Mevcut Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu’nun, iktidarı ve TBB başkanı Metin Feyzioğlu’nu eleştirdiği genel kurulda çalışma raporunun aktarılması sırasında tartışmalar yaşanıyor.
Seçilecek aday 1 yıl görev yapacak
Evrensel’den Meltem Akyol’un haberine göre; 53 bin avukatın kayıtlı olduğu İstanbul Barosu, bugün başlayan genel kurul ile yeni başkanını belirliyor. Geçen yılın ekim ayında yapılması gereken, ancak İçişleri Bakanlığının genelgeleriyle ertelenen İstanbul Barosu Genel Kurulu Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştiriliyor.
Genel kurul yarın başkanlık seçimi ile son bulacak. Seçilecek yönetim, yalnızca bir yıl görev yapacak.
8 aday yarışıyor
İstanbul’da ikinci baronun kurulması sonrası ‘birlik’ tartışmalarının daha yüksek sesle yapıldığı İstanbul Barosu için 8 aday yarışıyor olması eleştiriliyor.
Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu aday Mehmet Durakoğlu, Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu Yükseliş Hareketi adayı Hasan Kılıç, Çağdaş Avukatlar Grubu adayı Ata Yazıcıoğlu, Avukat Hakları Grubu adayı Gökhan Ahi, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar Grubu adayı Sezin Uçar, İstanbul Milliyetçi Avukatlar Grubu adayı Kaptan Yılmaz, Hukuk Hareketi Platformu adayı Burhan Öğütçü ve Bağımsız Avukatlar grubu adayı İshak Şâdi Çarsancaklı yarışıyor.
Divan krizi ile başladı
Yasaya göre yeterli çoğunluk olan 5 bin 135 imzanın bulunması sonrası saat 13.00’da oluşması sonrası başlayan genel kurulda divan krizi yaşandı. 8 adayın yarıştığı genel kurulda 4 kişilik divan kurulu üzerine uzun süre uzlaşma sağlanamadı. Divan kurulunun oluşamaması salondan alkışlı tepkiye neden oldu. Uzlaşma sağlanamaması üzerine divan için iki liste önerildi ve oylama yapıldı. Yapılan oylama sonrası Avukat Meltem Karagülle divan başkanlığına seçildi.
Timtik ve Arslan’a alkışlı anma
Divanın seçilmesi sonrası gerçekleştirilen saygı duruşunun ardından 2018’den bu yana hayatını kaybeden avukatların isimleri okundu. Adil yargılanma talebiyle başladığı ölüm orucu sonrası hayatını kaybeden Avukat Ebru Timtik ile icra için gittiği evde vurularak öldürülen Avukat Ersin Arslan’ın isimleri alkışlarla karşılandı.
Durakoğlu yeniden aday
Ardından son kez yeniden aday olan İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu’nun konuşmasına geçildi. Genel kurulun sürekli ertelenmesi nedeniyle tarihin en uzun adaylık sürecinin yaşandığına dikkat çeken Durakoğlu, “Siz kendi kongrelerinizi lebaleb yaparken, kendi mitinglerinizi yaparken bizim kongrelerimizi ertelediniz. Siz bütün bunları hukuku çiğneyerek yaptınız. Şimdi buradan, dünyanın en büyük barosunun genel kurulunu Türk hukuk tarihine bir not düşerek yapıyoruz. Bu hukuksuzluğu kınıyoruz” dedi.
Gezi davası, ÇHD davası gibi davaları hatırlatan Durakoğlu, hukuksuz pek çok dava ve süreç yaşandığını, baronun bu davalara müdahil olduğunu söyledi.İstanbul Barosu yönetimine sert eleştiri
Durakoğlu’nun ardından İstanbul Barosu faaliyet raporuna ve rapor üzerine konuşmalara geçildi.
Rapor üzerine yapılan tartışmalarda İstanbul Barosu yönetimine sert eleştiriler yöneltiliyor.
