Eskişehir’de boşanma aşamasında olduğu Öznur Gülbaş’ı bıçakla ağır yaralayan Harun Sazlar’a “kasten öldürmeye teşebbüs” ve “tehdit”ten verilen 17 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi savcısı indirim istedi.
Savcının indirim talebine tepki gösteren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, yarın (1 Ekim 2021, Cuma) Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde görülecek karar duruşması öncesinde, açıklama yaptı.
“Gerçek adalet saldırganı korumaz”
Çakırözer şöyle dedi:
“Öznur Sazlar’ı 15 yerinden bıçaklayan saldırgan önce tahliye edilmiş, kamuoyunun tepkisi sorasında tutuklanabilmişti! Aynı faile şimdi de istinaf savcısı ceza indirimi istiyor. Bu kaçıncı ceza indirimi! Kadın cinayetleriyle, kadına yönelik şiddetle mücadele böyle olmaz. Gerçek adalet saldırganı değil, kadınları koruyan adalettir.
“Öznur Gülbaş’ı 15 yerinden bıçaklayan saldırgan ilk duruşmada tahliye olmuş, tepkiler sonrasında yeniden tutuklanmıştı. Bizler bu ve bunun gibi kadına yönelik şiddet davalarındaa yapılan adaletsizlikleri unutmamışken, şimdi aynı davada yeni bir skandala imza attılar. Ocak ayında görülen duruşmada sanığa hiçbir indirim uygulanmadan en ağır ceza verilmişti.
“Biz bu kararın kadına yönelik şiddet davalarında emsal olmasını istemiştik. Ama görüyoruz ki şimdi bu karar bozularak saldırganın cezasının düşürülmesi talep ediliyor. Savcı mütalaasında adam öldürmeye teşebbüs yerine yaralamadan ceza almasını talep ederek tarihi bir skandala daha imza atıldı. Kadına yönelik şiddetle, kadın cinayetleriyle böyle mücadele edilmez.”
“Failleri değil kadınları koruyun”
Çakırözer, Eskişehir’de boşandığı eşi tarafından katledilen Ayşe Tuba Arslan davasında katile verilen haksız tahrik indirimini hatırlattı ve şöyle dedi:
“23 kez suç duyurusuna rağmen korunamayan ve eski eşinin satırla katlettiği Ayşe Tuba Arslan davasında yaşananlar ortada. Daha geçtiğimiz aylarda katil için ‘haksız tahrik indirimi’ uygulandı. Şimdi de Öznur Gülbaş’ı 15 yerinden bıçaklayan saldırgan için indirim talep ediliyor. Bu kaçıncı? Şiddeti azaltmaya yönelik adımlar atılması yerine bunu özendiren tutum içerisine giriliyor.
“Bunun en büyük göstergesi İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi olmuştu. Ondan sonra da kadına yönelik şiddet ve cinayet davalarında failler için indirim talepleri art arda geldi. Kadına yönelik şiddetle, kadın cinayetleriyle böyle mi mücadele edilecek? Kadınlar ‘Erkek değil gerçek adalet istiyoruz’ diyor. ‘Saldırganları değil, kadınları koruyun’ diyor. Artık bunun önüne geçilmeli. Failleri cesaretlendiren bu kararlara dur denilmeli ve kanunlar uygulanmalı.”
