Bizimle iletişime geçin

Güncel

Devrimci, Demokratik Güçlerden işgal ve savaş karşıtı açıklamalar: “Emperyalist savaşa karşı enternasyonal mücadeleyi büyütelim”

Emperyalist hegemonya ve dalaşın bir sonucu olarak Rusya ile ABD-NATO arasında Ukrayna üzerinden yaşanan çatışma ve krize ilişkin açıklama yapan devrimci, demokratik ve ilerici güçler gerici ve emperyalist savaşa karşı çıkılması gerektiğini belirterek savaşa ve işgale karşı enternasyonal mücadelenin yükseltilmesi gerektiğini vurguladılar.

Emperyalist hegemonya ve dalaşın bir sonucu olarak Rusya ile ABD-NATO arasında Ukrayna üzerinden yaşanan çatışma ve krize ilişkin açıklama yapan devrimci, demokratik ve ilerici güçler gerici ve emperyalist savaşa karşı çıkılması gerektiğini belirterek savaşa ve işgale karşı enternasyonal mücadelenin yükseltilmesi gerektiğini vurguladılar.

Devrimci, demokratik ve ilerici kurumlar tarafından yapılan açıklamalar şu şekilde;

SMF: Emperyalist Savaşlara Geçit Vermeyelim!

“Ukrayna’ya karşı bağımsızlığını ilan eden Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetlerine karşı Ukrayna’nın NATO destekli tanımama ve saldırı politikası, Rusya emperyalizminin Karadeniz’e doğru yayılmacı politikasıyla birlikte bir savaşa dönüşmüş durumdadır” diyen Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), bu savaşta en büyük bedeli emekçilerin ödeyeceğini belirterek “Emperyalist savaşlara, sömürgeciliğe, işgale ve ilhaka karşı çıkmak; emekçi ve ezilen halkların enternasyonal mücadelesini büyütmek dışında bir seçeneğimiz bulunmamaktadır” ifadelerine yer verdi.

SMF tarafından yapılan açıklama şu şekilde;

“ABD, AB, İngiltere ve Rusya emperyalistleri arasındaki yağma, sömürgeleştirme ve talan yarışı dünya emekçi ve ezilen halklarını her gün daha ağır bir sömürüyle karşı karşıya bırakmaktadır. Son dönemde Rusya ve Ukrayna arasında meydana gelen gerilim ve çatışma süreci de farklı bloklarda kamplaşan emperyalistler arasındaki çelişkilerin bir yansımasıdır.

Dünyayı bir savaş alanına çeviren, geliştirdiği nükleer silahlarla gezegenimizi felaketin eşiğine getiren emperyalist bloklar arasındaki gerilimler, çatışma alanları dünya emekçi ve ezilen halkaları için büyük bir yıkımın habercisidir. Ukrayna’ya karşı bağımsızlığını ilan eden Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetlerine karşı Ukrayna’nın NATO destekli tanımama ve saldırı politikası, Rusya emperyalizminin Karadeniz’e doğru yayılmacı politikasıyla birlikte bir savaşa dönüşmüş durumdadır.

NATO Emekçi ve Ezilen Halklar İçin En Büyük Tehdittir

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş halinin birinci dereceden sorumlusu dünya emekçi ve ezilen halklarının baş düşmanı ABD ve NATO’dur. NATO’nun, genişleme politikası coğrafyamız başta olmak üzere tüm dünyayı silah deposuna dönüştürmüş durumdadır. Dünyadaki emperyalist blokların diğer temsilcisi ise Rusya’dır. Rusya emperyalizmi, Rus nüfus bölgelerindeki egemenliğini pekiştirmek için, bölgedeki gerilimleri yayılmacı politikasının dayanağı haline getirmekte, adeta bu politikasını uygulamak için hiçbir ‘fırsatı’ kaçırmamaktadır. Bugün Donetsk ve Lugansk’daki durumu bahane ederek Ukrayna’ya yönelik askeri harekâtı açıkça işgal ve ilhaktır. Bu kabul edilemez ve karşı çıkılması gereken bir saldırganlıktır.

