Adana’da 2008 yılında “KCK operasyonu” kapsamında gözaltına alınıp haklarında “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla dava açılan gazeteci Seyithan Akyüz, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in de olduğu 96 siyasetçinin yargılandığı davanın karar duruşması görüldü.
Adana 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava duruşmasına tutuksuz yargılanan bazı siyasetçiler ve avukatları katıldı. Savunma yapan siyasetçiler, beraatlarını talep etti. Devamında savunma avukatları, “KCK operasyonlarının” bir kumpas olduğunu, bu kumpasta yer alanların Fettullah Gülen Cemaati’ne yönelik operasyonlar kapsamında hapishanelerde olduğunu belirterek müvekkillerinin beraatını talep etti.
İddia makamı Güven’in de aralarında olduğu 96 kişinin “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, 96 kişinin üzerine atılı “örgüt propagandası yapmak” suçundan beraatına, aralarında gazeteci Akyüz ve Güven’inde olduğu 27 kişiye “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 6’şar yıl 3’er ay hapis cezası verdi. Ayrıca mahkeme heyeti 69 kişinin üzerine atılı “örgüt üyesi olmak” suçundan beraatına karar verdi.
’60 kişiye 375 yıl hapis cezası’
Duruşma sonrası kararı değerlendiren Avukat Vedat Özkan, Adana 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin iki farklı dava dosyasında aralarında gazeteci, milletvekili ve siyasetçilerin olduğu toplam 60 kişiye toplamda 375 yıl hapis cezası verildiğini aktardı. Bu davaların Gülen Cemaati üyeleri tarafından hazırladnan kumpas dosyaları olduğunu ifade eden Özkan, bu davalarda yargılananların muhalif ve Kürtler olunca bugünkü yargısı tarafından geçersiz sayılmadığını kaydetti. Aynı mahkemede yargılananlara farklı dosyalarda “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla cezalar verildiğine değinen Özkan, “Bu karar şudur aslında Türkiye’de FETÖ’cüler sadece iktidara karşı işlemlerinde sorumlu tutulup, mahkum edilebilirler. Muhaliflere dönük olunca tüm iş ve işlemleri hukuka uygun olarak kabul ediliyor. Konu Kürtler olunca yargı doğru işlemiyor” dedi.
‘Hukuka aykırı’
Her iki dosyada 60 kişiye ceza verilen cezaya tepki gösteren Avukat Yasemin Dora Şeker, 60 kişiye 375 yıl ceza verilmesinin evrensel değerlere ve hukuka aykırı olduğunu belirtti. Şeker, “Soruşturmayı yapan ve dosyaları hazırlayan dönemin emniyet görevlileri, savcı ve hakimlerinden büyük bir kısmı FETÖ yapılanmasından tutuklandı, ihraç edilip ceza aldı. Bu dava dosyalarının bu kişilerin taşıdığı siyasi aidiyetleriyle hazırlandığını, soruşturma süreçlerinde söz konusu DTP, BDP ve benzer çizgideki muhalefet partilerinde yer alan siyasetçilerin siyaset yapmaması ve cezaevlerine girmesi için her türlü hukuksuz uygulama yaptığını, dosyalardaki bilgi ve belgelerin usulsüz ve hukuka aykırı düzenlendiğini, yıllarca insanların kanuna aykırı şekilde telefonlarının gizli dinlendiğini, telefonlardaki tüm konuşmalarının kriminalize edilip suçlamaya dönüştürüldüğünü, soyut iddiaların bu kadar uzun süren yargılama boyunca ispatlanmadığını gördük. Her iki dava dosyasında yargılanan bir kısım sanık aynı suçlama ile suçlandığı için taleplerimize rağmen mahkemece dosyaları birleştirilmeyerek iki ayrı dosyadan aynı gün iki kez 6 yıl 3 ay olmak üzere 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldı. Söz konusu mahkeme kararlarını kamu vicdanını yaralayan kararlar olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Şeker, söz konusu kararların bozulması için üst mahkemeye itiraz edeceklerini ifade etti.(MA)