Rapor üzerine Özgürlükçü Demokrat Avukatlar Grubu adına söz alan Avukat Fırat Epözdemir, mevcut baro yönetimine sert eleştiriler yöneltti. “Baronun faaliyetlerini değil faaliyetsizliğini eleştireceğim” diyerek sözlerine başlayan, “İstanbul Adliyesi’nde avukatlara kapatılan yolu açacağız” ifadelerini kullandı.
Rapor üzerine Avukat Hakları Grubu adına söz alan Avukat Erdost Balcı, ise şu eleştirileri sıraladı: “6 milyon dolarlık taşınmazın kirası 20 bin lira. Kira değil kiracık. Ruhsatları olmamasına rağmen kiralanan yer gece kulübü yapıldı ve ruhsatsız olduğu için mühürlendi. Baromuza bu konuda sorduğumuz sorulara ticari sır denilerek cevap verildi. İki yönetim kurulu üyesi bu tesis yüzünden istifa etti. Bağlı Çalışan Avukatlar 300 TL harcarken, mesleğimizin bunca sorunu varken baro spor turnuvası düzenliyor.”
Bağımsız Avukatlar Grubu adına Avukat Semih Biten, mevcut İstanbul Barosu’nun yönetimde olduğu dönem için “hezimet” değerlendirmesi yaptı. “İstanbul Barosu’nun harcama kalemlerine baktığımızda önceliğin avukatlar olmadığını görüyoruz” diyen Biten “Adliyeler için avukatların da katıldığı yönetişimi savunuyorsunuz. Bunu baro yönetiminde yaptınız mı?” dedi.
Hitler tartışması
Ardından Hukuk Hareketi Adına söz alan Avukat Savaş İşleyen’in konuşmasında İstanbul Baro Başkanı’na ‘Hitler’ benzetmesi yapılması üzerine salondan tepki gösterenler oldu. Divan başkanı, Mehmet Durakoğlu’na söz vereceğini söylemesine rağmen devam eden tartışmada izleyici sıralarından konuşan eski baro başkanı Ümit Kocasakal’a ‘ifade özgürlüğü’ hatırlatması yaptı.
Çağdaş Avukatlar Grubu adına söz alan Avukat Ayça Özdoğan, İstanbul Sözleşmesinden bir gece yarısı bir imza ile çıkıldığını hatırlattı. “Savunmanın ve bizzat avukatlık mesleğinin politik olduğunu biliyoruz” diyen Özdağan,
“Yaşadığımız sorunlar sadece meslekçi bakışla değil doğru bir politik bakışla, mücadeleyle çözülür” dedi.
Durakoğlu: İstanbul Baro’su yönetmenin ağırlığını taşıyoruz
Aday konuşmaları Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu adayı Mehmet Durakoğlu ile başladı.
Durakoğlu kürsüden yapılan eleştirilerin ‘insafsızlık’ noktasına geldiğini söyledi. Durakoğlu şunları söyledi: “İstanbul Barosu’nun mücadeleci kodlarının kimlere teslim edilebileceğini düşündüğümde kaygıya düştüm. Bu yasa bize neyi yapmamıza izin veriyorsa onun da ötesinde neleri yapmaya çalışırız onu düşünüyoruz. Sırtınızda küfe yoksa istediğiniz gibi davranabiliyorsunuz ama İstanbul Barosu’nu yönetmenin ağırlığını taşıyorsanız o andan itibaren büyük bir sorumlulukla proje üretmeniz gerekiyor. Böyle bir derdiniz yoksa atabiliyorsunuz. Son üç yıldır bir proje uyguluyoruz. Genç meslektaşlarımızın iki şeyi temin etmesi lazım. İngilizce ve uzmanlaşma. Öğrencilerimize İngilizce kursları veriyoruz, yüksek lisans için üniversitelerle anlaşmalar yapıyoruz. Genç meslektaşlarımıza sanki para verebilecekmiş gibi kanun buna izin veriyormuş gibi umut vermeyi anlayamıyorum. Balmumcu’yla ilgili son 6 yılda İstanbul Barosu’ndan çıkmış beş kuruş yoktur. Ama hata ettik, oranın ruhsatsız olarak açılmasına müsaade ettik. Ben size sadece gerçeği söylüyorum, karar sizin.”