Gelinen aşamada tekrar belirtmek gerekir ki, ABD öncülüğündeki NATO coğrafyamız, bölgemiz başta olmak üzere tüm dünya için en büyük ve başlıca tehdittir. NATO yayılmacılığı ve savaş politikasına geçit verilmemelidir. NATO’ya karşı mücadele birinci dereceden sorumluluğumuzken, Rusya emperyalizminin bölgedeki yayılmacılığına, işgal, ilhak politikasına ve saldırganlığına karşı mücadele de ertelenemez bir görevdir.

Enternasyonal Mücadeleyi Büyütelim!

ABD, AB, İngiltere ve Rusya arasındaki çelişkilerin coğrafyamızı ve dünyamızı bir savaş arenasına çevirmesini engellemenin yolu, doğrudan emperyalist saldırganlığa ve işgallere karşı durmaktan geçmektedir. Emperyalistler arasındaki savaşın en büyük bedelini emekçiler ödemektedir. Bu nedenle, en başta tüm dünya yoksulları ve mazlumları bu haksız savaşlara karşı çıkmalıdır. Emperyalist savaşlara, sömürgeciliğe, işgale ve ilhaka karşı çıkmak; emekçi ve ezilen halkların enternasyonal mücadelesini büyütmek dışında bir seçeneğimiz bulunmamaktadır.

ESP: Ukrayna’da emperyalist savaşa hayır

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Ukrayna’da yürütülmek istenen emperyalist savaşa ilişkin açıklama yaptı. Adına “Ukrayna-Rusya krizi” denilen, gerçekte ise ABD/NATO ile Rusya arasında emperyalist çıkar çatışmasından başka bir şey olmayan yeni bir savaşın fitilinin ateşlendiği belirtilen açıklamada, aylardır devam eden gerilimin Rusya’nın Donetsk ve Luganks özerk bölgelerinin bağımsızlığını resmen tanıdığı açıklaması ve hemen ardından ordusunu bu bölgelere sürmesiyle Ukrayna’nın, emperyalist savaşın merkez üssü haline geldiği kaydedildi.

Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:

“Ukrayna’da cereyan eden kriz, açık bir emperyalist dalaştır. ABD/NATO ve İngiltere’nin başını çektiği, AB emperyalizminin de destek verdiği savaş kışkırtıcılığına karşı çıkılmalıdır. Bu güçlerin yanı sıra Ukrayna’da emperyalist amaçları uğruna yayılmacı siyaset izleyen Rusya da Ukrayna’dan defolmalıdır. Ukrayna işçi sınıfı ve ezilenleri başta kendi burjuva devletlerinin milliyetçi, faşist politikalarına karşı çıkmalı, halkların eşit ve kardeş yaşamından yana tutum alarak enternasyonalizm bayrağını yükseltmelidir. Donetsk ve Luganks halkları kendi kaderlerini kendisi tayin etmelidir. Dünya halkları bu iki emperyalist odağa karşı Ukrayna emekçi halkıyla uluslararası dayanışma geliştirmeli, emperyalist savaşa karşı tutum almalıdır.”

Partizan: Emperyalistler, işbirlikçi ve uşakları; elinizi Ukrayna’dan çekin!

Partizan yaptığı açıklama ile “Emperyalistler, işbirlikçi ve uşakları; elinizi Ukrayna’dan çekin!” ifadelerine yer verdi. Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:

“Uzunca bir süredir emperyalist çıkar ve hegemonya savaşının merkezindeki Doğu Avrupa ve Kafkaslar’da gerilim açık işgal ve savaşa dönüştü. ABD liderliğinde NATO’nun bölgedeki egemen emperyalist güç olan Rusya’ya yönelik hamleleri ve Rusya’nın buna yönelik Donetsk ve Luganks özerk bölgelerinin bağımsızlığını resmen tanıdığını ilan etmesiyle, emperyalistler arasındaki mücadelenin merkez üslerinden biri olan Ukrayna bu sabah saatlerinde işgal saldırılarının hedefi oldu. 

