Medya Dayanışma Grubu, Basın Konsey, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği, Ekonomi Muhabirleri Derneği, Gazeteciler Cemiyeti, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Türkiye Haber Kameramanları ortak yazılı açıklama yayımlayarak, gazetecilerin bulaştığı kirli ilişkilere tepki gösterdi.
Yapılan açıklamada şunlar belirtildi: “Çete lideri Sedat Peker’in ifşalarının ardından çok sayıda ‘gazeteci’ görünümlü kişinin kirli ilişkileri ortaya çıktı. Mesleği, kirli çıkarı için kullananların hesap vermesini sağlayalım.
Gazetecilik için tarihi önemde ve çok karanlık bir dönemden geçiliyor. Mafya, siyaset ve iş insanı kirlenmesine gazeteci kisvesindeki kişiler de katıldı. Siyasetle, iş insanlarıyla ve kanundışı kişilerle içli dışlı ilişkiler, pahalı hediyeler-tatiller, gazeteci maaşıyla edinilemeyecek yaşam tarzları ve mal varlıklarının ortaya çıktı. Bunlardan daha da kötü olarak, gazetecilik mesleğini maske olarak kullananların rüşvete aracılığa karıştığı, nüfuz ticareti yaptığı, yargıyı etkilemeye çalıştığı, yasa dışı ilişkileri iş edindiği ortaya saçıldı. Basın tarihimizin hiçbir döneminde bu düzeyde çürümüşlük ve pespayelik görülmemiştir.
Herkes bildiğini açıklasın
Yargının üstü örtülemeyecek hale gelen vahim iddiaları etkili bir soruşturma yoluyla netleştirmek zorundadır. TBMM, demokratik toplum için vazgeçilmez önemdeki basın özgürlüğünü etkileyen boyutlarını da içine alacak şekilde tüm bu iddiaları araştıracak bir komisyon kurmalıdır. Bazı medya patronlarının hükümetle ilişkili kurmak, bakanlarla ve bürokratlarla yakın olmak için işe aldıkları, yöneticilik verip işlerini takip ettirdikleri sözde gazeteciler mesleğimize kara çalmaktadır. Medya patronları artık bu suça ortak olmaktan vazgeçmek zorundadır. Birtakım gazeteciler ya da siyasetçiler ortaya çıkanlar hakkında konuşurken ‘fazlasını biliyorum ama söylemem’ türü sözlerle başkaca iddiaları ima etmektedir. Bunlar açık açık konuşulmadıkça ya çamur atma ya da kirli ilişkilerin gizlenmesi anlamına gelir. Basın meslek örgütleri olarak herkesi bildiklerini açıklamaya çağırıyoruz. Tarihimiz gazetecilik onuru için işsizliği, aç kalmayı göze alan hatta canını vermekten çekinmeyen meslektaşlarımızla doludur. Onlar tüm toplumun iyiliği için gazetecilikte ısrar ettiler. Bu yüzden onların mirasını yaşatmak aynı zamanda tüm toplumun görevidir. Gazeteciliği ve gazeteleri yeri gelince bir kalkan, yeri gelince bir silah gibi kullanmalarına hep birlikte engel olalım.”