İzmir Aliağa Şakran T Tipi Hapishanesi’nde tutulan 56 yaşındaki ağır hasta tutsak Abdülrezzak Şuyur yaşamını yitirdi. 1993 yılında Muğla’da gözaltına alınan Abdulrezzak, “örgüt üyeliği” iddiasıyla yargılanıp müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Siirt ve Antep hapishanelerinin ardından Şakran’a sürgün edilen Abdurrezak’a 3 ay önce akciğer kanseri teşhisi konuldu. Ayrıca astım hastası da olan Abdulrezzak’ın, kanser teşhisinden sonra tedavisi yapılmadı.
Mezopotamya Ajansı’nın (MA) haberine göre; en son 2 hafta önce oğluyla görüşen Abdulrezzak’tan o günden itibaren haber alınamadı. 2 haftadır telefon görüşlerine çıkmayan Abdulrreza’ı görmek için ağabeyi Muhsin Şuyur cezaevine gitti. Cezaevi yönetimi hiçbir gerekçe sunmadan kendisiyle görüştürülmeyeceğini söyledi. Ağabeyinin cezaevinden ayrılmasından 1 saat sonra ailesini arayan cezaevi yönetimi, Abdulrrezak’ın yaşamını yitirdiğini söyledi. Geçen sene tutukluluğuna itiraz edilen Abdulrrezak’ın talebi kabul edilmezken, cezaevinden çıkmasına 14 ay kalmıştı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuran Abdulrrezak hakkında, AİHM 2006 yılında birçok yönden hak ihlali kararı verdi. Tutuklu yargılanma süresinin uzun olması, yargılandığı Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde bulunan askeri üyeden dolayı adil yargılanma hakkının ihlali gibi gerekçeleri sunan AİHM, mahkemenin 41. maddesine göre: “Mahkeme işbu Sözleşme ve protokollerinin ihlal edildiğine karar verirse ve ilgili Yüksek Sözleşmeci Tarafın iç hukuku bu ihlali ancak kısmen telafi edebiliyorsa, Mahkeme, gerektiği takdirde, hakkaniyete uygun bir surette, zarar gören tarafın tatminine hükmeder. AİHS’nin 6 § 1. maddesi kapsamında bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından mahkum edildiğini tespit ettiği durumlarda, prensip olarak, en uygun tazmin şeklinin, talebi üzerine, başvuranın, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından yeniden yargılanmasının sağlanması olacağı kanısındadır” kararını verdi.
Kardeşi Yunus Şuyu’un verdiği bilgiye göre, 1 ay önce tedavisine dışarıda devam edilmesi için dilekçe verildi. Cezaevinde tedavi edilemeyeceğine dair verilen dilekçeye bir cevap verilmedi. Bir ay önce kendisi ile görüştüğünü belirten kardeşi Yunus Şuyur, “1 ay içerisinde nasıl bu duruma geldiğini merak ediyoruz. Ameliyat mı ettiler? Bilmiyoruz. İki haftadır haber alamıyoruz. Haftalık telefon görüşmelerine de çıkmıyordu. Daha önce mi öldü? Ne oldu da yaşamını yitirdi? Ölümüyle ilgili çelişki var. Ama durum nedir bilmiyoruz” dedi.
Abdulrezzak’ın cenazesi otopsi işlemlerin ardından Siirt’in Eruh ilçesinde toprağa verileceği belirtildi.