Rus emperyalizmi, uyduruk gerekçelerle Ukrayna’nın birçok kentine yönelik saldırılarla işgale girişmiş bulunuyor. Şimdiden Ukrayna’ya yönelik Rus güçlerinin işgal saldırılarında çok sayıda sivil yaşamını yitirmiş durumda”

Devrimci Parti: Emperyalist Savaşlara Son Vermek İçin Mücadeleye!

Devrimci Parti yaptığı açıklamada; “Savaşları durdurabilecek tek güç dünya işçilerinin birliği ve enternasyonalist mücadelesidir.” ifadelerine yer verdi.

Devrimci Parti tarafından yapılan açıklama şu şekilde;

“Uzunca bir süredir ABD öncülüğünde Avrupa emperyalistlerinin de yer aldığı NATO bloğu büyük bir kriz yaşıyor. Emperyalist kapitalist dünyanın yaşadığı bu kriz, milyarlarca insana daha fazla açlık, yoksulluk, yıkım getirirken kendi aralarında da keskinleşen paylaşım mücadelelerini savaşlara taşıyor.

ABD’nin emperyalist dünyanın jandarması olarak dünyaya yön verme kabiliyeti kaybolurken; Çin ve Rusya, ABD karşısında yükselen ve dünya paylaşımına ortak olmak isteyen hamleleri ile emperyalist-kapitalist rekabette pozisyon almaya devam ediyor. Bu durumla birlikte dünyada egemenler arası hegemonya ve güç savaşlarının ağır biçimde süreceği bir dönemin yaşanacağı görülmektedir.

Bugün NATO provokasyonları ile Rusya’nın işgale yöneldiği, neo-faşistlerin iktidarda olduğu Ukrayna, tam da böyle bir paylaşımın güç denemelerine sahne olan coğrafyanın adı olmuştur. Bugün Ukrayna’da yaşananlar ve yaşanacak olanlar dünyanın hiçbir emekçi halkının çıkarına değildir.

Bugün düşen her bomba sadece Ukrayna topraklarını değil dünya işçi sınıfının, ezilen halkların, kadınların ve ezilenlerin cephesine düşmektedir. Bu savaşın bedeli sadece Donetsk ve Lugants halklarına değil, Rusya ve dünya halklarına, işçi sınıfına, kadınlara ve tüm ezilenlere ödetilecektir. Yine bu savaş göstermiştir ki; emperyalist dünyada hiçbir uluslararası anlaşma egemenler nazarında bağlayıcı değildir. Uluslararası hukuk, anlaşmalar ve sınırlar sömürünün devamı adına dünyayı halklar hapishanesine dönüştürmekten başka bir amaç taşımamaktadır. Dünya halklarının çıkarına olmayan, dün emperyalistlerce oluşturulmuş sınırlar bugün yeniden paylaşım mücadelesinde savaş gerekçesi olmaktadır. Ve sınırlar içerisine sıkıştırılmış halklar en ağır bedelleri ödemeye mahkûm bırakılmıştır.

Savaşa karşı çağrımız açıktır. Savaşın kalıcı çözümü ancak uluslararası proletaryanın birliği ve zaferiyle gelecektir. Enternasyonalizm, emperyalist kapitalistlerin kendi iktidarı uğruna yoksulları birbirine boğazlatarak devam ettirdiği egemenlik mücadelesine son verecektir. Egemenlerin savaşına karşı zafer mutlaka ezilenlerin eseri olacaktır!”

Partizan: Emperyalist işgale ve savaş kışkırtıcılığına hayır!