Uçar: Genç avukatların sorunlarını patron avukatlar çözemez
Ardından Özgürlükçü Demokrat Avukatlar grubunun adayı Avukat Sezin Uçar konuşması boyunca İstanbul Barosu yönetimini eleştirdi. İstanbul Barosu yönetiminin, “çoklu baro düzenlemesinin yasalaşmasına pasif tutumuyla zemin hazırladınız” diyen Uçar, “Ruhsatları gaspedilen avukatlar arşınlamadık yol, çalmadık kapı bırakmadılar. Bu sorun karşısında yeri göğü inletmeniz gerekirken İstanbul Barosu olarak ruhsatları gasp edilen meslektaşlarla dayanışma bile göstermediniz… Diyarbakır, Suruç ve Ankara Gar katliamında yaşamını yitiren insanlarımızın aileleri adalet arıyor. Siz yanalarında yoksunuz. İçlerinde çok sayıda kamuda çalışan meslektaşımızın da olduğu KHK ile ihraç edilen emekçiler, akademisyenler üstelik beraat etmelerine rağmen işlerine dönemiyor. OHAL komisyonu gibi bir garabetten sonuç beklemek yerine adalaet arıyor. Siz yanlarında yoksunuz. İki çocuğu ve eşi katledilen Emine Şenyaşar Urfa adliyesinin önünde 220 gündür adalet arıyor. Siz yanlarında yoksunuz. Zorla itirafçılaştırma gibi hukuka aykırı yöntemlerle insanlar sorgulanıyor, işkenceden geçiriliyor, kadınlar gözaltında çıplak arama işkencesine maruz kalıyor. Görmezden geliyorsunuz” diyerek eleştirilerini sürdürdü. Uçar sözlerini “İşçi ve stajyer avukatların sorunlarını yine genç avukatların çözeceği gerçekliğinden hareketle patron avukatlardan oluşan ve baro yöneticiliğini iş edinmiş listelerine değil; genç ve işçi temsiliyeti yüksek avukatlardan oluşan listelere oylarınızı bekliyoruz” diye tamamladı.
Ahi: Her gün cezaevlerinde, adliyelerde verdiğimiz mücadele yönetime yansıyacak
Avukat Hakları grubu adayı Avukat Gökhan Ahi sözlerine, “Dünya tarihinde erklerin sevdiği bir avukat yoktur” diye başladı.
Ahi şunları söyledi: “Varsa mesleğimizin adı avukatlık, hak savunuculuğu değildir. Biz hep toplumsal kavgada yer aldık ama kendi mesleğimizin kavgasını vermeyi unuttuk. Mesleğimize yönelik her saldırıda öğrenilmiş çaresizlik içindeyiz. Biz meslektaşlarımıza mücadele etmeyin diyemiyoruz, diyemeyiz. Böyle bir pasifize etme yok bunu çok iyi biliyorsunuz.Bazı sorunlarımız çok zor, size cennet vaat etmiyoruz. Her şeyin hemen çözüleceğini söylemiyoruz ama her gün adliyelerde, cezaevlerinde verdiğiniz mücadelenin yönetime yansıyacağının sözünü veriyoruz. 65 sene önceki sorunlarımız hâlâ devam ediyor. Politik deyip çekilelim mi? Niye kimse değiştirmeye çalışmıyor.Ahi: Barolar gücünü avukatlardan alır, avukatlar da gücünü barolardan alır. Ana ideolojimiz; hukukun üstünlüğü, insan hakları ve avukat hakları olacaktır.”