Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF), Dersim’de başlatılan askeri operasyon kapsamında Hozat ve Ovacık arasında bulunan Kakper köyünün etrafı ve ormanlık alanda 6 gündür süren bombardımana ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde basın açıklaması yaptı. “Dersim’de baskı, yasaklama, bombardıman ve asimilasyona geçit vermeyeceğiz” yazılı pankartının açıldığı açıklamada, basın metnini DEDEF yöneticisi Ali Rıza Bilir okudu.
Bilir, geçtiğimiz hafta Dersim’de başlatılan askeri operasyon kapsamında Hozat ve Ovacık arasında bulunan Kakper köyü kırsal alanında havadan başlatılan yoğun bombardımanın devam ettiğini belirterek köye giriş ve çıkışların yasaklandığını söyledi.
‘Hep birlikte dur diyelim’
Yerleşim yerlerine yakın ormanlık alanların bombalanması sonucu yükselen dumanlar, köylüler tarafından cep telefonu ile kaydedildiğini belirten Bilir, “Dersim-Ovacık-Hozat ilçeleri arasındaki Kakper, Zoğar, Tanzi, Kızıl Kilise ve Çamurek köylerinin bulunduğu bölgede operasyon köylere yakın alanda 6 gündür bombardımanla devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl askeri operasyonlardan sonra haftalarca ormanlarımız yanmış ve uzun süre müdahale edilmemişti. Bu yangınlar doğal afet değil, devlet eliyle gerçekleşen bir afetidir. Geleceğimiz yakılıyor. Buna hep birlikte dur diyelim” dedi.
‘Dersimlileri özgürlük, hak ve adalet mücadelesinden vazgeçiremezsiniz’
Dersim’de ve bölge illerde “terörle mücadele” adı altında uzun yıllardır binlerce hektar orman yok oldu ve aynı düşünce yapısıyla devam ederse yok olmaya da devam edeceğini söyleyen Bilir, Biz Dersimliler Orman yakmakla hiçbir sorun çözülmeyeceğini çok iyi biliyoruz. Dersime ve onu var eden her şeye düşman olanlar ormanımızı yakıyor. Bilcümle geleceğimizi yakıyor. Gerekçe bildiğimiz hikaye; terör, asayiş… Ağaçlarımızı yakıyorsunuz ya, hani meşelerimizi. Sadece onları yakmıyorsunuz, umutlarımızı yakıyorsunuz mu diyeceğimizi sandınız? Asla umutlarımız hiç yok olmadı. Ağaçlarımızı yakarken onların üzerindeki börtü böceği, gölgesinde boy veren çiçeği, mantarı, sincapları, tavşanları, tilkileri, sakız yaptığımız kengeleri, kuşları ve sayısız mikro organizmayı yakıyorsunuz, top yekûn yaşam alanlarımızı bombalıyor ve yıkıyorsunuz ne kadar baskı yapsanız da ne kadar bombalayıp yıksanız da Dersimlileri özgürlük, hak ve adalet mücadelesinden vazgeçiremezsiniz” ifadelerini kullandı.
Bilir, açıklamanın devamında şunları ifade etti, “Dersim de her ay yasaklı bölgeler oluşturulmasına ve köylerin köylerine gitmesine izin verilmemesine rağmen, maden şirketleri Otlubahçe köyünde kolluk kuvvetlerinin kontrolünde hukuksuz ve izinsiz istedikleri çalışmaları yapmakta olduklarını ifade eden Bilir, Diyanet işleri Başkanı Ali Erbaş, Dersim’e gelerek Hz Fatma Gençlik Merkezi, Hz Ali Gençlik Merkezi, Ehlibeyt Kuran Kursu, Hafızlık icazet merkezi adı altında asimilasyon merkezlerinin açılışını yaptı. Dersime ve Aleviliğe dair değer vermeyenler, halkın inanç değerleriyle oynayıp Alevi kutsallarını kendi inkarcı ve asimilasyoncu emellerine alet eden bir yaklaşım görüyoruz. Boş camilerde yüksek sesle merkezi yayınla ezan okutulması Alevi kutsallarını değersizleştirmeye çalışan bu yaklaşım yüz yıllardır sürmektedir. Geçmişten bugüne Alevi halkımızı sünni’leştirme, olmadıysa şii’leştirme çabaları aralıksız çeşitli yol ve yöntemlerle sürdürüldü ve sürdürülmektedir.
Bugün jaru diyarlarımızı yok sayan, Munzur Bava yı mesire yeri yapan, her biri halkımızın yüreğini fetheden kutsallarımız olan dağlarımızı maden şirketlerine açan, Düzgün Bava da silahlarla resim çektiren bir yaklaşımla karşı karşıyayız. Alevilerin vergisinden maaş alıp, Alevileri yok sayan, Cem evlerimizi inanç merkezi olarak kabul etmeyen, İslamı, İslamiyeti kendi siyasi çıkarları doğrultusunda kullanan bu anlayışı reddediyoruz. Bu beyhude çabalarınızdan vazgeçin.”
DEDEF Genel Sekreteri Hasan Şen de saldırı ve asimilasyon politikalarına tepki göstererek, “Orman yakmakla, yolları kesmekle, insanları gözaltına alarak yasaklarla hiçbir sorunun çözülemeyeceğini öğrenmiş bulunuyoruz. Eğer bu ülkede yasakların kalkmasını istiyorlarsa demokratikleşmeni istiyorlarsa bu yasaklı politikalardan bir an önce vazgeçmelerini talep ediyoruz” dedi.