Partizan yaptığı açıklamada; “Rus Emperyalizmi, ABD Emperyalizmi ve NATO ile Doğu Avrupa ve özelde Ukrayna üzerinden süren emperyalist pazar mücadelesinde, Ukrayna’ya yönelik beklenen askeri saldırısını 24 Şubat’ta başlattı. ABD-NATO-İngiltere-Almanya-Fransa emperyalistleri ile Rus emperyalizminin hegemonya mücadelesi bugün Ukrayna’da açık bir emperyalist işgal hamlesiyle yeni bir aşamaya evrilmiştir. Rus emperyalizminin Ukrayna’ya yönelik askeri işgal ve saldırganlığı noktasında açık ve net tutum almamak hiç kuşkusuz “üç ağaçlı ormanda yolunu kaybetmek” olacaktır. Rus emperyalistleri, rakip emperyalist güçleri ABD-NATO ve AB’nin kendisini kuşatmaya yönelik hamlelerine karşı emperyalist çıkarlarını korumak için önce Lugansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetlerinin bağımsızlığını tanımış ve hemen arkasından Ukrayna’ya saldırmıştır. Bu açık bir emperyalist işgal ve saldırıdır. Haksız ve gayri-meşrudur.” ifadelerine yer verdi.

Partizan tarafından yapılan açıklama şu şekilde;

“Rus Emperyalizmi’nin lideri Putin, emperyalist saldırganlığını perdelemek için halklara karşı suç makinası olan ABD ve NATO’nun Ukrayna devletini uşaklaştırmasını, faşist Ukrayna rejimini ve onların 2014’den bu yana işledikleri suçları kullanmaktadır. Yine bu gerici rejime karşı ilerici-halkçı olan Lugansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetlerini emperyalist saldırılarına meşruiyet katmak için bir kaldıraca çevirmektedir. Rus emperyalizminin, yaklaşık 8 yıldır emperyalist çıkarlar ve dengeleri gözeterek tanımadığı Lugansk ve Donetsk’in bağımsızlığını tanımak askeri saldırı planları belirginleştiğinde aklına gelmiştir. Ukrayna işgaline girişmeden önce bu cumhuriyetlerin bağımsızlığını tanımıştır. Böylelikle Lugansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetlerini emperyalist politikalarıyla zehirleyip, kendi çıkarlarına bağlamayı hedeflemektedir.  Tüm bunlar için emperyalist savaş makinasını devreye sokmuştur. Ukrayna’nın başkenti Kiev de dahil olmak üzere birçok şehrini bombalamaktadır.

Rus Emperyalizminin Ukrayna işgali, Doğu Avrupa’da yükselen gerilimde ve emperyalist güçler arasındaki çelişkilerde yeni bir aşamayı içermektedir. Rus emperyalizmi 2008’de Gürcistan’a müdahale ederek, ABD emperyalizminin başını çektiği emperyalist bloğun arka bahçesine yönelik hamlelerine karşı dişlerini göstermişti. 1991 sonrası ABD ve Avrupalı emperyalistlerin “turuncu devrimler” ve bir dizi girişimle kendisini çevreleme girişimine keskin bir yanıt vermişti. Suriye’de ve Ortadoğu’da da benzer bir hamle gerçekleştirerek emperyalist sistemin asli unsurlarından biri olduğunu somut olarak gösterirken, Ukrayna’ya yönelik saldırı ise Doğu Avrupa’dan yönelen sıkıştırmaya verilen bir başka keskin yanıt oldu.

Bu tabloda Türk egemen sınıflarının devleti faşist diktatörlük bir “NATO üyesi” ve ABD uşağı olarak konumlanışını almıştır. “Ukrayna’nın bölünmez bütünlüğü”nden yana taraf olduğunu ilan etmiş, Ukrayna devletinin düne kadar bu argümanla halkına yönelik faşist saldırılarının safında yer almıştır. Tüm bölgede “vurucu ve koçbaşı” bir güç olarak Suriye, Rojava ve I.Kürdistanı’nın ilhakında; Dağlık Karabağ, Libya ve birçok alanda savaş kışkırtıcılığında baş rol oynayan konumlanışı ile taraflara telkinde bulunma iki yüzlülüğünden de geri durmamıştır. Ancak bu gerginlik vesilesiyle bir süredir ABD ve NATO’ya kendini daha işlevli pazarlama çabasını ve uşaklıkta ne kadar sadık olduğunu ispatlama olanağını kullanmaktan geri durmayacaktır.

