Filipinler’de Rodrigo Duterte diktatörlüğünün muhalif kesimler üzerindeki baskı ve terör uygulamaları, Terörle Mücadele Yasası’ndan sonra daha ciddi bir boyuta ulaştı. Uluslararası kamuoyu yaşanan hak ihlallerine tepki göstererek “cinayetleri durdurun!” çağrısı yaptı.
En son Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, trans bir kadını öldürmekten suçlu bulunan ABD’li deniz piyadesi Joseph Scott Pemberton’ı affettiğini duyurarak büyük tepki toplamıştı.
Öte yandan Halkın Avukatları Ulusal Birliği’nin (National Union of People’s Lawyers) üyesi Benjamin Tarug Ramos, Filipinler Ulusal Demokratik Cephesi’nde barış danışmanı olarak faaliyet yürüten Randall Echanis, Bayan Muna grubunun Iloilo Şehri koordinatörü Jory Porquia, Bacolod City’de, siyahlara yönelik devam eden eğitim kampanyasını sürdüren KARAPATAN üyesi, insan hakları aktivisti, 39 yaşındaki kadın öğretmen Zara Alvarez ve 17 yaşındaki Filipinli bir öğrenci olan, Kian Loyd delos Santos, Metro Manila Caloocan’da uyuşturucu karşıtı bir operasyon yürüten polis tarafından öldürülmesi uluslararası tepkilere neden olmuştu.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin (BM HRC) Haziran 2020’deki 44. oturumunda, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet Filipinler’deki yaygın ve sistematik insan hakları ihlallerine dair, 2016 ortalarından bu yana başlatılan ‘uyuşturucu ile savaş’ politikasında polisin cezasız kalması ve üst düzey yetkililerin bu durumu teşviki nedeniyle on binlerce kişinin öldürülmüş olabileceğini bildirmişti.
ÇHD’li avukatlardan çağrı
Uluslararası kamuoyuna çağrı yapılarak, 350.org tarafından başlatılan imza kampanyasına yoğun katılım sağlanıyor. Kampanyaya Türkiye’den Çağdaş Hukukçular Derneği’ de (ÇHD) farklı illerden destek vermeye devam ediyor.
ÇHD’li avukatlar İstanbul, Ankara, Adana ve İzmir gibi kentlerden çağrı yaparak “Filipinler’de ölümleri durdurun!” dedi.
Kampanyada 2020 Temmuz ayından itibaren, insan hakları savunucularına, muhaliflere karşı saldırıların artmasına temel oluşturan Terörle Mücadele Yasasının, “Temel özgürlüklerin ve hakların kullanılması, basın özgürlüğüne karşı sayısız meydan okumayla ve dayanıksız suçlamalarla tutuklanıp gözaltına alınan aktivistler ve protestocularla birlikte, tehlikeye atıldı” denildi.
Birleşmiş Milletler’e ve uluslararası kamuoyuna yapılan çağrıda “bu acımasız, yaygın ve sistematik ihlallere bir başka Zara Alvarez, başka bir Randall Echanis, başka bir Jory Porquia, başka bir Kian delos Santos ve başka bir Filipinliyi kaybetmeden önce” harekete geçilmesi gerektiği ifade edildi.