Hakan Aksu/Gazete Patika
Gençlik örgütleri olarak, Gençliği Devrimci Güçleri (Dev-Güç), Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB), Halkların Demokratik Partisi Gençlik Meclisi (HDP Gençlik Meclisleri) ve Yeni Demokratik Gençliği’nin (YDG) 2 Eylül’de Dünya Barış Günü için Sarıgazi’de yapmak istedikleri basın açıklamasına polis sardırmış 17 kişi işkenceyle gözaltına alınmıştı. Buna ilişkin gençlik örgütleri İstanbul İnsan Hakları Derneği (İHD) şubesinde bir basın toplantısı gerçekleştirdi.
İHD İstanbul Şubesi’nde açıklama yapan gençlik örgütleri, tüm baskılara karşı mücadele edeceklerini vurguladılar. Açıklamaya gençlik örgütlerinin temsilcilerinin yanı sıra HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu da destek olmak için katıldı.
13 kişilik araca 17 kişi zorla sığdırıldı
Polonya işgaline karşı halkların barış talebini yükselttiği gün olduğuna dikkat çeken YDG’li Volkan Atmaca, işkenceyle gözaltına alınırken neler yaşadıklarını şu şekilde dile getirdi; “barış özleminin daha fazla olduğu mahallelerde, yerellerde 1 Eylül günü, bir basın açıklaması gerçekleştirdik, bir eylem yapmak üzere Sarıgazi’ye gitmiştik. Ancak yolda yürüdüğümüz esnada, polisler tarafından çevrildik ve GBT yapılması suretiyle tutulduk. Bu GBT esnasında defalarca sözlü tacize maruz kaldık. Hiçbir gerekçe belirtilmeden yaklaşık bir saate yakın bekletildik. Daha sonra ifade için gözaltına alınacağımız söylendi. Çevredeki insanlara sardırarak, bizleri yaka paça, 13 kişilik bir araca 18 kişiyi sığdırmaya çalışılarak gözaltı yapmaya çalışıldı.”
“Yoldaşlarımız vahşice darp edildi”
Gençlik örgütleri adına basın açıklamasını okuyan Dev-Güç’ten Esra Can, Dev-Güç, DÖB, HDP Gençlik Meclisleri ve YDG olarak bir hafta boyunca halklar arası savaşlara hayır dediklerini, Kürt halkına yönelik tırmandırılan savaşa karşı çıktıklarını ve, barış için devrim şiarını yükselterek İstanbul’un emekçi semtlerinde çeşitli çalışmalarla dile getirdiklerini ifade ederek yapılan gözaltılara ilişkin şunları aktardı;
“1 Eylül’de de sokaklarda olmamız ve faşizme karşı dişe diş mücadeleyi yükseltmemiz gerektiği bilinciyle sokaklardaydık. 1 Eylül 2020 Salı akşamı Sarıgazi Yürüyüş yolunda gerçekleştirmek istediğimiz basın açıklamasını yapacağımız sırada önümüz sivil polisler tarafından kesildi. Basın açıklamasına engel olmak isteyen polis bir taraftan yoldaşlarımızı durdurup GBT yaparken ve çantalarını ararken bir yandan da gözaltı yapmak için takviye güç çağırıyordu. Takviye polis gücünün ve akreplerin gelmesiyle yoldaşlarımıza insanlık dışı saldıran polis dört kurumdan toplamda 17 yoldaşlarımızı işkenceyle gözaltına aldı. Gözaltı boyunca yoldaşlarımıza saatlerce ters kelepçe yapıldı, yoldaşlarımız vahşice darp edildi, yere yatırıldı, avukatlarıyla dahi görüştürülmedi. Bir günlük gözaltının ardından yoldaşlarımız yurt dışı çıkış yasağı ve imza şartıyla serbest bırakıldılar. Bizler devrimci gençlik olarak bu saldırının bizlere yönelmiş tekil bir saldırı olmadığının farkındayız. Bu saldırı devrimci gençliğin sokakları hareketlendirmesinden, Kürt halkının mücadelesinin yanında durmasından, emekçilerle omuz omuza mücadele etmemizden korkan faşizmin son süreçlerde yoğunlaşmış saldırılarının bir parçasıdır”
Emperyalizmin Ortadoğu’daki halklara faşizan bir şekilde baskı ve sömürü altına aldığını söyleyen Can, sözlerini şöyle sürdürdü;
‘Faşizmin umutlarını boşa düşüreceğiz’
“Faşizmin içeride ve dışarıda tırmandırdığı saldırganlık, Libya’dan, Suriye’ye, Rojava’dan, Güney Kürdistan’a kadar geniş bir cephe hattında uzanıyor. Bir taraftan Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı emperyalizmin her türlü desteğiyle saldıran faşizm, diğer taraftan gençliği işsizliğe, açlığa, sefalete, yoksulluğa mahkûm ediyor, kadınların katledilmesinin önünü açıyor, işçi sınıfını acımasızca sömüren patronları koruyor. Dindar ve kindar bir nesil yaratmak isteyen, kendi sorunları dışında başka bir şeyi düşünmeyen bir gençlik hayali kuran faşizmin bu umutlarını en geçerli sözü sokakta söyleyerek, birlikte mücadele ederek boşa düşüreceğiz. Buradan bir kez daha gençliği geleceksizliğe, işsizliğe, gerici eğitime ve baskılara mahkûm bırakan faşizme karşı mücadeleyi yükselteceğimizi belirtir, yanımızda olan, bizle dayanışmayı yükselten herkese teşekkür ederiz.”
‘Gençlik üzerinde yoğun çalışmalar yürütüyorlar’
Atmaca’nın konuşmasının ardından HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu da iktidarın muhalefete dönük topyekün saldırıları olduğunu ifade etti. Kenaoğlu “İçerde ve dışarıda sürekli savaş siyaseti uygulayan bir iktidarın barış sözünden alerji duyması ve barış talebine yönelik baskıcı olması onlar açısından anlaşılabilir bir durumdur” diyerek şunları ifade etti:
“Şu anki iktidar 5 insanın bir araya gelmesinden korkuyor. Ama gençlerin bir araya gelmesinden daha fazla korkuyor. Çünkü gençliğin neler yapabileceğini Gezi Direnişi’nde gördü ve kendi saltanatlarını nasıl zora sokacağını da biliyor. O nedenle gençliğin sokaklarda bir araya gelmesine asla tahammülleri yok. Emekçi mahallelerinde ve Kürdistan’da gençlik üzerine çok yoğun çalışmalar yürütüyorlar.”
Kenanoğlu, HDP olarak yaşanan işkenceye karşı sürecin takipçisi olacaklarını da ifade ederek açıklamasını şöyle sonlandırdı:
“Bu işkenceler baskılar gençleri hiçbir zaman yıldırmadı, bunlar karşısında yılmayacağız. Bu anlamıyla iktidar korkmaya devam etsin. Buradan HDP olarak devrimci dayanışma duygularımızı partimiz adına sizlerle paylaşıyorum”