Rus emperyalizminin Ukrayna’yı işgal ve askeri saldırısı gericidir. Buna karşı ABD-NATO-İngiltere-Almanya-Fransa emperyalistlerinin basit bir uşağı olan Faşist Ukrayna rejimi Ukrayna halkını geçelim Ukrayna ulusunun siyasal özgürlüğünün temsilini içeren haklı ve ilerici konumda değildir. Gerici ve haksız emperyalist hegemonya mücadelesinin bir parçası ve tarafıdır. Faşist yapısıyla Ukrayna halkının düşmanı, Ukrayna ulusunun köleleştirilmesinin gönüllü uşağıdır. Enternasyonal proletaryanın deneyimleri, bu gerici savaş içinde Ukrayna proletaryasının ve halkının Rus emperyalizmi ile mücadelesi kadar ABD ve NATO’nun uşağı olan faşist devletini alt etmesi görevi de söz konusudur.

Emperyalist hegemonyaya dayalı savaş kışkırtıcılığına, Rus emperyalist işgaline, köleleştirilen Ukrayna’ya ve faşist Ukrayna devletine hayır. Gerici savaşlara karşı tek kurtuluş faşizme, emperyalizme ve her türden gericiliğe karşı işçi ve emekçi halkın anti-emperyalist, anti-faşist mücadelesi ve dayanışmasıdır.”

SODAP: “Emekçi halklar emperyalizmden bağımsız bir gelecek ufku ile birleşmedikçe…” 

Rusya’nın saldırısıyla başlayan Ukrayna savaşının Rus oligarklar, Batılı emperyalistler ve Ukraynalı neo-nazilerin iktidar ve talan amaçlı mücadelelerinin bir yansıması olduğunu söyleyen Sosyalist Dayanışma Platformu, “Çok kutupluluk” olarak tanımladığı mevcut uluslararası tablonun, emekçi halklar emperyalizmlerden bağımsız bir örgütlenme ve gelecek ufku arkasında birleşmedikçe son 30 yıldan daha iyi bir dünya yaratmayacağını vurguladı.

Halkevleri: “Emperyalist ve gerici paylaşım savaşlarına hayır!”

Halkevleri “Emperyalist ve gerici paylaşım savaşlarına hayır!” diyerek şunları ifade etti:

“ABD emperyalizmi ve NATO’nun eski Sovyet topraklarına doğru izlediği yayılmacı çizgi ile bunun karşısında bölgesel hegemonyasını korumak isteyen Rusya uzun zamandır bölge halklarının çıkarlarını ve iradesini hiçe sayan gerici bir mücadele içindeydi. Bu gerici çekişme Ukrayna üzerinde yoğunlaştı ve bu sabah itibari ile açık savaşa dönüştü”

Halkevleri, çatışmayı “NATO ittifakı içi gerilimleri ve Rus yayılmacılığını da barındıran emperyalist-kapitalist sistem içi bir çatışma” olarak tanımladı.

Açıklamada “NATO’nun genişleme siyasetinin ve emperyalist işgallerin askeri, ekonomik, diplomatik taşeronluğu siyasetine son verilmelidir” denildi.

EHP: Emekçi halklara yıkım getiren emperyalist savaşlara hayır!

