Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında 25 Nisan’da 21 ilde başlatılan operasyon kapsamında gözaltına alınan gazeteci Beritan Canözer hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması Diyarbakır 10’ununcu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Açık tanık Ümit Akbıyık ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya bağlandı.
İddianameye karşı savunması sorulan Canözer, açık tanık Ümit Akbıyık’ı tanımadığını, sadece haberlerden HDP Gençlik Meclisi üyesi olduğunu bildiğini söyledi. Canözer, “Yine iddianamede haberlerim suç olarak gösteriliyor. Bu haberler kaynağı belli olan haberlerdir. Tanınan ve bilinen bir gazeteciyim, bu mesleği gizli saklı yapan biri değilim. Daha önce yaptığım haberlerden dolayı yargılandım ve beraat aldığım dosyalar oldu. Ben kadın ve çocuk haberi yapıyorum. Katledilen, şiddet gören, taciz ve tecavüze maruz bırakılan kadınların ve çocukların sesi olduk. Siyasetçi kadınlara fark etmeksizin mikrofon uzattım. Gazetecilik ve yapılan haberler suç olamaz. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum” dedi.
Ardından dinlenen açık tanık, “2018 yılında organize ettiğimiz bir konser için HDP il binasına röportaj almaya gelirken tanıştık. HDP Gençlik Meclisi çalışmalarında ve Sur hendek olaylarında örgüt mensuplarının olduğu yerdeydi. Röportaj almak için bize danışıyordu” şeklinde konuştu.
İddia makamı, Canözer’in “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla 7 yıl 6 ay ile 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istemiyle mütalaa verdi.
Canözer’in avukatı Muharrem Erbey, esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre talebinde bulundu.
Mahkeme, süre talebini kabul ederek, duruşmayı 8 Aralık’a erteledi. (MA)