Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre: Mevsim sıcaklarının yaşamı zorlaştırdığı kentlerden biri olan Urfa’da tarlalarda çapa, sulama ve ürün toplama işi yapan tarım işçileri, sabahtan akşama kadar güneşin kavurucu ışınlarına maruz kalıyor. Tüm aile fertleriyle sabah 05.00’ten akşam 19.00’a kadar 50 lira yevmiyeyle çalışan tarım işçilerinin maruz kaldığı sıcaklık 40 derecenin üstünde. Suruç ovasında bu zorlu şartları yaşayan ailelerden birisi Kılıç ailesi.
‘Karın tokluğuna çalışıyoruz’
Eşi ve üç çocuğuyla birlikte tarlada çalışan Sara Kılıç, önceleri Türkiye’nin batı illerine mevsimlik işçi olarak gittiklerini, Suruç’a suyun gelmesiyle son 4 yıldır kendi memleketlerinde çalıştıklarını söyledi. Sabah saat 05.00’te kalkıp akşam saat 19.00’a kadar tarlada çalıştıklarını söyleyen Kılıç, “Bu güneşin altında akşama kadar çalışıyoruz. Eve gittiğimizde bazen akşam yemeği dahi yemeden yatıyoruz. Böyle bir çile çekiyoruz. Hasret kaldık elbiselerimizi yıkamaya, duş almaya. Zaten sabah gelip akşam eve gidiyoruz. Hangi ara elbiselerimizi yıkayıp, duş alacağız. Yorgunluktan başımızı kaldıramayacak hale geliyoruz. Karın tokluğuna yani 50 lira yevmiyeyle çalışıyoruz. 3 -4 ay böyle çalışıyoruz, bakalım ne zaman parasını alabileceğiz” dedi.
Çocuklarının aynı eziyeti yaşamaması için onları okuttuğunu ancak hiçbirinin iş bulamadıklarını dile getiren Kılıç, çocuklarının da kendisiyle birlikte tarlada çalıştığını söyledi.
Üniversite mezunu tarım işçisi
Kılıç’ın oğlu İlhami Kılıç, üniversitede sağlık bölümünden mezun olduğunu ancak 3 yıldır atanamadığını belirtti. Kılıç işsiz olduğu için ailesiyle birlikte tarlada çalışıyor. Gün doğmadan tarlada olduklarını ve akşama kadar çapa ve sulama işlemlerini yaptıklarını söyleyen Kılıç, “Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Kazandığımız para karın doyurmuyor. Çocukluğumdan beridir tarlalarda çalışıyorum. Sabahtan akşama kadar güneşin altında çalışıyoruz. Aldığımız para 1 kilo ete denk düşüyor. Aldığımız parayla nasıl geçinelim?” diye sordu.