“Ukrayna’da savaş başladı. Bölgedeki tüm halklara karşı açılmış olan bu savaş, NATO’nun kışkırtmaları, Rusya’nın yayılmacılık politikalarıyla başlatıldı” denilen açıklamada savaşların emekçilerin çıkarına olmadığı vurgulandı. EHP “Emekçi halklara yıkım getiren emperyalist savaşlara hayır!” diyerek şunları ifade etti:

“Emperyalist çıkar savaşlarının sonucu işçiler, emekçiler ve ezilenler için daima kan, daima yıkım ve daima ölüm olmuştur. Biz sosyalistlerin de işçilerin, emekçilerin çıkarlarından ayrı bir çıkarı yoktur. Bu en büyük ilkemiz ışığında NATO ve işbirlikçilerinin emperyalist savaş politikalarına da, Rus şovenistlerinin yayılmacı savaş politikalarına da sonuna kadar hayır diyoruz. Ülkemizde ve tüm dünyada devrimciler, savaşa karşı halkların barışını savunmaya devam edecek. Savaşları yaratan, yoksuldan alıp zengine veren kapitalist düzendir. Kahrolsun emperyalist savaş! Yaşasın halkların kardeşliği!”

TİP: “Rusya’nın saldırısına da NATO’nun genişlemesine de dur diyoruz”

Askeri çözüm arayışlarına, saldırganlığa, emperyalist ve yayılmacı girişimlere karşı olduğunu belirten Türkiye İşçi Partisi (TİP), “Ülkemizde, ateşe benzin dökmek isteyenler, silahlanma yarışının parçası olmayı hedefleyenler, çatışmadan medet umanlar olduğunu açık. Oysa çözüm kapsamlı müzakereler ve barıştadır” dedi.

TİP’in açıklamasında, Türkiye’nin herhangi bir taraftan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin ihlali anlamına gelecek tüm talepler reddetmesi gerektiği vurgulanarak, “İstikrarsız ve ateş hattındaki bir bölgede savaşı ve silahlanmayı desteklemek halkımızın çıkarlarına değildir. Türkiye barışın tarafı olmalı, bunun için gerekli girişimleri başlatmalıdır” denildi.

TÖP: “Emperyalist paylaşım savaşına karşı halkların barışını savunalım”

Toplumsal Özgürlük Partisi’nden yayımlanan açıklamada emperyalist güçlerin paylaşım savaşının kapitalizmin derinleşen krizi tarafından şiddetlendirildiğine dikkat çekilerek, savaşa karşı halkların barışını savunmanın hayati önem taşıdığı belirtildi.

EMEP: Emperyalist savaşa karşı barışın sesini yükseltelim!

EMEP emperyalist savaşların yıkıcılığına dikkat çekerek şunları dedi:

“Bu savaş haklı bir savaş olmadığı gibi halkların savaşı da değildir. Bu savaş pandemi ve ekonomik kriz sürecinde enerji şirketlerinin, kapitalistlerin, silah tekellerinin ve emperyalistlerin barbarlık savaşıdır. İşçi sınıfı, emekçiler ve halkların yapması gereken şey; her yerde savaşa karşı tepki göstermek, emperyalist politikalara karşı barışın sesini yükseltmektir. Bekleyemeyiz, izleyemeyiz!”

TKP: “NATO’ya; burjuvazinin ve emperyalist işbirlikçilerinin planlarına; ırkçılık ve milliyetçiliğe karşı safları sıklaştıralım”

TKP, Türkiye ve Yunanistan’ın NATO’ya katılışının 70. yılı vesilesi ile Yunanistan Komünist Partisi ile birlikte yaptıkları ortak açıklamada şunları ifade etti:

“Türkiye ve Yunanistan bugün de emperyalist NATO planlarında yer almayı sürdürüyorlar. Bir yanda Rusya’yı kıskaca almaya dönük askeri müdahalelerde NATO’nun kalesi konumunu üstlenirken, diğer yanda kendi halklarını misillemelere karşı açık hedef haline getiriyorlar. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı askeri operasyon da tam da bu kapsamda ve bu emperyalist çekişme ortamında ateşe benzin boşaltma anlamına geldi”

Açıklamada NATO ile ilişkilerin sonlandırılması istenirken şunlar ifade edildi:

“Yunanistan ve Türkiye Komünist Partileri olarak, ortak bayrağımız proleter enternasyonalizmi altında, işçi sınıfını ve tüm emekçi halklarımızı NATO’ya; burjuvazinin ve emperyalist işbirlikçilerinin planlarına; ırkçılık ve milliyetçiliğe karşı safları sıklaştırmaya ve iki ülkenin halklarının barış içerisinde bir arada yaşayabileceği ve yaşamasının zorunlu olduğu mesajını güçlendirmeye çağırıyoruz!”

