İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla sürdürdükleri eylemin 644’üncüsünü online gerçekleştirdi. Eylemde Amed Kulp ilçesinde 3 Ekim 1997 yılında gözaltına alındığı belirtilen Yusuf Nergiz’in akıbeti soruldu. Nergiz’in hikayesini İHD Yönetim Kurulu Üyesi Ercan Yılmaz anlattı.
Diyarbakır’da ikamet eden 70 yaşındaki Yusuf Nergiz’in, Kulp ilçesine bağlı Narlıca köyünde bulanan arazilerini ekip biçmek için kent ve köy arasında gidiş-geliş yaptığını belirten Yılmaz, 29 Eylül 1997’de köye giden Nergiz’in evine 1 Ekim saat 22.00 sularında Kulp Jandarma Komutanlığı’na bağlı askerler tarafından baskın düzenlenerek gözaltına alındığını söyledi. Götürüldüğü karakolda 24 saat boyunca sorgulanan Yusuf Nergiz’in, karakola gelmesi şartıyla serbest bırakılan Nergiz’in, sabah tekrar karakola gittiğini kaydetti.
Korucu: Karakola teslim ettim
Karakolda bulunan Alaattin Şahin adlı korucunun kendisine “Buradan defol, hemen biletini kes ve Diyarbakır’a git” şeklinde bağırdığını ifade eden Yılmaz, “Karakoldan ayrılan Yusuf Nergiz, Diyarbakır’a gitmek üzere terminale giderek bir bilet alır. Burada köyde ikamet eden kardeşi Adil Nergiz ile karşılaşır. Olup biteni kardeşine anlattıktan sonra, Şevket isimli şoförün kullandığı 21 AR 474 plakalı kırmızı renkli minibüse binerek Diyarbakır’a gitmek üzere yola çıkar. Görgü tanıklarının anlatımlarına göre; hemen ardından da kendisini karakolun önünden kovan Alaattin Şahin isimli korucu da minibüse biner. Yusuf Nergiz’den bir daha haber alınamaz” dedi.
Yusuf Nergiz’in eşi Şahibe Nergiz’in, Kulp Cumhuriyet Savcılığı’na başvuruda bulunduğu ve kendisine “Sen niye daha önceden gelmedin, geç kaldın” denildiğini belirten Yılmaz, şunları söyledi: “Aynı gün korucu Alaattin Şahin ile de görüşen Şahibe Nergiz, eşinden haber alamadığını ve nerede olabileceğini sorar. Alaattin Şahin kendisine, 3 Ekim 1997 tarihinde aynı minibüsle Diyarbakır’a doğru yola çıktıklarını ve kendisini Zeyrek Karakolu’na teslim ettiğini söyler. Yusuf Nergiz’den 3 Ekim 1997 tarihinden bu yana bir daha haber alınamaz ve akıbeti hala meçhul.”
‘Adalet arayışına devam edeceğiz’
İnsan hakları savunucuları ve kayıp yakınları olarak 12 yıldır her hafta Cumartesi günleri kesintisiz bir şekilde sürdürdükleri adalet arayışlarına devam edeceklerini kaydeden Yılmaz, geçmişle yüzleşme, hakikatlerin ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması talepleriyle mücadelelerini ısrarla sürdüreceklerini ifade etti.
