda işçiler aktif rol alıp bu alanları denetlemeli” dedi.
“Her alanda mücadele etmeliyiz”
Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Pepsico fabrikasında çalışan bir işçi de “Fabrikamızda bir üretim bir de paketleme bölümleri var. Manisa’da çalışma devirleri çok yüksek. Aynı fabrikanın Kocaeli ayağında da çalıştım; orada böyle bir sorun olduğunda işçiler devirler düşürülmediği takdirde çalışmayacaklarını söyleyerek devirleri düşürüyorlar. Yani önemli olan sendikayı seçmek değil, sürekli mücadele etmemiz gerekiyor” dedi. Pepsico işçisi “İlk önce metal iş kolunda çalışmaya başladım ve bir sendikaya üye oldum. Sendikanın temsilcisi bizimle konuşmaya gelecek dediler. Çok yüksek model bir arabayla geldi ve onun bizi anlayamayacağını orada kavradım ve ilk o zaman sorgulamaya başladım. Yani sendikayı seçtikten sonra da, hayatımızın her alanında mücadele etmek zorundayız.”
