Van’ın Başkale, Özalp, Çaldıran ilçelerinde meydana gelen selden dolayı birçok ev ve ahır yıkılırken, çok sayıda hayvan da öldü. Selin etkili olduğu yerlerde evlerini terk etmek zoruna kalan aileler, zor günler geçiriyor. Özalp ilçesine bağlı Paçxûliya Jorîn Mahallesi’nde yaşayan halk, evlerinin selden dolayı balçık dolduğunu belirterek, destek çağrısında bulundu.
Çadır verilmedi
Paçxûliya Jorîn Mahallesi’nde selden dolayı evleri zarar gören halk, yaşadıkları zorlukları anlattı. Selden dolayı evi balçık dolan 7 çocuk annesi Sevkiyat Pay, evde kullanacak tek bir eşyasının dahi kalmadığını söyledi. Yetkililerden çadır istediklerini ancak kendilerine çadır dahi verilmediğini dile getiren Pay, çocuklarıyla birlikte akrabalarının yanına gitmek zorunda kaldıklarını söyledi. Pay, “Sel sırasında evdeydik ve çocuklarımla canımızı zor kurtardık. Selden sonra artık oturacak bir evimiz bile yok. Bize çadır dahi verilmedi. Yetkililer, ‘Evinizi temizleyin girin’ dediler. Bu kadar çamur dolmuş evi nasıl temizleyeyim? Bu evde 9 kişi yaşıyoruz. Hiç olmazsa kalacak bir çadır versinler” dedi.
Yardım gelmedi
Selden sonra kendilerine hiçbir yardımın yapılmadığını dile getiren İbrahim Tül, mahalledeki kanalın içerisine yerleştirilen ızgara sisteminden dolayı evinin sel bastığını söyledi. Tül, “Sel nedeniyle mahalle büyük zarara uğradı. Mahallemiz ekonomik anlamda da büyük zarar yaşadı. Devlet yetkilileri tarafından bize gelenler oldu ama herhangi bir yardım yapılmadı. İnsanlar mağdur durumda. Vergimizi veriyoruz, vatandaşlık görevimizi yerine getiriyoruz ama gelenler sadece ziyaret edip gidiyorlar. ‘Kime oy veriyorsanız onlar yardım etsin’ diyorlar. Evleri yıkılan birçok ailenin nüfusu kalabalık ve evde hasta olan insanlar var. Acilen yetkililerin çadır ya da konteynır ihtiyaçlarımızın karşılaması gerekiyor. Afet olduğu zamanlar yetkililer, siyasi tercihlerine değil herkese eşit yaklaşmalı” diye konuştu.
İmkanları yok
Evi su altında kalan Sernaz Tül ise kışlık un ve peynirinin sulara kapıldığını söyledi. Depremden sonra onardığı evinin tekrar yıkıldığını dile getiren Tül, evini onaracak maddi durumunun olmadığını ifade ederek, “Evimizde bulunan eşyaları çıkarmadık. Artık eve ikinci kez onarma imkanım yok. Zararlarımızın karşılanması ya da en azından barınabileceğimiz bir yer yapılmasını istiyorum” dedi.
Rant
Mahallelerde inceleme ve tespitlerde bulunan yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Mustafa Avcı, tespitleri ile yetkililerin tespitleri arasında ciddi farkların olduğuna dikkat çekti. Büyük mağduriyetlerin yaşandığını dikkat çeken Avcı, “Günlerdir sel bölgesini geziyoruz. Van’ın tamamı ‘Afet Bölgesi’ ilan edilmeli. Mahallelerde rant amaçlı yapılan bazı hizmetler var. Asıl bu felaketin sebebi onlar. Altyapı yeterli olsaydı bu felaketler olmazdı. Yaşananları sadece felaket olarak değerlendiremeyiz. Bu durum rant ve çıkar zihniyetinin resmidir. Devlet vatandaşın beyanını esas almalı. Başkale’de 2 bin 500 koyunun öldü ama gelen yetkililer selin götürdüğü koyunun ölüsünü ve küpesini soruyor. Bu insanlar, sele kapılıp giden koyunları nasıl getirip bu yetkililere gösterecek? Bir başka mesele de halk sele kapılan eşyalarının miktarını söylüyor ama yetkililer fatura istiyor. Bir diğer konu ise insanların siyasi tercihlerine göre yaklaşılması. ‘HDP’ye oy veriyorsanız o zaman gidin derdinizi HDP’ye anlatın’ demişler. Bu rezalettir. Bu zihniyetten vazgeçilmeli. İnsanlara eşit hizmet sunulmalı” ifadelerini kullandı. (MA)