PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve hapishanelerde süren hak gasplarının derhal sonlandırılması için PKK ve PAJK’lı tutsakların başlattığı açlık grevi direnişi 78’inci gününde sürüyor.
İzmir’in Aliağa ilçesindeki Şakran 3 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde bulunan Mahmut Yıldız, feda eylemi yaptı. Mahmut Yıldız’ın koğuş arkadaşları, aileleri aracılığıyla yaptıkları bilgilendirmede “3 Şubat Çarşamba günü herkes telefon görüşü için koğuştan çıktığında Mahmut çıkmayacağını, görüş yapmayacağını söyledi. Görüşten döndüğümüzde onu kendini asmış halde bulduk. Şu an hastanede bilincinin kapalı olduğunu biliyoruz. Şu ana kadar kendisinin sağlık durumu hakkında bir bilgi edinemedik. İdare de bize arkadaşımız hakkında bilgi vermiyor” dedi.
‘Hapishane idaresinin baskıları arttı’
Arkadaşlarının eyleminin ardından hapishane idaresinin baskılarını arttırdığını belirten tutsaklar, şunları ifade etti: “Böyle bir aşamada bile tecrit ve işkenceyi sürdürüyorlar. Bütün defterlerimize el koydular. Arkadaşımızın durumunu merak edip sorduğumuz için bizi saatlerce başka odalara alıp beklettiler. Bütün eşyalarımızı dağıttılar. Bize ait olan her şeyi dağıttılar. İp, bez, vs. gibi ne varsa parçaladılar.”
‘Durumunda bir gelişme yok’
Çiğli Devlet Hastanesi’nde bekleyen Mahmut Yıldız’ın dayısı Müslüm Karak da yaşananları doğrulayıp “Mahmut’un durumunda bir gelişme yok. Bir haftadır bilinci kapalı. Doktorlar durumun ağır olduğunu söylüyor. Bir mucize bekliyoruz. Bir mektup yazdığını biliyoruz ama mektubu görmedik” dedi.
‘Bıraktığı mektuba hapishane savcısı el koydu’
Konuya ilişkin açıklama yapan Av. Şükran Öztürk ise şunları söyledi: “Mahmut Yıldız’ın arkasında bir mektup bırakarak intihar ettiği bilgisi aldık. Yıldız, şu an Çiğli Devlet Hastanesi’nde yoğun bakımda. Bilinci kapalı bir durumda tedavi ediliyor. Yıldız’ın ailesine de gösterilmediğini biliyoruz. Mahmut Yıldız’ın mektubuna hapishane savcısı el koydu. Kendini neden astığına dair kesin bir bilgi yok ama mektubu okuyan oda arkadaşlarının aktarımına dayanarak tecrit ve izolasyon politikalarına karşı bir protesto niteliğinde gerçekleştirilmiş bir eylem olduğunu düşünüyoruz.”
Av. Öztürk, ayrıca Yıldız’ın eyleminden sonra oda arkadaşları üzerindeki baskının arttığını belirtti. Öztürk, “Bize hapishanedeki koşulların yoğunlaştığına ve eylemden sonra ihlallerin arttığına dair birçok başvuru geldi. Bu ihlal başvuruları hakkında gerekli mücadeleyi veriyoruz” diye konuştu.