SOL Parti: Emperyalist müdahaleye ve savaşa karşı duracağız!

Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi ile açılan yeni savaş cephesinde, büyük güç kavgasının ortasında ezilenin Ukrayna halkı olduğunu belirten SOL Parti, “Bu sonuçtan ülkeyi iki bölge, iki ruh hali, iki gelecek tasavvuru şeklinde bölen herkes sorumludur” dedi.

SOL Parti açıklamasında olası NATO taleplerinin reddedilmesi gerektiği vurgulandı:

“ABD ve NATO’nun emperyalist yayılmacılığı halklara kan, ölüm ve yoksulluktan başka bir şey getirmeyecektir. AKP, ülkemizi bu savaşa ortak edecek her tür adımdan uzak durmalıdır. ABD’den gelebilecek olan Karadeniz’de NATO varlığının arttırılması talepleri reddedilmelidir.”

TKH: “Savaşa karşı devrimci tutum emperyalizme karşı duruşla mümkündür!”

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından yapılan açıklamada Ukrayna’nın şu anda içinde bulunduğu durumun ABD ve AB’nin uyguladıkları politikalar ve tutumlarından bağımsız düşünülemeyeceğinin. Ve ayrıca Nazi yanlısı Ukrayna yönetiminin 8 yıldır Donbass bölgesi halkına yönelik uyguladığı askeri güç, savaş ve katliamlarının göz ardı edilmemesi gerektiğinin altı çizildi.

TKH, Rusya-Ukrayna krizinin sıcak çatışmaya dönüşmesi ile beraber bir açıklama yayınlayarak “Savaşa karşı devrimci tutum emperyalizme karşı duruşla mümkündür!” dedi.

HDP: Ukrayna’da yaşananlar NATO ve Rusya arasındaki egemenlik mücadelesinin son halkasıdır

HDP yaptığı açıklama ile “2014 yılından bu yana Ukrayna-Rusya arasında yaşanan gerilim, bugün yaşanan gelişmelerle birlikte büyük bir savaş ve felaketin kapısını aralamıştır” dedi. HDP açıklamasında “NATO ve Rusya arasındaki egemenlik mücadelesinin son halkasıdır” vurgusu yapılarak şunlar ifade edildi:

“Ukrayna Hükümetini, iki blok arasında gerilimi artıracak tutumdan vazgeçmeye çağırıyor, Rusya ile diyalog kurma girişimlerini destekliyoruz. AKP Hükümetini ise Montrö Boğazlar Sözleşmesinden doğan tüm yetki ve sorumluluklarını hiçbir biçimde esnetmeden yerine getirmeye çağırıyoruz. Sivillerin korunması ve insani trajedilerin önlenmesi için başta Birleşmiş Milletler ve AGİT olmak üzere uluslararası kurumları inisiyatif almaya çağırıyoruz.”

TKH: “Savaşa karşı devrimci tutum emperyalizme karşı duruşla mümkündür!”

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından yapılan açıklamada Ukrayna’nın şu anda içinde bulunduğu durumun ABD ve AB’nin uyguladıkları politikalar ve tutumlarından bağımsız düşünülemeyeceğinin. Ve ayrıca Nazi yanlısı Ukrayna yönetiminin 8 yıldır Donbass bölgesi halkına yönelik uyguladığı askeri güç, savaş ve katliamlarının göz ardı edilmemesi gerektiğinin altı çizildi.

TKH, Rusya-Ukrayna krizinin sıcak çatışmaya dönüşmesi ile beraber bir açıklama yayınlayarak “Savaşa karşı devrimci tutum emperyalizme karşı duruşla mümkündür!” dedi.



Kasım 2024
PSÇPCCP
 123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Daha Fazla Güncel Haberler