İspanya’nın özerk bölgesi Katalonya’nın parlamentosu, 15-18’inci yüzyıl arasında ‘cadılık’ suçlamasıyla idam edilen yüzlerce kadına resmen iade-i itibar verme anlamına gelen onları onurlandıran kararı kabul etti.
Guardian’da yer alan habere göre karar, hem 100’den fazla Avrupalı tarihçinin “Onlar cadı değildi, onlar kadındı” başlıklı manifestosunun, hem de İskoçya, İsviçre ve Norveç’te de kabul edilen benzer tasarıların ardından geldi.
Yerel tarih dergisi Sapiens’in girişimiyle kabul edilen kararda, yüzlerce yıl önce ‘cadı’ oldukları gerekçesiyle işkenceye maruz bırakılan ve asılarak idam edilen 1000’e yakın kadın ‘affedildi.’
Katalonya parlamentosunun girişimine ön ayak olan tarihçiler, işkence yapılan ve öldürülen 700’den fazla kadının ismini ortaya çıkarmıştı.
Katalonya parlamentosunun kadın milletvekillerinden Jenn Diaz, kararın ardından yaptığı açıklamada, “Bize eskiden cadı diyorlardı, şimdi ‘feminazi’ veya ‘histerik, cinsel açıdan öfkeli’ diyorlar. Geçmişte ‘cadı avı’na çıkıyorlardı, biz şimdi bu yaşananlara kadın cinayeti diyoruz” ifadelerini kullandı.
Özerk hükümetin başkanı Pere Aragonès ise cadı avlarını ‘kurumsallaştırılmış kadın cinayetleri’ olarak niteledi. Katalonya’da çeşitli sivil toplum kuruluşları, yeni kararla affedilen kadınların isimlerinin sokaklara verilmesini de talep etti.
Avrupa’da 1580 ile 1630 yılları arasında yüzde 80’i kadın olan yaklaşık 50 bin kişinin ‘cadılık’ suçlamasıyla öldürüldüğü tahmin ediliyor.
Cadı avlarının esasında kuzey Avrupa’da daha yaygın olduğu ve İspanya’da Engizisyon’un ‘başka uğraşları’ nedeniyle ‘cadılığı’ kadrajına pek almadığı biliniyor. Ancak İspanyol tarihçilerin bulgularına göre, Katalonya, İspanya açısından bir istisna. Zira burası, Avrupa’da ‘cadı avlarına’ sahne olan ilk bölgelerden biri.
Katalonya’da ‘cadı avlarının’ 18’inci yüzyıla kadar sürdüğü ve bölgenin, 1424 yılında Avrupa’da ‘cadılığa’ karşı ilk yasayı çıkardığı düşünülüyor.
Barcelona Üniversitesi’nden modern tarih profesörü Pau Castell, ‘cadı’ addedilen kadınların çocukların ani ölümlerinden, doğal afetlerden veya sorunlu geçen hasat zamanlarının sorumlusu olarak görüldüğünü söyledi.
Tarihçi Núria Morelló ise ‘cadı’ olarak görülen kadınların genellikle geleneksel tıpla uğraştığını veya daha bağımsız kişiler olduğunu belirtti.
Tarihçilere göre, Katalonya’da ‘cadılar’ Avrupa’nın diğer yerlerine kıyasla yakılarak değil, asılarak öldürülüyordu. Bazı Katalan köylerinin, kendi ‘cadı avcıları’nı da tuttuğu belirtiliyor. Buna örnek olarak, Sallent köyündeki Joan Cazabrujas (Cadı Avcısı Joan) tarafından yöneltilen suçlamalar nedeniyle 33 kadının öldürülmesi, Engizisyon’un ise bu kadınların suçsuz olduğunun tespit edilmesi sonrası Cazabrujas’ın yakılarak idam edilmesi emrini vermesi gösteriliyor.