Açıklamayı Hapishane Komisyonundan Mehmet Acettin okudu.
Sarf edilen yoğun çabaya rağmen, hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin önlenmesi ve verdiği zararların giderilmesi için gerekli adımların atılmadığını belirten Acettin, pandeminin daha da derinleştirdiği bu hak ihlalleri ve ayrımcı uygulamaların, hapishaneleri mahpuslar için yaşanmaz yerler haline getirdiğini ve özellikle tedavi hakkına ve sağlığa erişimde artan sorunların, mahpusların yaşam hakkına tehdit oluşturduğunun altını çizdi.
Acettin halen Denizli T Tipi Hapishanesi’nde tutulan hasta mahpus Ekim Polat’ın durumuyla ilgili olarak ise şu bilgileri aktardı:
“Ailesinden alınan bilgiye gore kalp ritm bozukluğu, KOAH, kemik erimesi ve hipofiz hormon dengesizliği hastası olan Ekim Polat, 2016 yılında İstanbul’da tutuklanmasının ardından 3 ayrı hapishaneye sürgün sevk ile gönderildi. Sevkler sırasında kötü muameleye maruz kaldı ve kullanması zorunlu ilaçları dahi düzenli olarak verilmedi.
“Son olarak gönderildiği Denizli T Tipi Hapishanesi savcısına, kendisine yapılan işkenceleri anlattığı için hücrede gardiyanların bir kez daha saldırısına uğradı.
“Düzenli kullanması gereken ilaçlarının verilmesi, hastaneye sevkinin yapılması, kitap ve temiz su verilmesi yönündeki talepleri kabul edilmediği için 90 gün süreyle açlık grevi yapmak zorunda kaldı. Hapishane idaresi, taleplerinin yerine getirileceği sözünü verince eylemine son verdi.
“Ekim Polat’ın temel ihtiyaçlarının karşılanmaması, tedavi hakkı ve sağlığa erişiminin engellenmesi, yaşam hakkına ağır tehdit oluşturmaktadır.
“İnsan hakları savunucuları olarak hapishanede tedavi imkanı bulunmadığı için hastalıkları her geçen gün daha da ağırlaşan Ekim Polat ve Ekim Polat nezdinde tüm hasta mahpusların tedavi imkanlarından yararlanabilmeleri için serbest bırakılmalarının sağlanması noktasında kamuoyunu duyarlılığa, yetkilileri göreve çağırıyoruz.”
