1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla İstanbul Bakırköy’de bulunan Özgürlük Meydanı’nda “Barış, demokrasi ve özgürlükten vazgeçmeyeceğiz” ve “Barış tecrit edilemez” şiarıyla düzenlenen miting büyük bir coşkuyla devam gerçekleşiyor. Barış ve direniş’e vurgu yapılan sloganların atıldığı mitingde, kitle her dilden söyledikleri türkülerle halay çekti. Çocuklu ailelerin yoğun olduğu alanda kadınlar yöresel kıyafetlerle mitinge katıldı. Alana ‘’Barış tecrit edilemez’’ pankarı asıldı.
Bakırköy’deki barış yürüyüşüne HDP,HDK, EMEP, Halkevleri, ESP ve Devrimci Parti’nin yanısıra bir çok devrimci ve demokratik kurumda kendi pankartlarıyla katılım sağladı.
‘Barış içn asla geri adım atmayacağız’
Türkçesini İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Kürtçesini ise DBP İstanbul İl Yöneticisi Bilal Basutçu’nun okuduğu ortak basın metninin ardından Cumartesi Annelerinden Hanım Tosun konuştu. Barış için asla geri adım atmayacaklarını belirten Tosun, “Barış için bizler alanlarda olmaya devam edeceğiz. Bizim amacımız bugüne kadar çektiğimiz acıların hiçbir ananın yaşamamasıdır. Barış, annelerin mücadelesi ile bu ülkeye gelecektir” dedi.
‘Barışı çocuklarımıza armağan edeceğiz’
Barış Annelerinden Bedia Gökgöz de, “Bizler asla barıştan vazgeçmeyeceğiz. Onlar istediği kadar saldırsın bizler yolumuza devam edeceğiz. Savaş yok diyorlar. O zaman neden dağlarımız bombalanıyor. Neden çocuklarımızın cansız bedenleri bizlere geliyor. Bizler barış ile çocuklarımızın geleceğini kazanacağız. Barışı çocuklarımıza armağan edeceğiz. Önderimiz tutuklu oldukça barış gelmez. Bir gün mutlaka barış gelecek” diye konuştu.
‘Dimdik ayaktayız’
Suruç Aileleri adına da Murat Budak konuştu. Budak, “Bizleri katlederek barışı yok edeceğini sanan kişiler yine yanıldı. Bakın yine burada dimdik ayaktayız. Bizler onurlu Kürt analarının çocuklarıyız, bizler 70 yaşında Ankara’da katledilen Meryem ananın çocuklarıyız. Bizler Kader’in, Cemo’nun, Sibel’in arkadaşlarıyız. Bizler bu ülkeye barışı getireceğiz. Biz kazanacağız” dedi.
‘O barışı getireceğiz’
10 Ekim Derneği’nden Erdoğan Tedik de, “Biz Ankara’ya barışın sesini yükseltmek için geldik. Maalesef bu irade bombalarla yok edilmek istendi. Amed’de, Suruç’ta, Ankara’daki saldırılar siyasi karakterli saldırılardır. Emekçi halk için savaş acı ve gözyaşı demektir. Ankara katliamı bu ülkenin polislerinin gözü önünde yaşandı. Bu katliama yol veren, faşistleri koruyan, ambulansları engelleyenlerden hesap sorulmadıkça mücadelemize devam edeceğiz. Tüm kamu görevlileri yargı önüne çıkarılana kadar adalet arayışımız devam edecektir. 103 barış güvercinine söz veriyoruz. Barış mücadele ile bedel ödeyerek gelecek. Söz ki o barışı getireceğiz” ifadesinde bulundu.
Mutlaka kazanacağız’
Gezi Platformu’ndan Taylan Kesinbilici ise, “Bu alanda sizlerle olmaktan gurur duyuyoruz. Hep birlikte tüm alanları özgürleştireceğimize inanıyoruz. Bizi özellikle ayrıştırmaya çalışanlar var. Acılarımızı ayrıştırmaya çalışanları var. Bunlar barışın da düşmanıdır. Bizler Gezi’de yola çıkarken Roboski’nin acısı içimizdeydi. Hepimizin acısı da ortak, mücadelemizde ortak. Düşmanı yenebileceğimizin göstergesi barışı bu coğrafyaya getirmek olacak. Mutlaka kazanacağız, mutlaka kazanacağız” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından miting Grup Vardiya’nın seslendirdiği ezgilerle coşkulu bir şekilde devam ediyor.
Kaynak: MA