Kandıra Hapishanesi’nde intihar ettiği ileri sürülen tutuklu Garibe Gezer’in ölümüne dair konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Tecavüz, işkence ve tacize dair başvurulara ilişkin işlem yapmayanların ölümü altında imzaları var” dedi. Bu olayın cinayet olduğunu söyleyen Beştaş, sorumlular hakkında acilen soruşturma açılmasını istedi.
Meclis Genel Kurulu’nda devam eden görüşmelerde söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Kandıra 1 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Hapishanesi’nde kalan Garibe Gezer’in yaşamını yitirmesine dair konuştu.
Görüşmelerin devam ettiği sırada korkunç bir haber aldıklarını kaydeden Beştaş, şu bilgileri verdi:
“25 Ekim’de HDP Kadın grubu olarak tek bir soru önergesi vermiştik. Bir kadın mahpus hakkında 28 yaşındaki Garibe Gezer Nusaybinli bir Kürt kadını. Kayseri Cezaevi’nden Kandıra Cezaevi’ne sevk edilmişti. Kandıra Cezaevi’ne sevk edilirken çok ciddi işkence, taciz ve tecavüze maruz kalmıştı. Garibe Gezer bunu ailesine, avukatına aktarmak istemiş ama bunun sonucunda 22 gün hücreye konulmuştu. Hücreden çıktıktan sonra mektup yazmak istemiş ancak bunun sonucunda da ‘itaat etmediği’ gerekçesiyle süngerli odaya alınmıştı. En son çareyi telefonla ailesine aktarmakta çareyi buldu. Aktardıktan sonra bize de ulaştı. 22 önerge verdik, burada da ifade ettim. Avukatları da takip etti.”
‘İntihar değil şüpheli ölüm’
Gezer’in intihar ettiğine dair bilgi geldiğini söyleyen Beştaş, Gezer’in ölümünün intihar değil, şüpheli ölüm olduğunu savundu. Beştaş, şunları konuştu:
“Bir kere işkence, taciz ve tecavüzü soruşturmayan savcılık makamı başta olmak üzere, Kandıra Cezaevi yönetimi, Ceza Tevkifevleri Genel Müdürlüğü bakanlığa kadar bu olayın üstünü örtmeye çalıştılar. Genç bir kadının cezaevinde tecavüz edilmesine, şiddet görmesine darp edilmesine, savcılığa, İnfaz Hakimliği’ne müracaat etmesine rağmen hiçbir işlem yapmadılar ve onun ölümü altında imzaları var. Hakikaten çok üzgünüz. Sadece bakanlık bile bizim önergemizi açıp okusaydı ve yanıt verme ihtiyacı duysaydı ya da cezaevi yönetimini uyarsaydı bugün Garibe Gezer ölmemiş olacaktı.”
‘O insanları can güvenliği devlete ait değil mi?’
Tek kişilik hücrede kalan bir kişinin nasıl intihar edebileceğini soran Beştaş, şunları da dile getirdi:
“Daha önce çarşafıyla intihara teşebbüs etmiş. Meyilli olduğu biliniyor. Velev ki intihar ettiğini kabul edelim. Cezaevi yönetimi ne iş yapıyor orada. O insanların can güvenliği devlete ait değil mi? Onları koruma sorumluluğu yok mu? Biz her gün burada cezaevlerine dair bir olay anlatıyoruz. Bu olay cinayettir aslında. Derhal Kandıra Cezaevi yönetimi görevden alınmalıdır. Sorumluların gözaltına alınmasını, soruşturmanın acilen başlatılmasını talep ediyoruz.”
Avukatlar beklenmeden otopsi yapıldı
Gezer’im yaşamını yitirmesi üzerine avukatlığını üstlenen Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları hapishaneye gitmek üzere yola çıktı. Fakat Kocaeli Adli Tıp Kurumu’na kaldırılan Garibe Gezer’in otopsisi avukatlar beklenmeden yapıldı.
’90’larda bile olamazdı böyle şeyler’
Garibe’nin otopsisinin avukatları beklemeden yapılmasına ilişkin paylaşımda bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “İHD ve ÖHD adına Av Jiyan Tosun, Av Veysi Eski, Av Jiyan Kaya, Av Elif Taşdöğen ve Av Beritan Kalbişen Garibe’nin otopsisine katılmak ve cezaevinden görüntüleri almak üzere giderken, otopsi işlemi bitirildi. Avukatlar beklenmeden. 90’larda bile olamazdı böyle bir şey!!!!!!!!”