İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında, “Cezaevi İdare Gözlem Kurullarının Hukuka Aykırı Kararları ile Tahliyelerin Engellenmesi” konulu İHD İstanbul Şubesi Emil Galip Sandalcı Toplantı Salonu’nda söyleşi düzenledi. Söyleşide, eski tutsak Kadir Karabak, ÇHD üyesi avukat Naim F. Eminoğlu, ÖHD üyesi avukat Berivan Bekçi konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşinin moderatörlüğünü Avukat Davut Arslan yaptı. Söyleşiye, İHD üyeleri, TİHV üyeleri, avukatlar, insan hakları savunucuları ve çok sayıda kişi katıldı.
‘Hukuki bir alt yapısı yok’
Panelde ilk olarak konuşan avukat Berivan Bekçi, İdare Gözlem Kurulları kararları ile tutsakların tahliyelerinin engellendiğine dikkati çekti. Bu yönetmeliğin bir an önce kaldırılması gerektiğini vurgulayan Bekçi, “Mahpusların doğrudan tahliyelerini engelliyor. Özgürlüklerini engelliyor. Mahpusların iyi halli olup olmadığı İGK’nın yetkisine bırakıldı. İGK, idare tarafından atanmış, idareye bağlı olarak çalışan memurlar, gardiyanlar, idare ile ilişkili olan kişilerden oluşuyor. Hukuki bir misyonu yok. Bu uygulamanın hukuki bir alt yapısı yok. Gerçekten absürt nedenlerden dolayı tahliyeler engelleniyor. Bu uygulama bir an önce iptal edimelidir. Bir an önce kaldırılmalıdır” dedi.
‘Temiz giyindiğim için tahliyem engellendi’
7 kez tahliyesi egellenen eski tutsak Kadir Karabak, keyfi geekçeler ile tutsakların tahliyelerinin engellendiğini belirtti. Karabak, “TKP-ML davasından dolayı 7.5 yıl ceza aldım. Tahliyem engellendiği için 8 yıl hapishanede kaldım. 7 kez tahliyem engellendi. Çok temiz giyindiğim için tahliyem engellendi. Çok kitap okuduğu için tahliyesi engellen tutsaklar var. Gözünüzün üstünde kaşınız var deyip tahliyeniz engellenebilir. Şuan hapishanelerde çok fazla tahliyesi engellenen tustak var. Devrimciler hapishanelerde direniyor. Bu uygulamaya karşı çıkmak için yapılacak olan dışarıda mücadeleyi yükseltmek” diye konuştu.
‘Dışarıdaki mücadeleyi büyütmeliyiz’
ÇHD üyesi avukat Naim F. Eminoğlu, İGK’ları kararları ile tahliyesi engellenen tutsaklar için mücadelenin büyütülmesi gerektiğini vurguladı. Eminoğlu, “Hukuka aykırı nedenler ile tustaklar tahliye edilmiyor. Keyfi bir yasa yürülüğe girdi. Bu umut hakkınında önüne geçen bir şey. Düşünce değişikliği amaçlıyrolar. Kısaca düşünceni değiştir diyorlar. Düşünme, üretme, direnme diyorlar. Uçu açık bir düzenleme olarak değerlendiriyoruz. Hukuka aykırı hiçbir kanuni alt yapısı olmayan bir uygulama. Sorunlu bir uygulama. Bu nasıl aşılır? Dışarıda ki mücadele ile aşılacağını düşünüyoruz. Halka, kamuoyuna bunun yaratacağı sorunalrı açıklamalıyız anlatmalıyız. Tahliyeleri engellenen insanların sesini duyurmak için kampanylar yapmalıyız. Üretimler yapmalıyız” dedi.
Söyleşi soru ve cevap ile son buldu.
