. DİSK Araştırma Merkezi (DİSK-AR) Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bugün yayınladığı işgücü istatistiklerinin ardından kendi “İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu”nu kamuoyuyla paylaştı.
TÜİK’in işsiz sayısını 4 milyon 237 bin kişi olarak verdiğine dikkat çeken DİSK-AR bunun ‘dar tanımlı’ işsizlik olduğunu, geniş tanımlı işsiz sayısının esasen 9,7 milyon kişiye ulaştığını aktardı. “İşsizlikte vahim tablo sürüyor” dedi.
TÜİK’in açıkladığı aylık verilerin oldukça sınırlı bir kapsama sahip olduğu eleştirisini yönelten DİSK-Ar “Salgın döneminde istihdamda görünüp işbaşında olmayanların sayıları TÜİK verilerinde yer almıyor. Yine iş aramayıp çalışmaya hazır olanların sayısı, ümidini kaybeden işsizlerin sayısı ve genç işsizliğe ilişkin ayrıntılar TÜİK’in aylık verilerinde yer almıyor. Bu veriler TÜİK tarafından çeyrek dönemlerde açıklanan verilerde yer alıyor” bilgisini paylaştı.
DİSK-AR’ın raporundan detaylar şöyle:
“İşsizlik oranlarının yıllık değişimine bakıldığında Mayıs 2020 dönemine göre dar tanımlı işsizliğin yüzde 13,2, geniş tanımlı işsizliğin ise yüzde 27,2 olarak gerçekleştiği görülüyor.
TÜİK verilerine göre mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsiz sayısı Mayıs 2021 döneminde bir önceki yıla göre 254 bin kişi artarak 4 milyon 237 bine yükseldi. Dar tanımlı işsiz son bir ayda ise 265 bin kişi azaldı.
TÜİK’in atıl işgücü oranından hareketle yaptığımız hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı Mayıs 2021’de 9 milyon 671 bin olarak gerçekleşti.
Mayıs 2019’da 6 milyon 388 bin, Mayıs 2020’de 9 milyon 976 bindi. Geniş tanımlı işsizlikte tepe noktası olan Mayıs 2020’ye göre kısmi bir azalma olsa da Mayıs 2019’dan bu yana 3 milyon 283 bin kişilik artış yaşandı.
Geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 34
Mayıs 2021 verilerine göre mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsiz sayısı toplamda 4 milyon 237 bin kişi iken, DİSK-AR tarafından yapılan hesaplamaya göre geniş tanımlı işsiz sayısı 9 milyon 671 bin olarak gerçekleşti.
Cinsiyete göre işsizlik oranlarına bakıldığında kadın işsizliğinin tüm türlerde erkeklerden yüksek olduğu görülüyor. Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı erkeklerde yüzde 12,2 iken kadınlarda yüzde 15,5’tir.
Geniş tanımlı işsizlik erkeklerde yüzde 23,9 ve kadınlarda yüzde 33,7 düzeyindedir. Geniş tanımlı kadın işsizliği ile geniş tanımlı erkek işsizliği arasındaki fark 9,8 puandır.,
Mayıs 2021 itibariyle kadınlarda mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsiz sayısı 1 milyon 551 bin ve geniş tanımlı işsiz sayısı 4 milyon 37 bindir.
Erkeklerde ise dar tanımlı işsiz sayısı 2 milyon 685 bin ve geniş tanımlı işsiz sayısı ise 5 milyon 613 bindir.
Geniş tanımlı genç işsizliği yüzde 40’ın üzerinde
Tüm dünyada ve Türkiye’de gençler salgın nedeniyle iş kayıpları yaşadı. Salgın öncesinde önde gelen sanayileşmiş ülkelerde yüzde 17 seviyesinde olan genç işsizliği, salgın döneminde yüzde 27’ye yükseldi.
TÜİK, Mayıs 2021 dönemi için 15-24 yaş arası genç işsizlik oranı yüzde 24’tür. Ancak DİSK-AR tarafından geniş tanımlı genç işsizliği Mayıs 2021’de yüzde 42,4 olarak hesapladı. Genel geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 27,2 iken, kadınlarda yüzde 33,7, erkeklerde ise kadınlarından 9,8 puan daha düşük olarak yüzde 23,9 olarak hesaplandı
Geniş ve dar tanımlı işsizlik arasındaki fark 14 puan
Türkiye’de 2018 Eylül’de başlayan ekonomik kriz ve 2020 Mart ayından bu yana yaşanan salgınının da etkisiyle işgücü piyasası dışına çıkış eğilimi artıyor. Zamana bağlı eksik istihdamda artış ve iş bulma ümidinin kaybedilmesine paralel olarak dar ve geniş tanımlı işsizlik oranları arasındaki fark giderek açılıyor. Örneğin, Mayıs 2019’da dar tanımlı işsizlik yüzde 13,7 iken geniş tanımlı işsizlik yüzde 18,6 olarak gerçekleşmişti. Bu dönemde geniş tanımlı işsizlik dar tanımlı işsizlikten 4,9 puan yüksekti.
Mayıs 2021’de ise dar tanımlı işsizlik yüzde 13,2 iken geniş tanımlı işsizlik yüzde 27,2 olarak gerçekleşti (Grafik 4). Dar ve geniş işsizlik arasındaki fark 14 puana yükseldi. Dar ve geniş işsizlik arasındaki makasın bu denli açılmasının en önemli nedeni salgın dönemindeki işten çıkarma yasağının dar tanımlı işsizliği sınırlı düzeyde tutmuş olması ve işbaşında olunan sürenin azalmasıdır. Böylece dar tanımlı işsizlik sınırlı kalırken geniş tanımlı işsizlik fırlamıştır.” (Bianet)